CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açıkladığı boykot listesinin başında yer alan EspressoLab, cemiyet hayatından önemli bir destek aldı. Boykot çağrısından sonra markanın kurucusu Esat Kocadağ, 4 Nisan 2025 tarihinde Espressolab’in İstanbul Merter’deki merkezinde, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç’un annesi ve iş dünyasının tanınmış isimlerinden Çiğdem Simavi’yi ağırladı.

Çiğdem Simavi Espressolab-1

EspressoLab, 2 Nisan 2025’te Türkiye çapında yapılan boykot çağrısının ardından, şirketin siyasetle herhangi bir ilgisi olmadığını vurgulamıştı. Esat Kocadağ, boykotla ilgili yaptığı açıklamada, “Biz siyaset değil kahve yapıyoruz. Neden boykot edildiğimizi anlamadık” şeklinde ifadeler kullanmıştı. Ancak boykot listesinin ilk sırasında yer almanın getirdiği baskıyı hisseden marka, kamuoyunun ilgisini çeken çeşitli açıklamalar yapmaya devam etti.

Kocadağ, Instagram hesabında Çiğdem Simavi ile bir fotoğrafını paylaşarak, “Bugün Espressolab’de değerli büyüğüm Sayın Çiğdem Simavi Hanımefendi’yi ağırlamaktan büyük mutluluk duydum” notunu ekledi. Bu paylaşımla, boykotla ilgili olumsuz etkilere rağmen markanın desteğini açıkça gösteren bir cemiyet figürünü ağırlamış oldu.

EspressoLab neden boykot listesinde?

Bahçeli'nin yürüyüş videosunu değerlendiren Yetkin: Mesaj Erdoğan'a Bahçeli'nin yürüyüş videosunu değerlendiren Yetkin: Mesaj Erdoğan'a

EspressoLab, 2014 yılında Esat Kocadağ tarafından İstanbul’da kuruldu ve hızla büyüyerek Türkiye genelinde yaygınlaşmaya başladı. Kocadağ Ailesi’nin gıda sektöründeki uzun geçmişi, özellikle Sütiş markasıyla tanınan ailenin kahve sektörüne taşınan başarısını yansıtmaktadır. Esat Kocadağ, Sütiş’in kurucusu Mevlüt Kocadağ’ın oğludur ve markanın büyümesinde önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, Kocadağ’ın ağabeyi Emre Kocadağ ve dayısı Arif Kocadağ ile eşit ortaklık yapısına sahip olduğu da bilinmektedir.

Ailenin gıda sektöründeki başarısı, özellikle kahve markası Espressolab’in Türkiye’deki hızlı yayılmasına ve uluslararası alandaki genişlemesine zemin hazırlamıştır. Ancak, bu başarı, sosyal medyada zaman zaman markanın hükümetle yakın ilişkileri olduğu iddialarına yol açmıştır. 2020 yılında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Espressolab şubesinde kahve içmesi, markanın hükümetle ilişkileri hakkında çeşitli spekülasyonlara yol açtı. Bu olay, sosyal medyada geniş yankı bulmuş ve bazı kişiler, markanın hükümetin sağladığı özel imkanlarla büyüdüğünü ileri sürmüştür.

Hükümet desteği iddialarına yanıt vermişti

EspressoLab, üniversite kampüslerinde ve büyük şehirlerdeki yaygınlığı nedeniyle bazı çevreler tarafından hükümetin markaya özel fırsatlar sağladığına dair yorumlar almaktadır. Ancak markanın kurucusu Esat Kocadağ, bu iddiaları reddetmiş ve şirketin büyümesinin tamamen aile şirketi Kocadağ Ailesi’nin kendi sermayesiyle sağlandığını belirtmiştir. Kocadağ, EspressoLab’in herhangi bir siyasi destek almadan ve tamamen kendi kaynaklarıyla büyüdüğünü vurgulamıştır.

Kocadağ, ayrıca markanın tüm büyüme sürecinin tamamen şeffaf olduğunu ve her zaman doğru bir şekilde yönetildiğini ifade etmiştir. Buna ek olarak, sosyal medyada markanın hükümetle ilişkileri üzerinden yapılan yorumların, şirketin itibarı ve işleyişine zarar vermemesi gerektiğini de dile getirmiştir.

Kaynak: Patronlar Dünyası