ANKARA  - Başbakan Binali Yıldırım, "Özelikle terörün yoğun bir şekilde milletimizin canını sıktığı, rahatsız ettiği bölgeleri bir yandan terörden temizlenmiş güvenli hale getirirken bir yandan da geciken yatırımları başlatmak ve böylece doğudan batıya göçü azaltmak birinci hedef. İkinci hedef bölgedeki kalkınmayla ilgili açığı ortadan kaldırmak. Aslında belirlediğimiz bu 23 ile yapılacak yatırım bir anlamda Türkiye'nin tamamına yapılan yatırım anlamına geliyor." dedi. Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen Cazibe Merkezleri Programı Başlangıç Lansmanı'nda yaptığı konuşmada, dünyada özellikle Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin sıkıntılı bir dönemden geçtiğini, ülkelerin ekonomik ve siyasi krizlerle mücadele ettikleri bugünlerde bazı ekonomilerin hızla büyürken bazılarının da kan kaybettiğini gördüklerini söyledi. Birçok ülke bütçe açıklarıyla ekonomik daralmayla borçların finansmanıyla uğraşırken Türkiye'nin genç ve dinamik iş gücüyle büyüme oranlarıyla kalkınmasını emin adımlarla sürdürdüğünü ifade eden Yıldırım, Türkiye'nin bölgede en büyük büyüme oranına sahip ülkelerden biri olduğunu, kalkınmasını, gelişmesini devam ettirdiğini belirtti. Yıldırım, Türkiye ekonomisinin iç ve dış tehditlere karşı ne kadar dayanıklı, temellerinin ne kadar sağlam olduğunu gördüklerini, küresel krizlere rağmen yüksek büyüme oranıyla ne kadar dinamik bir ekonomiye sahip olduklarını cümle alemin gördüğünü ifade etti. Dünyada ekonomik belirsizliğin devam ettiği bu dönemde hem mali disiplini koruduklarını hem de yatırım yapılabilir ortamı sürdürdüklerini anlatan Yıldırım, "Bütün vatandaşlarımızın huzuru ve refahı için ekmeğimizi, aşımızı büyütürken güvenliğimiz için bölgesel adaleti sağlamak da daima önemli hedeflerimiz arasında yer aldı. Bütün politikalarımızı belirlerken ülkemizin kuzeyini güneyinden, doğusunu batısından ayrı tutmadık. 79 milyon vatandaşımız, 81 vilayetimiz hep bir olduk, bütün olduk. Toplumun bütün kesimleri için gelir adaletini sağlama yolunda önemli adımlar attık, bölgeler arası eşitsizliği büyük ölçüde azalttık. Hem demokratik hem de ekonomik istikrarı sürdürmek için çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz." diye konuştu. Yıldırım, son derece gerçekçi uygulamalarla, Türkiye'nin imkan ve kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak ülkeyi mamur kılmaya, vatandaşı mutlu etmeye çalıştıklarını dile getirdi. Türkiye'nin doğu ve güneydoğu bölgelerini yatırımcılara daha cazip hale getirmek için yeni bir destek ve teşvik programı başlattıklarını anımsatan Yıldırım, şunları söyledi: "Türkiye'nin topyekun ekonomisi büyürken bir yandan da bütün bölgelerimizin potansiyelinden en üst düzeyde yararlanmayı hedefliyoruz. Bugün ekonomimize yeni bir ivme kazandıracak Cazibe Merkezleri Programı'nda gelinen son aşamayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Aslında bu program, 65. hükümet iş başında geldikten sonra Temmuz ayı sonlarında gerçekleştirdiğimiz Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısında belirlendi. Programın amacı şu: Özelikle terörün yoğun bir şekilde milletimizin canını sıktığı, rahatsız ettiği bölgeleri bir yandan terörden temizlenmiş güvenli hale getirirken bir yandan da geciken yatırımları başlatmak ve böylece doğudan batıya göçü azaltmak birinci hedef. İkinci hedef bölgedeki kalkınmayla ilgili açığı ortadan kaldırmak. Aslında belirlediğimiz bu 23 ile yapılacak yatırım bir anlamda Türkiye'nin tamamına yapılan yatırım anlamına geliyor. Buralara yatırım yaparsak o zaman doğudan batıya göç azalacak, bölgesel kalkınma sayesinde doğu batı arasındaki refah farkı da tamamen giderilecek, terörün ana istismar konularından biri olan bir alan da böylece ortadan kaldırılmış olacak." Yıldırım, 4 Eylül 2016'da programı Diyarbakır'da ilan ettiklerini, daha sonra 11 Ekim 2016'da bölgenin paydaşlarıyla programı paylaşmaya başladıklarını, programın 13 Ekim, 16 Ekim, 5 Kasım ve 11 Kasım 2016 tarihlerinde yapılan toplantılarda, bölgeyle ilgili bakanlar, milletvekilleri ve sivil toplum örgütlerince enine boyuna konuşulduğunu dile getirdi. Programın 22 Kasım 2016 tarihli Resmi Gazete'de ilan edildiğini, Türkiye Kalkınma Bankasının da bu program için görevlendirildiğini ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti: "11 Ocak 2017 tarihli Resmi Gazete'de, bütün programın içeriği, hangi şekilde destekleneceğine dair Bakanlar Kurulu kararını aldık. Yatırımcıların programa ilişkin düzeylerini anlamak için ön talep toplama süreci de 28 Kasım-11 Ocak tarihleri arasında gerçekleşti. Ön taleplere bakınca durum gayet güzel. 23 il için müracaat sayısı bin 200. Toplam yatırım tutarı 19 milyar 600 milyon. Öngörülen istihdam 112 bin 400. Şu ana kadar ön talep toplamada teklifler bu düzeyde. Bunların dökümüne gelirsek, üretim ve imalatla ilgili olanları yaklaşık 13 milyar. Diğer kısmı da hizmet sektörüyle ilgili talepler. Görüldüğü gibi gayet yoğun, güzel bir ilgi var. Dolayısıyla bugün itibarıyla resmen, daha fazla toplantı yok, program başlıyor. Bugünkü toplantının amacı artık uygulamanın başladığını ilan etmektir. Hayırlı, uğurlu olsun." Başbakan Binali Yıldırım, "Yatırım için sıfır faizli yatırım kredisi verilecek, faiz oranı indirilmiş işletme kredisi verilecek. Diyelim ki faiz oranı 10'sa yarısını devlet karşılayacak, KOBİ'lere uygulanan sistem gibi. Üretim tesislerini büyütmek, yenilemek, işini geliştirmek isteyenlere de ayrıca destek verilecek. Çağrı ve veri merkezi kurmak isteyenlere yatırım desteği verilecek." dedi. Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen Cazibe Merkezleri Programı Başlangıç Lansmanı'ndaki konuşmasında programın detaylarına ilişkin bilgi verdi. Yıldırım, "Esas itibarıyla iki şekilde anlatabiliriz; bir, üretime destek var, iki, hizmet sektöründe faaliyet gösteren özellikle çağrı ve veri merkezi kurulması, bu iki hizmet sektörüne ayrıcalıklı destek var." ifadesini kullandı. Yatırım yapanlara ücretsiz danışmanlık hizmeti verileceğine işaret eden Yıldırım, iyi bir fizibilitenin başarılı bir yatırım için olmazsa olmaz olduğunu, bu doğrultuda fizibilite hazırlanması ve gerekli ön projelerin yapılması için istenen danışmanlık hizmetinin bedelini devletin karşılayacağını bildirdi. Başbakan Yıldırım, yatırım için yer de vereceklerini, bunun organize sanayi bölgesi içinde ya da dışında olabileceğini ancak tercihlerinin organize sanayi bölgesi içinde bulunması yönünde olduğunu dile getirdi. "Yatırım için sıfır faizli yatırım kredisi verilecek" Fabrika ve bina yapımına da destek vereceklerine dikkati çeken Yıldırım, şöyle devam etti: "Yatırım için sıfır faizli yatırım kredisi verilecek, faiz oranı indirilmiş işletme kredisi verilecek. Diyelim ki faiz oranı 10'sa yarısını devlet karşılayacak, KOBİ'lere uygulanan sistem gibi. Üretim tesislerini büyütmek, yenilemek, işini geliştirmek isteyenlere de ayrıca destek verilecek. Çağrı merkezi kurmak isteyenlere yatırım desteği verilecek, veri merkezi kurmak isteyenlere de yatırım desteği verilecek. Bu 23 ilden herhangi birinde üretim yapacaksınız, bir fabrika kuracaksınız. Bu fabrikayı kurarken sağlanan yatırımlardan yararlanmak için yatırım tutarı asgari 2 milyon lira olacak, eski parayla 2 trilyon ve en az 30 kişiye iş sağlayacağınızı garanti edeceksiniz. '2 milyonluk bir yatırım yapacağım, 30 kişi çalıştıracağım' dediğiniz zaman yatırımdan, bu teşviklerden yararlanmaya hak kazanacaksınız. Bunlar asgari sınırlar, daha fazlasına bir mani hal yok. Eğer hizmet sektöründe çağrı merkezi açacaksanız en az 200 kişiye iş sağlayacağınızı taahhüt edeceksiniz ve bu 200 kişiyle hizmet sözleşmesini yaptığınızı ibraz edeceksiniz." Bilgilerin depolanması konusunda eskiden arşivlerin kullanıldığını anımsatan Başbakan Yıldırım, şu görüşlere yer verdi: "Arşivlerin elli katı, yüz katı, bin katı kadar bilgiyi şöyle avuç içi kadar bir kutunun içerisine koyuyorsunuz. 5 bin metrekarelik bir temiz alan, beyaz alan, böyle tanımlanıyor, bunu taahhüt edecek ve bu şekilde bir veri merkezi kuranlar bu destekten yararlanacaktır. Desteklerde öz kaynak yüzde 30, kredi yüzde 70. Cebinden 30 lirayı sen koyacaksın, devlet de 70 lirasını verecek. Hepsini vermiyoruz. Herkes elini taşın altına koyacak. Başkası verirse haydan gelen huya gider, o iş bir işe yaramaz. O yüzden biraz kendi cebinden de para koyacaksın, 30 lira sen koyacaksın 70 lira da devlet koyacak. Organize sanayi bölgesi parselleri, büyükşehirlerde yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına, diğer şehirlerde ise il özel idarelerine devredilecek ve bu fabrika binaları, fizibiliteye uygun olarak tahsis edilecek, yapımı yatırımcı tarafından gerçekleştirilecek."
Editör: TE Bilisim