Politika

515 öğrencili okula 82 tablet verildi

Abone Ol
ATANAN ÖĞRETMENLER DE DERTLİ Kılıçdaroğlu, koronavirüs sürecinde çalışan öğretmenlerin sorunlarını da dinledi. Bir kadın öğretmen 515 öğrencili okulda 82 kişiye tablet verildiğini aktararak, “Çocuklarda ne akıllı telefon ne de tablet vardı. Çocuklar eğitime ulaşamadı. Kendi çabamızla 13 öğrenciye ulaşabildik. Bu eğitimde fırsat eşitliğine aykırı” dedi. Maddi olarak öğretmenlerin desteklenmediğini vurgulayan erkek öğretmen ise, aldıkları teknolojik cihazlar nedeniyle ek yükün altına girdiklerini ifade etti. Öğretmen, “Okullarda internet bağlantısı, altyapı sorunları yaşandı. Teknolojik altyapı sağlanamadı” diye konuştu. Özel okullardan çocuklarını almak isteyen velilerin sorunlarını aktaran kadın öğretmen, velilerin çocuklarını devlet okuluna aldırmak istemesine rağmen nakillerin durdurulduğunun altını çizdi. Başka bir kadın öğretmen ise “Sanki Öğretmenler Günü kutlama günü değil de sorunlarımızı dile getirme günü olacak gibi geliyor bana. Kutlama filan aklıma gelmiyor, çok fazla değersizleştirildik” diye vurguladı. Öğretmen devletin politikaları nedeniyle toplumda “Öğretmen yata yata para kazanıyor” gibi bir algının oluştuğunu kaydederek, “Veliler ile öğretmen dayanışacak bireyler halinden çıkarılıp, çatışacak bireyler haline dönüştürüldü” diye ekledi. 29 yıllık kadın öğretmen ise son 5 yıldır öğretmelerin ‘itibarsızlaştırıldığını’ söyleyerek, “Bu itibarsızlaştırma bizi üzüyor. Mesleğimin en verimli dönemindeyim ancak emekli olmayı düşündüğüm zamanlar oluyor. 35 kişilik sınıfımda en fazla 15-16 öğrencim canlı yayına katılabiliyor” diye konuştu. Sinop’un Boyabat ilçesindeki bir okulda çalışan erkek öğretmen ise okullarında 25 öğretmen, 11 öğrencinin koronavirüs testini pozitif çıktığını açıklayarak, 2 öğretmen arkadaşlarını da koronavirüs nedeniyle kaybettiklerini söyledi. İlçelerinde 1830 öğrencinin internet erişimi olmadığını vurgulayan öğretmen, “Okullara ek bütçe tahsis edilmesi konusunda görüşler vardı ancak bir miktar dezenfektan dışında bir şey yok” dedi. Kılıçdaroğlu, öğretmenlerin sorunlarını dinledikten sonra şu değerlendirmelerde bulundu: “Siyaset kurumu üzerine düşeni yapmıyor. Tablet, bilgisayar sıkıntısı ifade edildi. Biz kendilerine söyledik, çağrıda da bulunduk. Belli bir tarih itibariyle kuru sabitlerseniz, bütün öğrencilere parti olarak bilgisayar ve tablet sağlayabiliriz.” “Aynı derslere giren, aynı sınıfta aynı öğrencilere ders veren öğrencilerin farklı statülerde görev yapmaları doğru değil. Bütün öğretmenlerin kadrolu ve güvenceli olması lazım. Öğretmenlik meslek kanunu hazırladık, bütün sendikalara yolladık. Katkılarını bize vermelerini istedik. Öğretmenlik meslek kanunu TBMM Genel Kurulu’nda tartışılırken, bu kanun teklifi olmaz diyen siyasi partilere oy vermeyin. Öğretmenlik diğer meslekler gibi değil. Nasıl hakimler ve savcılar için ayrı yasa varsa, öğretmenler için de ayrı yaşanan olması lazım.” “3600 ek göstergeyi genel kurula indireceğiz, önümüzdeki zamanda. Hiçbir öğretmen yoksulluk sınırının altında maaş almamalı, ay başını nasıl getiririm diye düşünmemeli. Öğretmene yapılacak her katkı, aslında öğrencilere yapılmış katkı demektir.” “Durumu iyi olan aileler çocuklarına öğretmen tuttular, ek dersler verdiler. Durumu iyi olmayan aileler için eşitsizlik daha da arttı.”