Dr. (E) Tuğamiral Ergun MENGİ Daha önce yayımlanan “Vize Vize” başlıklı köşe yazımda, Türk pasaportlarına uygulanan vizeler ve Hususi (Yeşil) Pasaport haklarından bahsetmiştim. Devlette üçüncü dereceye yükselen memur ve ailelerine verilen bir pasaporttur. Ayrıca, büyükşehir, il ve ilçe belediye başkanlarına, sadece görevleri süresince, hususi (yeşil) pasaport verilir. Türkiye’den başka, Kanada, Brezilya, Katar, Kuveyt, Tunus ve Pakistan gibi bazı ülkelerde de olan bu uygulama, sadece görevde ve resmi görevde kullanılmaktadır. Türkiye’de resmi görev haricinde de kendisi ve aileleri tarafından emeklilik dâhil kullanabilmekte ve Yeşil Pasaportun vizeden muaf olmak gibi birçok avantajı kullanılabilmektedir. Bu uygulama vatandaşlar arasında eşitlik prensibine aykırı olduğundan bazı şikâyetler ve talepler seslendirilmektedir. Nitekim ihracat yapan veya yurtdışında iş yapan firma sahiplerine, yılda bir milyon ABD Dolarından fazla döviz getirmeleri şartıyla, 2017 yılında, bu hak verilmiştir. Bugünlerde yeni Yargı Reformu paketi TBMM’nin gündemine getirilmiştir. Dikkati çeken maddelerden birisi 15 yıldan daha uzun süre mesleğini icra eden avukatlara da yeşil pasaport verilmesi teklifidir. Bu teklif, zaten hassas olan pasaport tartışmasına yeni bir boyut getirecektir. Devlet görevlisi olmayan avukatlara eğer kamu görevi yapıyor gözüyle bakılıyorsa benzer şekilde vergi mükellefi ile devlet arasında hesapları ve vergileri hesaplayan Mali Müfettişler; defalarca Türkiye’yi temsil etmiş Milli Sporcular; Nobel ödülü alan Bilim Adamları; Yılda bir milyon dolar döviz getirmeyen ama milyarlarca Türk Lirası vergi veren şirket sahipleri; Noterler; Öğretmen olup özel okul veya üniversitelerde görev yapan öğretmenler; Görevi sona eren Büyükşehir, İl ve İlçe Belediye Başkanları bu pasaportu daha mı az hak ediyor? Yargı reformu, adaletin hızlı şekilde sağlanması ve itibarının artması için yapılmıştır. Yapılan her yeni değişiklik adalete bir katma değer sağlamaktadır. Bu amacın dışındaki imtiyazları reform olarak görmek zordur. Umarım aklıselim galip gelir. Bu arada umuyorum gelişen iyi ilişkilerimiz sayesinde, Rusya Federasyonu Yeşil Pasaporta kaldırdığı vize şartını, en kısa zamanda sade vatandaşımız için de uygular. Avrupa ülkeleri genel olarak 12 Eylül 1980 tarihinden sonra Türkiye’ye vize uygulamaya başlamıştır. Bu husus Türkiye’de yeşil pasaport kapsamının genişletilmesine (1988) neden olmuştur. Avrupa Birliği (AB) ile 2016’da imzalanan mülteci mutabakatıyla, vizesiz seyahatin başlaması gerekiyordu. Olmadı. Türk hükümeti, AB’nin ilave olarak talep ettiği 72 koşuldan 7’si dışındakileri yerine getirmiş, başta Terörle Mücadele Yasası olmak üzere karşılanmayan yedi koşulla ilgili AB’ye teklifte bulunmuştur. Bu tekliflerin 2019 yılının son aylarında ele alınabileceği söylenmektedir. Ancak, AB ülkelerinin Türkiye’deki temsilciliklerinin idari masrafları ciddi oranda vatandaşlarımızdan alınan vize harçlarıyla karşılandığı sürece, bahar biter, kış biter Avrupa’ya vizesiz seyahat gelmez.