Türkiye'deki enerji yatırımlarına hız kazandıracak yeni düzenleme, bürokratik engelleri ortadan kaldırmayı hedefliyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından hazırlanan ve önümüzdeki günlerde TBMM'ye sunulması beklenen yasa teklifiyle, enerji yatırımlarındaki onay süreçleri tek merkezde toplanacak. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçleri, ruhsat işlemleri ve acele kamulaştırma prosedürleri önemli ölçüde hızlandırılacak.
Bürokratik Engeller Kaldırılıyor
Yeni düzenleme ile Türkiye’de enerji yatırımlarına yönelik izin ve onay süreçleri tek bir merkezden yönetilecek. Şu an farklı bakanlıklar ve yerel yönetimler arasında paylaşılan süreçler, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yürütülecek. Bu sayede, enerji yatırımlarındaki izin sürecinde yaşanan karmaşa ve gecikmeler ortadan kaldırılacak.
ÇED ve Ruhsat Süreleri Kısalacak
Türkiye Gazetesi'nin aktardığına göre, yapılacak düzenlemeyle birlikte, ÇED süreçlerinin hızlandırılması planlanıyor. Mevcut durumda bazen yıllar sürebilen ÇED onayları, yeni düzenleme ile sadece 3 ila 6 ay içinde tamamlanacak. Aynı şekilde, imar ve ruhsat işlemleri de 3 ay gibi kısa bir süre içerisinde tamamlanacak. Enerji yatırımlarının önündeki en büyük engellerden biri olan uzun bürokratik süreçler, bu sayede önemli ölçüde kısalacak.
Acele Kamulaştırma ve Merkezi İzin Mekanizması
Yeni düzenlemede yer alan bir diğer önemli değişiklik ise acele kamulaştırma uygulamasının devreye girmesi. Yenilenebilir enerji yatırımlarında stratejik projelere hız kazandırılmak amacıyla, acele kamulaştırma işlemleri uygulanabilecek. Özellikle rüzgâr ve güneş enerjisi santrallerinin orman ve tarım arazilerine kurulması da, merkezi izin mekanizması sayesinde daha hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilecek.
Yenilenebilir Enerji Hedefi: 120 Bin Megavat
Hükûmetin, bu düzenleme ile birlikte Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücünü 2035 yılına kadar 120 bin megavata çıkarmayı hedeflediği belirtiliyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarının hızlı bir şekilde devreye alınması, ülkenin enerji bağımsızlığını güçlendirecek ve çevre dostu enerji üretimi konusunda büyük bir adım atılmasını sağlayacak.
