Son Dakika

AB Liderler Zirvesinde ağırlıklı gündem Doğu Akdeniz ve Belarus

Abone Ol
Rumların veto tehdidi Bu ortamda 21 Eylül'de yapılan AB Dış İlişkiler Konseyi toplantısına da Kıbrıslı Rumların "veto tehdidi" damgasını vurdu. Rum yönetimi, Belarus'a uygulanacağı açıklanan yaptırımları, "Türkiye'ye de tedbir uygulanmazsa" veto edeceği tehdidinde bulundu. Türkiye ile diyalog çağrılarının öne çıktığı, gerginliğin düşmeye başladığı bir süreçte AB'nin en küçük üyelerinden birinin karar mekanizmasını tıkaması birçok AB ülkesinin tepkisine yol açtı. Nitekim AB dışişleri bakanlarının toplantısının sonunda Doğu Akdeniz'deki durum ve Türkiye ile ilişkilerin görüşülmesinin, liderleri bir araya getiren AB Konseyi toplantısına kaldığı açıklandı. Yarın başlayacak ve iki gün sürecek AB Konseyi toplantısından, diğer adıyla AB Liderler Zirvesinden Türkiye'ye yönelik bir tedbir kararı çıkması beklenmiyor. Kıbrıslı Rumların Belarus yaptırımlarını veto tehdidinin nasıl aşılacağı merak ediliyor. AB'de rasyonel tavır ağır basıyor Son haftalarda AB ülkelerinin çoğundan ve AB yönetiminden gelen Türkiye ile diyalog kurulmasının önemini vurgulayan açıklamalar dikkati çekiyor. Doğu Akdeniz'deki gerginlikte Fransa, Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin Türkiye'ye yönelik sığ tutumuna karşı, AB içinde ilişkilerin "çok boyutluluğunu" dikkate alan rasyonel ve diyaloğu öne çıkaran tavrın ağır bastığı görülüyor. İlişkilere rasyonel açıdan bakan birçok Avrupalı diplomat, "daha geniş bir jeopolitik perspektif" yaklaşımını savunuyor. Bunun nedeni ise Türkiye ile AB arasında göç, ticaret, enerji, güvenlik gibi pek çok konuda iş birliği bulunması. Bütün bunların yanında Türkiye AB katılım süreci içindeki bir ülke. Bazı Avrupalı diplomatlar ayrıca Türkiye'ye yönelik dışlayıcı tavrın Rusya'ya yarayacağı düşüncesini dile getiriyor. Sonuç olarak olaylara rasyonel açıdan bakan Avrupalı liderler, küresel ve bölgesel olarak Türkiye, Rusya ve Çin'in son yıllardaki yükselişini göz önünde bulundurarak ilişkileri yönlendirme yolunu seçmiş görünüyor. AB diplomasisinin başındaki Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in 15 Eylül'deki Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunda "Avrupa, imparatorlukların geri döndüğünü söyleyebileceğimiz bir durumla karşı karşıya. Eski imparatorluklar geri geliyor. En azından üç tanesi. Geçmişin büyük imparatorlukları Rusya, Çin ve Türkiye diyebiliriz. Bunlar yakınımızda ve küresel olarak bizim için yeni bir ortam sunan bir yaklaşımla geri geliyorlar. Türkiye çevremizi değiştiren bu yeni unsurlardan biri." diyerek bu gerçeği Avrupalılara anlatmaya çalıştı. Çin, Navalnıy ve ekonomi AB liderlerinin yarınki gündeminde sadece Doğu Akdeniz değil, başta Belarus olmak üzere birçok konu bulunuyor. AB, Belarus'ta 9 Ağustos'ta yapılan ve Aleksandr Lukaşenko'nun kazandığı açıklanan cumhurbaşkanlığı seçimine hile karıştırıldığını, bu nedenle sonucu tanımadığını açıkladı. Ancak seçimden kısa süre sonra Belarus yönetimine yaptırım kararı alınmasına rağmen Kıbrıslı Rumların vetosu nedeniyle yaptırımlar hayata geçirilemedi. AB zirvesinde Belarus'a yaptırımların nasıl mümkün kılınacağı konusunun tartışılması bekleniyor. Bir başka konu da Çin-AB ilişkileri. Son olarak 14 Eylül'de video konferans yöntemiyle yapılan AB-Çin Zirvesine Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in yanı sıra AB Konseyi Başkanı Charles Michel, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB dönem başkanı Almanya'nın Başbakanı Angele Merkel katılmıştı. AB ülkelerinin liderleri, bu zirvenin ardından Çin ile AB arasındaki özellikle ekonomik ve ticari konuları değerlendirecek.