Yalovalı ressam Salih Cengiz, koronavirüsün etkisi altına aldığı yaşamda sanata sarılarak sancılı süreci unutturmaya çalışıyor. Cengiz: “Dünyada ve ülkemizde koronavirüs nedeniyle tüm kesimden insanlar zor günler yaşıyor. Çizdiğim resimlerle topluma mesajlar veriyorum. En son çizdiğim resim maskeli bir kız. Bununla insanların daha çok, maske takmaya özen göstermelerini sağlıyorum. Herkes elinden geldiğince el işi ve sanatla uğraşsın. Koronavirüse inat yaşama tutunmak zorundayız” diyor

İSMAİL ERSAN YALOVA- Bursa, İstanbul, Eskişehir, Ankara ve Yalova'da çeşitli mekânların duvarlarına resimler çizen Salih Cengiz, dünyayı olumsuz yönde etkileyen koronavirüsle mücadele günlerinde sanata sarılarak sancılı süreci unutturmaya çalışıyor. Ülkenin değişik kentlerindeki cadde, sokak ve trafo binalarını fırçası ile sanat eserine dönüştüren Cengiz, kronik iki hastalığı olmasına karşın sanatını icra etmeye çalışıyor. Daha önce de Yalova'da yaklaşık 900 metrekarelik istinat duvarına, kentin tarihi ve doğal güzelliklerini çizen Cengiz, Covid 19’dan insanlığın korunması için her bireyin sosyal mesafeye ve maske takmaya özen göstermeleri gerektiğini hatırlatırken, çizgileri ile toplumu buna teşvik ediyor. Resim sanatıyla 47 yıldır ilgilenen 64 yaşındaki Salih Cengiz, duvarlara resim çizme alanında akademik eğitimi olmadığına dikkati çekerek basın dünyasının eski mekânı olarak bilinen "Babıâli”de ressamlığı öğrendiğini anımsattı.Resim çizmeye küçük yaşlarda merak saran Cengiz 1973'te İstanbul'da usta çırak ilişkisiyle ilerleme kaydettiğini belirtti. Cengiz, uzun süre ustalarının fırçalarını yıkadığını ve çıraklık yaptığını, o günden bu yana resim çizmenin hayatında vazgeçilmez bir yer tutuğuna dikkati çekerek şöyle konuştu: “Bugüne kadar 14 kişisel sergi açtım. 6'sı yurt dışında 30'dan fazla karma sergiye katıldım. 1981'de ilk profesyonel duvar resmimi Muğla'da yaptım. Daha sonra, İstanbul’un değişik semtlerinde, Bursa, Eskişehir, Ankara'da çeşitli mekanların duvarlarına resimler çizdim. 14 yıldır da Yalova ve çevresinde trafo binalarına sanatsal dokunuşlar yaparak onları farklı bir görünüme kavuşturuyorum. Çoğunu gönüllü yapıyorum. Bazen boya paralarını da cebimden ödüyorum.” “TAMAMEN KENDİMİ SANATA VERDİM” Cengiz, kronik iki hastalığı olmasına rağmen yine de sanatsal faaliyetlerden vazgeçmediğini ifade ederek, pandemi döneminde çizgileriyle topluma umut aşılama çabası verdiğini söyledi. Cengiz, “Dünya ve ülkemizde koronavirüs nedeniyle tüm kesinden insanlar zor günler yaşıyor. Ben de kronik iki hastalığımla mücadele ediyorum. Kronik hastalığım nedeniyle kalabalık yerlerden uzak kalıyorum. Tamamen kendimi sanata verdim. Benim terapim de sanat. Şehirlerin köhnemiş kasvetli duvarlarına sanatsal dokunuşlar yaparak doğaya ve insan yaşamına dair resimler çiziyorum. Çizdiğim resimlerle topluma mesajlar veriyorum. En son çizdiğim resim maskeli bir kız. Bununla insanların daha çok, maske takmaya özen göstermelerini umut ediyorum. Çizdiğim resimlerde yaşama bağlılığı, doğaya saygıyı ve en önemlisi de gelecek nesillere sanatı aktarmaya çaba gösteriyorum. Çalışmalarımda evrensel değerlerden tutun tüm insanlığa faydalı olacak konuları işliyorum” dedi. DUVARLAR ŞENLENDİ En son yaptığı çalışma hakkında da bilgiler veren Cengiz, Yalova’nın Çınarcık ilçesine bağlı koru beldesindeki duvarları tuval olarak kullandığını aktardı.Cengiz, virüse inat kentin duvarlarına sanatı yansıttığını ifade ederek şöyle devam etti: “ Koru beldesindeki duvarlara doğal güzelliği yansıtıyorum. Bu işi gönüllü yapıyorum. Yaşım 64 olmasına rağmen ilk günkü heyecanla sanatımı icra ediyorum. Benim çizdiğim resimler önünde fotoğraflar çeken vatandaşların mutluluğu bana yeter. Zaten bugüne kadar birçok ildeki duvarlara sanatımı yansıttım. Pandeminin bu zor günlerinde de insanlara sanatsal olarak bir katkı ve güzellik sağlamak istedim. Hastalığıma aldırış etmeden fırçamı sanatla buluşturuyorum. Daha önce Yalova'da yaklaşık 900 metrekarelik istinat duvarına, kentin tarihi ve doğal güzelliklerini aktarmıştım. Şimdi de Yalova’nın şirin deniz kenti Koru’ya bu çalışmaları yapıyorum.” VİRÜS SANATÇILARA İLHAM KAYNAĞI Vatandaşlardan ve koronavirüs nedeniyle evinden çıkamayanlara da tavsiyelerde bulunan Cengiz, şunları ifade etti: “Herkes elinden geldiğince el işi ve sanatla uğraşsın. Koronavirüse inat yaşama tutunmak zorundayız. Hastalığı yaşamın bir parçası haline getirmeyelim. Hastaysak onunla nasıl mücadele eder ve bu hastalıktan nasıl kurtuluruz onun yoluna bakmalıyız. Sanatçılar olarak biz de bu günlerde zorluklar yaşıyoruz. Ancak bu izole günlerini avantaja çevirerek insanlara faydalı olmak için eserler üretiyoruz. Ben duvara çizdiğim maskeli kız resmiyle, diğer bir başkası bestelediği bir müzikle bu hastalığın üstesinden gelebileceğimizi insanlara sanatsal olarak aktarmaya çalışıyoruz. Sanatçı kimliğimle en zor günlerde bile insanlara faydalı olmak için var gücümle çalışıyorum. Materyal olarak sıkıntılar da yaşıyorum buna rağmen kısıtlı imkânlarda asla ve asla sanatsal üretimden vazgeçmedim. Bu küresel salgın bazı sanatçıların eserlerini yapmasında büyük bir ilham kaynağı oldu.” Cengiz, bin bir güçlükle kentin duvarlarına yansıttığı sanatsal değerlerin korunmasını isteyerek özellikle de gençlere bu çalışmalara zarar verememeleri çağrısı yaptı.