Gazeteci Özlem Akarsu Çelik, kanal sahibi Cafer Mahiroğlu'nu sansür uygulamakla ve gazetecileri hakları olan Basın İş Kanunu'na göre çalıştırmamakla suçladı. Çelik, Mahiroğlu’nun, Rasim Ozan Kütahyalı’nın konuk olduğu programda yayına müdahale ettiğini ve konuklar için “ak” ve “kara” listeleriyle hareket ettiğini öne sürdü. Çelik, ayrıca Mahiroğlu’nun editöryal bağımsızlığa saygı duymadığını ve gazetecilerin haklarını ihmal ettiğini belirtti.
Mahiroğlu, Kütahyalı röportajı hakkında “yol kazası” olarak nitelendirdiği bir açıklama yaparak, söz konusu yayından haberi olmadığını söyledi ve röportaja onay vermediğini ifade etti. Mahiroğlu, Kayda Geçsin programı ekibinin istifasına da tepki gösterdi ve gazetecilerin cevap hakkı talep etmesine rağmen yayın yapmamayı tercih ettiklerini belirtti.
Bir dönem Halk TV Ankara temsilciliği görevini üstelenen Çelik, Mahiroğlu’nun gazetecilere yönelik tutumunu eleştirerek, medya patronunun, gazetecilerin haklarını gaspettiğini ve medya organını sadece kendini “demokrat” olarak tanıtmak için kullandığını vurguladı. Çelik, gazeteciliğin kamu yararını gözeten, çıkar odaklarından uzak bir meslek olduğunu belirterek, Mahiroğlu'nun bu prensibe tamamen ters davrandığını ifade etti.
Rasim Ozan Kütahyalı'nın programı sonrası yaşanan kriz, Halk TV'deki gazeteciler arasında büyük bir ayrışmaya neden oldu. Kütahyalı'nın yayını, PKK elebaşı Abdullah Öcalan'la yürütülen çözüm süreci konusundaki açıklamalarıyla gündem oldu ve bu durum bazı gazeteciler tarafından tepkiyle karşılandı. Önce Serpil Yılmaz sonrasında Şule Aydın, Murat Ağırel, Timur Soykan ve Barış Pehlivan'dan oluşan "Kayda Geçsin" programı ekibi üyeleri, istifalarını duyurdu ve kanal yönetimiyle yaşadıkları sıkıntıları açıkladı.
