Ankara - Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, Türkiye-AB sınırlarında malların karşılıklı gidiş gelişinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından etkilenmemesini sağlamak adına adımlar atılması gerektiğini belirterek, "Haklı olarak birçok ülke belli önlemler aldı ama bu noktada alınan kısıtlayıcı önlemlerin Türkiye ve AB arasındaki uzun vadeli etkilerinin çok büyük olmamasını sağlamalıyız." dedi. Berger, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ın AB büyükelçileriyle video konferans yöntemiyle yaptığı görüşmede konuştu. Kovid-19 salgını ilk ortaya çıktığında AB'nin çok hızlı bir şekilde buna tepki vermek zorunda kaldığını ifade eden Berger, salgının daha önce emsali görülmemiş bir şekilde yayılmaya başladığını söyledi. Salgının sadece sağlık üzerinde değil ekonomi üzerinde de çok büyük etkisi olduğunu dile getiren Berger, ticaret üzerindeki etkilerinin sınırlı tutulması ve şirketlerin korunması adına yapılması gerekenlere yönelik adımlar atılmaya devam edildiğini belirtti. Avrupa Merkez Bankasının 750 milyar avroluk bir paketi devreye aldığını, Avrupa Yatırım Bankasının KOBİ'leri destekleyecek paketler açıkladığını hatırlatan Berger, Avrupa Komisyonunun da bu dönemde birçok hibe çalışması başlattığını ifade etti. Berger, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile görüştüğünü belirterek şöyle devam etti: "Gelmiş olduğumuz noktada ekonominin bir dönüşüme girmesi gerekiyor. Biz yeşil dönüşümden bahsederken şimdi ön plana çıkan dijital dönüşüm. Elektronik olarak bu ticaretin yapılabilmesi noktası. Dünkü konuşmamızda AB içindeki ekonominin tekrar açılabilmesi için neler yapılabilmesi konuları da dile getirildi. AB içindeki hareketliliğin de başlatılabilmesi için adımlar atılıyor. Bazı AB üyesi ülkeler AB içinde sınırların açılması ve insanların dolaşımının başlayabilmesi için adımlar attı. Tabii bu kademeli olarak alınan önlemlerin gevşetilmesi şeklinde olacak." Çelik önlemleri gözden geçirilecek Berger, ekonomik ve siyasi anlamda ortak oldukları ülkeler ile dayanışma ve iş birliğinin nasıl geliştirileceğine yönelik de görüşmeler yaptıklarını dile getirerek, "Sınırlarımızdaki malların karşılıklı gidip gelmesinin etkilenmemesini sağlamak için de adımlar atmamız lazım. Haklı olarak birçok ülke belli önlemler aldı ama bu noktada alınan kısıtlayıcı önlemlerin Türkiye ve AB arasındaki uzun vadeli etkilerinin çok büyük olmamasını sağlamalıyız." diye konuştu. Berger, Türkiye'nin işleri kolaylaştırıcı yönde attığı adımları takdirle karşıladıklarını söyledi. Türkiye'nin, AB'nin sağlık ekipmanları ihracatında muafiyetlerin bir parçası olması konusunu önerdiklerini ifade eden Berger, "Bununla ilgili gözden geçirmeler yapılıyor. Bir sonraki toplantımızda daha ayrıntılı konuşulabileceğiz. Bu konu dikkatimizde, bunu takip ediyoruz." dedi. Berger, ek gümrük vergisine tabi olacak ürünlerin sayısındaki artışın Gümrük Birliği Anlaşması'nın güncellenmesi kapsamında değerlendirilmesinin anlamlı olacağını ifade etti. AB'nin çelik ithalatına yönelik uyguladığı, Türkiye'yi yakından ilgilendiren koruma önlemlerine de değinen Berger, şunları kaydetti: "Çelik konusunda aldığımız önlemler yatay düzlemde olan önlemler, herkesi eşit derecede etkileyeceğini hiç kimseye ayrımcılık yapılmayacağını düşündüğümüz önlemler ama tabii ki bununla alakalı gözden geçirme süreci olacak. Temmuz ayının sonuna kadar bunun tamamlanmasını bekliyoruz. Mayıs ayının ikinci kısmında da bu konuyla ilgili bizler de görüşlerimizi bildireceğiz, sizlerin de (Türkiye'nin) ortaya koyduğunuz kaygılarınızı ileteceğiz." Kovid-19 salgınına karşı yürütülen aşı çalışmalarına katkılarından dolayı Türkiye'ye teşekkür eden Berger, "Özellikle Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yayınladığı mesaj bu anlamda Türkiye'nin ortak aşı üretilmesi konusunda vermiş olduğu taahhütler bizler için gerçekten de çok önemli. Bu pandemiyle ancak birlikte çalışırsak baş edebileceğimizi düşünüyorum." dedi. Berger, 9 Mayıs Avrupa Günü'nü kutlaması nedeniyle de Türkiye'ye teşekkür etti.