Kuru meyvede dünya lideriyiz

Abone Ol

Çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde dünya liderliğini sürdürüyoruz. Dünya kuru üzüm ihracatının üçte biri Batı bölgelerimizden…
İhracatta dünya lideri olan kuru meyve sektörümüz geçen yıl 1 milyar 600 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Kuru meyve sektörü ihracatta bu yıl için çıtayı daha da yükseltip, 1 milyar 800 milyon dolarlık hedef koydu. Sadece Ege Bölgemiz kuru meyve ihracatında 1 milyar dolarlık hedefe koşuyor. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Işık, küresel ekonomideki resesyona, yüksek enflasyon ve düşük döviz kuruna rağmen, sıkıntıların üstesinden gelip üretim ve ihracatın sürdüğünü, Türk kuru meyvelerini ABD, Japonya, Çin ve Brezilya pazarlarına kadar uzanıp kendini sevdirip kanıtladığını belirtti. 
Kuru meyvelerimiz, “Turkish Dried Fruits isimli URGE Projesi”nden sonra bu kez, “Turqualıty” Projesiyle yoğun biçimde Çin, Hindistan ve Rusya pazarlarına yöneldi. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, lisanslı depoculuk ve ihtisas borsalarının önemine dikkat çekerek, suyu en çok kullanan sektör olan tarım sektöründe vahşi sulamadan vazgeçip hızla damlama sulamaya geçilmesinin önemini vurguluyor. 
Devletin, ilgili bakanlıkların tarım birliklerimizle ortak çalışmaları sürdürüp, ülke ekonomisine önemli katkı sağlayan sektörde yerel ve uluslararası ölçekte yaşanabilecek olası sorunlar önceden öngörülüp, gerekli adımlar atılırsa, bu alanda çok uzun yıllar dünya lideri olarak kalabiliriz. 
***
MEYVE SEBZE MAMULLERİ İHRACATTA REKORA KOŞUYOR
Kuru meyve ihracatında böylesine önemli bir başarıya imza atan üreticimizden ihracatçımıza emeği geçenleri gönülden kutluyoruz. Kuru meyvedeki başarıyı meyve sebze mamulleri ihracatında da görüyoruz.
Ege Bölgesi’nden meyve sebze mamulleri ihracatı yıllık 1 milyar doları aştı. Ülkemizin meyve sebze mamulleri ihracatının lider konumda olan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, günümüzde 2,5 milyar dolar olan ihracat potansiyelini 2028 yılında 5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, su ürünlerinde geçen yıl gerçekleşen 1 milyar 127 milyon dolarlık ihracatla bölgede 1 milyar dolar barajını aşan tek gıda sektörü olmuştu. 
Taze meyve sebze ve mamullerinin üretimi önemli. Bu sektör geniş ürün yelpazesiyle dünyanın dört bir yanında sofraları donatıyor. Türk meyve sebze mamullerini en çok Almanya, ABD ve İngiltere tercih ederken, 124 ülkeye meyve sebze ve mamullerimiz ihraç ediliyor. Meyve sebze mamulleri ihracatında biber turşuları grubu zirvede yer alırken, kurutulmuş domates, kornişon turşu, elma suyu ve konsantreleri, dondurulmuş domates, közlenmiş sebzeler, domates salçası ve dondurulmuş çilek uluslararası alanda kendini kanıtlamaya başladı.
 Eşsiz ürünlerimize katma değer kazandırıp ihracat gelirimizi artırmak çok önemli. Meyve sularından, domates ve biber salçasına, turşudan, kurutulmuş domates ve meyve konservelerine, soslara kadar çok geniş bir katma değerli ürün yelpazesi mevcut. Bu yelpazeye, alkollü içecekler, sağlıklı atıştırmalıklar, hazır yiyecekler, dondurulmuş meyve ve sebze mamullerini de katmayı başarırsa sektör çok yakın bir gelecekte bu alanda da dünya liderliğine oynayabilir. Yeter ki üreticiye destek verilsin, ihracatçının önü açılsın.
***
KREDİ KARTLARI ALARM VERİYOR
Türk halkı kredi kartlarını çok sevdi vazgeçemiyor. Başı sıkışan cüzdanındaki farklı bankaların kredi kartlarına yükleniyor. Bankalara borçlanıp kartla yaşamak bizler için yaşam biçimi oldu. Yüksek enflasyon karşısından gelirler eridi, maaşlar her artıştan birkaç ay sonra buhar oluyor. Bunun sonucu geçinemeyen yurttaş çareyi kredi kartına yüklenmekte buluyor. Geçim derdindeki yurttaş can simidi olarak kredi kartlarını görüyor. Hal böyle olunca da bireysel kredi kartı borçları 1 trilyon 200 milyar liraya ulaştı. 
Ülkede çoğunluk kıt kanaat geçim derdindeyken bir güruh da tüketim çılgınlığında. O azınlığın hesapsız harcaması, dar gelirlinin kısıtlı kredi kartı limitlerini zorlaması enflasyonla mücadeleye de zarar veriyor, bu nedenle ekonomi yönetimi kredi kartlarını frenleme hesapları yapmaya başladı. Yurttaşların cebindeki kredi kartı sayısı 118 milyona ulaştı. Yakın bir dönemde kredi kartlarına yönelik faiz, limit veya taksitte sınırlama bekleniyor. Yurttaş kendi imkanlarıyla geçim dünyasında borç harç kredi kartına yüklenerek çözüm arıyor. Bir bankanın kart açığını diğer bankanın kartıyla ödeme gibi kötü bir alışkanlık edindik. 
Dar gelirli yurttaşı bu kısır döngüden kurtarmak için, asıl olan ülkenin enflasyon belasında kurtulup paramızın yeniden değer kazanması, yurttaşın alım gücüne kavuşmasıdır. Arsa-inşaat beton ekonomisinden hızla yukarıda örneklerini verdiğimiz istihdama yönelik katma değerli ürün yetiştirme ekonomisine geçmemizdir. Mevcut durum devam ederse, rant ekonomisinde bir avuç tuzu kuru daha da zenginleşirken, geçim derdi yaşayan çoğunluk kemer sıkmaktan telef olur.