Sağlık

Doç. Dr. Elbek: Yoksullar hayata 3-0 yenik başlıyorlar ve gelecekte de KOAH oluyorlar

Abone Ol
"KOAH'IN İLK BULGULARINI ÇOCUKLUK DÖNEMİNDEKİ EŞİTSİZLİKLERE BAĞLAYABİLİRİZ" "KOAH, akciğerdeki hava yollarının daralmasıyla seyreden, tıkayıcı bir akciğer hastalığıdır. İlerleyici bir karakterdedir, tedaviye kısmi yanıtlar verir. Akciğerlerin, etraftaki zararlı gaz ve partiküllere karşı verdiği bir yanıttır. KOAH’ın, uygarlığın bir hastalığı olduğunu söylememiz lazım. Çünkü KOAH, son 200 yılın hastalığıdır. KOAH’ın son 200 yılda gelişmesinin iki tane temel nedeni vardır. KOAH olabilmek için akciğer kapasitesinin yeterince iyi gelişmemiş olması lazım. Dünyadaki araştırmalar gösteriyor ki özellikle 12 yaşına kadar akciğerlerin ulaştığı kapasite çok önemli. Bu da gelir dağılımı eşitsizliğinden çok çabuk etkileniyor. Yani ne kadar yoksulsanız, ne kadar yoksunsanız, toplumda gerek kimlik gerek gelir açısından ne kadar öteki sınıfındaysanız akciğerleriniz çocuklukta o kadar az gelişiyor ve az gelişen akciğerler de gelecekte KOAH oluyor. O yüzden KOAH’ın ilk bulgularını, çocukluk dönemindeki eşitsizliklere bağlayabiliriz. Örneğin yoksulların yaşadığı mahallelerde hava kirliliği daha fazladır; gelir düşük olduğu için iç ortam tozuna bağlı, soba yakımına bağlı olan tozlar daha fazladır ve yoksulların savunma sistemleri daha düşüktür. "YOKSULLAR HAYATA 3-0 YENİK BAŞLIYORLAR VE GELECEKTE DE KOAH OLUYORLAR" Çocukluk döneminde akciğerler yeterince sağlıklı ve iyi gelişmezse gelecekte ekonomik geliriniz artsa dahi handikabınız azalmıyor. Yani bu dünyada yoksullar hayata 3-0 yenik başlıyorlar ve gelecekte de KOAH oluyorlar. ‘Yetişkin dönemde ne oldu da KOAH gelişti’ sorusunun yanıtını ise iki temel faktörde bulabiliriz. Biri tütün kullanımı. Bunu sadece sigara kullanımı olarak indirgemeyelim. Sigara, pipo, puro ve son dönemde özellikle elektronik sigara ve ısıtılmış tütün ürünlerinin dahil olması, özellikle Avrupa’da ve Amerika’da etkili tütün kontrol politikaları nedeniyle tütün tüketiminin ikinci dünya, üçüncü dünya gibi bizim ülkelere sarkması KOAH gelişiminde önemli bir faktördür. Yine KOAH gelişiminde önemli bir faktör de iç ve dış ortam hava kirliliğidir. Özellikle ev içi kirlilik. Ev içi kirlilik dediğimizde tandırlar akla gelebilir. Kömür yakan sobalardan etrafa yayılan, özellikle kadınları ve çocukları etkileyen iç ortam kirliliği yoksullukla doğrudan ilişkili. Zenginler kalorifer, doğal gaz gibi ortamlarda ısınırlarken yoksullar iç ortamlarda partikül maddesi yüksek sobalar, tezeklerle, tandırlarla hayatlarını sağlarlar. Bu yüzden KOAH hastaları daha çok yoksullardır. Dış ortam hava kirliliği ise KOAH’a bağlı alevlenmeleri ve ölümleri artırır. Dış ortam hava kirliliğinin de nedeni sanayileşmenin kışkırtılması, agresif bir sanayileşme, yeşilin yok edilmesi, her tarafın betona dönmesi ve hava kirliliğinin oluşmasıdır. Örneğin 2020 yılında Türkiye’deki tüm iller, Dünya Sağlık Örgütü’nün izin verdiği partikül madde sınırlarının üstünde. Yani 80 küsur milyonun hepsi kirli hava soluyor. Halbuki temiz hava solumak bir insan hakkıdır, bu insan hakkı ihlal edilmektedir. Bu yüzden hava kirliliğine maruz kalmak, KOAH hastalığının alevlenmesine ve ölümlerine neden oluyor. "KOAH, COVİD'E BAĞLI ÖLÜMLERİ BEŞ KAT ARTIRIYOR" Pandemi, şüphesiz bu mevcut eşitsizlikleri, mevcut kirlilik ortamını daha da bozdu. Çünkü pandemiye yakalananlar da işe gitmek zorunda olanlar. Toplu taşıma kullanan, evden iş yapamayan kişiler. Yani yine yoksullar, yine yoksunlar. Zaten onların akciğer sağlığı çocukluk döneminden iyi değildi. Üstüne yoksullar daha fazla tütün kullanırlar, daha fazla hava kirliliği ortamında bulunurlar, yoksullar daha fazla Covid olurlar, sonuçta da Covid’e bağlı artan ölümler gördük. KOAH olmak, Covid’e bağlı yakalanmayı artırdığı gibi Covid’e bağlı ölümleri de beş kat artırıyor.