ANKARA - Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye'de eğitim çağında bulunan 850 bin Suriyeliden 483 binine bu imkan sağlandığını belirterek, "Önümüzdeki dönemde de Suriyelilerin tamamını kendi eğitim sistemimize alacağız. Kendi evlatlarımıza hangi eğitimi veriyorsak onlara da o eğitimi vereceğiz." ifadesini kullandı. Bakan Yılmaz, AA muhabirinin, Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) Suriyeli öğrencilerin eğitimine yönelik çalışmalarına ilişkin sorularını yanıtladı. Yılmaz, Suriyeli öğrencilerin eğitimi için yoğun çalışmalar yürüttüklerini belirterek, "Milli eğitimi yalnızca kendi evlatlarımıza değil, ülkemize bir şekilde sığınmış ve kendi ülkelerinde barınamamış kişilere de vermek istiyoruz. Kişi eğitimsiz olursa bulunduğu her yerde ilave risklere açık demektir. Bu riskleri ortadan kaldırmak için kendi evlatlarımıza hangi eğitimi veriyorsak, bu insanlara da o eğitimi vermeyi amaç edindik." diye konuştu. 483 bin Suriyeli öğrenci Türkiye'de eğitim alıyor Geçici Suriye Hükümeti ile MEB'in Suriyelilerin eğitimi konusunda iş birliği yaptığına değinen Yılmaz, Arapça hazırlanmış ve gözden geçirilmiş bir müfredatın Arap öğretmenler, Türkçe derslerinin Türk öğretmenler ve diğer derslerin ise Suriyeli öğretmenler tarafından verildiğini aktardı.  Yılmaz, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda okuyan Suriyeli öğrenci sayısının geçen yıl 50 binin altında olduğunu, bu yıl ise bu sayının 181 bin 193'e çıktığını belirterek, "Biz istiyoruz ki bazı illerde 'Kendi evlatlarımla birlikte okula giden Suriyeli de var' diyebilelim. Toplam Suriyeli öğrenci sayısı 483 bin. Bu rakam okul çağındaki Suriyelilerin yaklaşık yüzde 50, yüzde 60'ı. Geçen yıllarda bu oran üçte birken, şimdi 3'te 2'ye gidiyor. Ama hala açık var." dedi. "1930'lardaki sistemi kullanmaya devam." Bakan Yılmaz, sömestir ve yaz saati uygulamasının tarım toplumuna göre ayarlandığı ve müfredatta ders saatlerinin yoğun olduğu eleştirilerini de yanıtladı. Şu an sömestir ve yaz saati uygulamasında değişiklik yapmayı düşünmediklerini kaydeden Yılmaz, 1930'lardan beri eğitimde aynı sistemin uygulandığını ve bir sistemi kaldırırken mevcut sistemi ve kazanımlarını yıkmamak gerektiğinin altını çizdi. Yılmaz, "Kazanımları yıkmadan nasıl ilave kazanımlar yapabiliriz diye düşünüyorum. Doğrudur. Tarım toplumuyuz, bu tarım toplumunun hasat mevsimi temmuzdur, ağustostur ve sıcaklar da var. O sıcaklarda tatil yapmak doğrudur. Biz de katılıyoruz." dedi.