Ankara Keçiören'de 19 Ekim 2023 tarihinde üniversite öğrencisi Beyza Nur Kaya'nın sevgilisi Ege Rüştü Akoğlu tarafından öldürülmesi, kadına yönelik şiddetle mücadelede hukuk sisteminin rolüne dair önemli bir tartışmayı gündeme getirdi. Kaya'nın cinayeti sonrasında, Ege Rüştü Akoğlu'na verilen iyi hal indirimi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın tepkisini çekti.

Cezaya indirime tepki

Ege Rüştü Akoğlu, Beyza Nur Kaya'yı öldürmek suçundan yargılanarak, "kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ancak, mahkeme, Akoğlu'nun 112'yi araması ve diğer davranışlarını dikkate alarak, cezasında indirime gidilmesine karar verdi. Bu indirimin, kadına yönelik şiddetin ciddiyetini göz ardı ettiğini savunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, karara itiraz ederek sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması gerektiğini belirtti.

Bakanlıktan itiraz

Bakanlık, verilen kararın kadına yönelik şiddetin artan ciddiyetine paralel olarak, yetersiz olduğunu düşündü ve istinaf mahkemesine başvurdu. Bakanlık, Akoğlu'nun cezasında yapılan indirimlerin, toplumsal gerçekleri göz ardı ettiğini, kadına yönelik şiddetle mücadelede daha kararlı bir duruş sergilenmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, mahkemelerin toplumsal duyarlılığı dikkate alarak daha adil kararlar vermesi gerektiğinin altı çizildi.

Ankara Valiliği 'yasak' demişti: Başkentte barikatları aşan yurttaşlar, Anıtkabir'e yürüyor! Ankara Valiliği 'yasak' demişti: Başkentte barikatları aşan yurttaşlar, Anıtkabir'e yürüyor!

İstinaf mahkemesi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, 26 Şubat 2024'te verdiği kararla, yerel mahkemenin indirim kararını onayarak, Bakanlığın itirazını reddetti. İstinaf mahkemesi, haksız tahrik indiriminin yapılmamasının doğru olduğuna karar verdi, ancak Bakanlığın diğer itirazlarına yönelik bir açıklama yapmadı. Bu karar, toplumda ve hukuk camiasında geniş yankı uyandırarak, kadına yönelik şiddetle ilgili yargı süreçlerinin nasıl işlediği üzerine önemli soruları gündeme getirdi.

Bakanlık, kararın ardından yaptığı açıklamada, Türkiye'de kadına yönelik şiddetin giderek arttığına dikkat çekerek, yargılamaların ve cezaların caydırıcı ve toplumsal gerçeklerle uyumlu olması gerektiğini vurguladı.

Kaynak: Habertürk