MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, tarlada 50 kuruş ile 1 lira arasında alıcı bulan bulan patatesin pazarda "ateş pahasına" satıldığını belirterek, "Şimdi de patatesin ithalatı hükümet tarafından gündeme alınmıştır. Samanı, fasulyeyi, eti, tohumu, gübreyi, yulafı, buğdayı ithal etmek yetmezmiş gibi sıraya patates girmiştir" dedi. Bahçeli, partisinin Türk Telekom Meydanı'nda düzenlediği mitingde, 7 Haziran'da yapılacak Milletvekili Genel Seçimi öncesinde, Nevşehir'de olmanın kıvancını yaşadığını, Nevşehir'in büyük alim, arif ve gönül insanı Hacı Bektaş-ı Veli'nin diyarı olduğunu belirtti. Hacı Bektaş-ı Veli'nin, Horasan’dan bu topraklara kadar ulaşan vicdan ve inanç kervanı olduğunu ifade eden Bahçeli, "Hem arınmış, hem arıtmış, nitekim manevi hastalıklara şifa olmuş, dünyevi tamah ve nefsani isteklere karşı ihlas ve imanlı kalbiyle sur çekmiştir. Hacı Bektaş-ı Veli, yozlaşmaya karşı panzehirdir. Yalana ve riyaya karşı aşınması imkansız bir siperdir" ifadelerini kullandı. Hacı Bektaş-ı Veli'nin, Türklüğün iftiharı, adalet ve hoşgörünün izzetli yüzü olduğunu dile getiren Bahçeli, şunları kaydetti: "Türk-İslam ruh ve mirası, Nevşehir’in her yanına mühür vurmuştur. Tarihsel, kültürel ve bin yıllık kardeşlik bağları Nevşehir’de canlı bir şekilde yaşamaktadır. Çünkü Nevşehir’in geçmişinde ihtilaf, ikilik, ayrımcılık, tefrika yoktur. Hiç de olmamıştır, Nevşehir'in mazisi temiz, bahtı açık, ufku parlaktır. Nevşehir bir olmanın, diri olmanın feyziyle bugünlere gelmiştir. Bizler Nevşehir'den razıyız, Nevşehirli kardeşlerimizin de bizden razı olmasını istiyoruz. Nevşehir açık hava müzesi gibidir. Nevşehir, dostluk pınarı gibi akmaktadır." Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 4'üncü Uluslararası Hacıbektaş Aşure Günü'nde yaptığı konuşmaya değinen Bahçeli, şöyle devam etti: "Kim Nevşehir’de istismar ve inkar şakşakçılığı yaptıysa karşılığında hüsrana uğramıştır. Hatırlarsanız 8 Kasım 2014 tarihinde 4. Uluslararası Hacıbektaş Aşure Günü etkinlikleri düzenlenmiştir. Başbakan da bu etkinliğe katılmış, son derece talihsiz bir konuşma yapmıştır. Sözde Dersim katliamını 'modern Kerbela' olarak tanımlamıştır. Ehlibeytin ruhunu sızlatmış, acıları deşmiş, husumetleri kanatmış, teröristleri Efendimizin emanetleriyle bir tutmuştur. Bu sakat yaklaşım, bu cahil ve densizce bakış, tüm inananların, samimi Müslümanların, tepkisini çekmiştir. Çok şükür Nevşehir bu sorunsuz, bu edepsiz açıklamaya itibar etmedi, dikkate dahi almadı. Ehlibeytin aziz ve mübarek isimleriyle isyankarları yan yana getirmenin ilkelliğini Nevşehirli kardeşim hiç hoş görmedi, hiç masum bulmadı. Zira Nevşehir’in yolu birlik ve dirliğe açılmaktadır. Nevşehir’in yolu doğruluk ve samimiyetle buluşmaktadır. Tarihte husumet çıkarmaya çalışanlara Nevşehir’de ekmek yoktur. Teröristlere methiye düzenlere Nevşehir’de müsamaha yoktur." - Dış politikaya eleştiriler Bahçeli, hükümetin dış politikasını da eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dersim hainliğine 'Kerbela' diyenler, Ermeni çetelerinin katliamını da görmedi, görmek istemediler. Özür lobisi kurdular, tuzağa düştüler. Ortak acılara vurgu yaptılar, tarihimizle ters düştüler. Ermeni diasporasına mektuplar yazdılar. 1915 olaylarını çarpıtmaktan geri durmadılar. Çanakkale’deki nehir gibi akan şehit kanlarını unutarak onlara barış çubuğu uzattılar. Kınalı kuzularımızı kefensiz mezara sokanları, saygıyla andılar. Klipler eşliğinde vatan, şehit, bayrak, ezan, Mehmetçik sömürüsünde rekor kırdılar. Şehide 'kelle' dediler, katile 'sayın' hitabıyla milli bariyerleri yıktılar. Türk milletine nerede düşmanlık besleyen varsa AKP’den el aldı. Türkiye’ye diş bileyen kim varsa AKP’den alkış topladı. Nevşehir, olan bitenleri kaygıyla seyretmektedir. Nevşehir kirli emelleri, karanlık hedefleri açıklıkla görmektedir. Bu muhteşem ilgi buna işarettir. Soruyorum sizlere açık yüreklilikle cevap vermenizi istiyorum." Devlet Bahçeli, 7 Haziran seçimlerinde, geçmişte yaşananlardan dolayı AK Parti’ye unutamayacakları bir ders vereceklerini savunarak, kalabalığa "Bizimle yürüyün, sosyal ve ekonomik meseleleriniz bitsin diyorsanız, şüphesiz bizimle yürüyün" diye seslendi. Yürüyüşlerinin ilkeli, adil ve ahlaklı olduğunu, Türkiye ve Türk milletinin beka ve tarihsel menfaatlerini gözettiğini vurgulayan Bahçeli, yürüyüşlerinin hainlerin korkulu rüyası, teröristle müzakere edenlerin kabusu olduğunu söyledi. Türkiye'nin darda olduğunu, Nevşehir’in ekonomik sorunlarla boğuştuğunu belirten Bahçeli, işsizliğin arttığını, üreticinin borçlar nedeniyle zor günler geçirdiğini anlattı. MHP Genel Başkanı Bahçeli, çiftçinin emeğinin karşılığını alamadığını iddia ederek, şu görüşleri dile getirdi: "Ekmeğimizi kendi unumuzdan yoğurmak istiyoruz, çok görüyorlar. Şekerimizi kendi pancarımızdan almak istiyoruz, önümüze geçiyorlar. Kumaşımızı kendi pamuğumuzdan dokumak istiyoruz, elimizi tutuyorlar. Hükümet iğneden ipliğe her şeyi ithal ediyor. Buna da başarı diyor. Nevşehir ürettiği ne varsa para etmiyor. Karın doyurmuyor. Tarlada 50 kuruş ile 1 lira arasında alıcı bulan patates pazarda ateş pahasına satılmaktadır. Şimdi de patatesin ithalatı hükümet tarafından gündeme alınmıştır. Samanı, fasulyeyi, eti, tohumu, gübreyi, yulafı, buğdayı ithal etmek yetmezmiş gibi sıraya patates girmiştir. AK Parti kabahati stokçulara, spekülatörlere atmıştır. Aracıları, komisyoncuları, kabzımalları iştahlandıran, teşvik eden hükümet, gıda ürünlerindeki fahiş zam ve fiyat artışlarından yakayı kurtarmak için çırpınmaktadır." Bahçeli, dünyada gıda fiyatları bir yılda yüzde 20 gerilediğine dikkati çekerek, "Çelişkiye bakınız ki dünyada gıda ürünleri ucuzlamışken, bizde artmaktadır. Bu nasıl bir sömürü çarkıdır? Türkiye’nin üzerinden kimler geçinmektedir? Nevşehirli kardeşimi bu zalim ve acımasız düzene kimler mahkum etmiştir? Ülkemizde son 1 yıl içerisinde gıda enflasyonu yüzde 14'ün üzerinde artış göstermiştir. Mutfak alev almıştır, tencereler tamtakırdır. Buzdolapları bomboştur."