İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik düzenlenen 5. dalga operasyon kapsamında 31 Mayıs’ta gözaltına alınan ve 3 Haziran’dan bu yana Silivri Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu, operasyonun gerçek amacını seçim kaybetme kaygısıyla muhalefetin en kritik unsuru olarak gördüğü CHP’nin “Aşil tendonunu” hedef alma çabası olarak değerlendirdi.
Cumhuriyet gazetesine konuşan Erdoğdu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu hamlesinin siyasi hayatının en büyük hatalarından biri olduğunu savundu.
"Operasyonlar yolsuzluk soruşturması değil, siyasi tasfiye hamlesi"
Erdoğdu, İBB’ye yönelik başlatılan operasyonların aslında bir yolsuzluk soruşturması olmadığını söyledi. “Bu operasyon, yakında yapılacak seçimleri iptal etmek ya da etkisizleştirmek için muhalefeti zayıflatma ve korkutma girişimidir” diyen Erdoğdu, yargının bu süreçte bağımsız olmaktan çıkıp rejimin bir disiplin kurulu gibi çalıştığını ifade etti. TBMM’nin giderek sembolikleştiğini, yargının ise muhaliflere karşı “düşman hukuku” uyguladığını belirtti.
“Yargının, rejimin bir tür disiplin kurulu haline geldiği bir dönemi yaşıyoruz. Bu, daha önce Türkiye’de görülmemiş bir durumdur. İktidar, hukuki araçları muhalefeti sindirmek ve baskılamak için kullanıyor” diye konuştu.
Erdoğan’ın hedefinde CHP’nin ‘Aşil tendonu’: Ekrem İmamoğlu
Erdoğdu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun hem kişisel yetenekleri hem de temsil ettiği kurumun gücü nedeniyle CHP’nin en kırılgan ve önemli unsuru olduğunu vurguladı. “İmamoğlu, CHP’nin ‘Aşil tendonu’ konumundadır. Bu nedenle hedef alınması Erdoğan’ın siyasi hesapları açısından çok kritik bir adımdır” dedi.
Eski milletvekili, Erdoğan’ın muhalefeti bölmek için CHP içindeki kırgınlıkları kullanmaya çalıştığını belirterek, “Bu operasyonla muhalefeti içten parçalamayı hedefliyor. Ancak Erdoğan bu hamlesiyle siyasi hayatının en büyük hatasını yaptı” ifadesini kullandı.
Seçim kaybetme korkusu ve ‘Milli Muhalefet’ söylemi
Erdoğdu, Erdoğan’ın Türkiye ekonomisinin kısa vadede toparlanmayacağını ve seçime kadar ciddi oy kaybı yaşayacağını öngördüğünü söyledi. “Seçim kaybetme korkusu ve paniği, iktidarın muhalefeti dizayn etme çabasını tetikledi. Erdoğan bu süreci ‘Milli Muhalefeti inşa edeceğiz’ söylemiyle başlattı. Ama amaç içten bölmek ve zayıflatmak” dedi.
Bu süreçte yargının taraflı biçimde kullanıldığını ve ikili hukuk sisteminin devreye sokulduğunu anlatan Erdoğdu, “Bu sistem muhaliflere yönelik siyasi operasyonların ve baskıların aracı haline geldi” değerlendirmesini yaptı.
"Operasyonlar ve tutuklamalar artacak, siyasi kriz derinleşecek"
Erdoğdu, önümüzdeki süreçte operasyonların ve tutuklamaların dalga dalga artacağını öngördüğünü söyledi. “Seçim kazanma ihtimali azaldıkça baskılar artacak. Tutuklananların ailelerinden kötü haberlerin gelme ihtimali yüksek. Bu durum siyasi öfkeyi büyütüp Türkiye’de büyük bir siyasi krize yol açabilir” diye uyardı.
“Bu tablo ülke için felaket olur. İktidarın bu baskıcı politikaları kendi sonunu hızlandıracak” diyen eski CHP milletvekili, toplumsal kutuplaşmanın ve gerilimin yükselmesi riskine dikkat çekti.
