Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), 19 Nisan 2025 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan ve kadınların planlı sezaryen doğum yapmalarını engelleyen yönetmeliğe sert tepki gösterdi. Federasyon, söz konusu yönetmeliğin açıkça Anayasa’ya, uluslararası sözleşmelere ve temel insan haklarına aykırı olduğunu belirterek, derhal geri çekilmesi gerektiğini vurguladı. Açıklamada, “Kadınların beden bütünlüğüne ve doğum hakkına saygı gösterilmelidir. Yeter artık çıkın yatak odamızdan” ifadeleri yer aldı.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu yönetmeliğin kadınların rızasını hiçe sayan, iradelerini yok sayan bir ideolojik müdahale olduğunu ifade etti. Güllü, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Bu yönetmelik, kadını devletin doğum makinesi gibi gören bir yaklaşımın ürünü. Kadının doğum şekline dair karar, kadının sağlık durumu, yaşam koşulları ve bireysel ihtiyaçlarına göre şekillenmelidir. Sezaryeni yasaklayan ya da keyfi şekilde sınırlayan her uygulama, erkek egemen sistemin kadın bedeni üzerindeki tahakkümünü pekiştirmeye çalışmaktan başka bir şey değildir."

"Dayatma değil, rıza esastır"

Güllü, feminist mücadelenin yüzyıllardır kadınların kendi bedenleri üzerindeki haklarını savunduğunu belirterek, bu yönetmeliğin iptali için yasal süreç başlatacaklarını açıkladı. Kadınların doğumu nasıl yapacaklarına, hangi koşullarda karar vereceklerine yalnızca kadınların kendilerinin karar verebileceğinin altını çizen Güllü, “Ne doktorlar, ne siyasetçiler, ne de devlet organları bu karara ortak olamaz. Dayatma değil, rıza esastır” dedi.

Sağlıkta 'kiralık' dönem: "Kamu binaları boş, milyonlar kira giderine gidiyor"
Sağlıkta 'kiralık' dönem: "Kamu binaları boş, milyonlar kira giderine gidiyor"
İçeriği Görüntüle

"Kadın Bedeni Devletin Mülkiyeti Değildir"

Federasyon, yönetmeliğin kadın bedenini devletin mülkiyeti olarak görme ve kadının doğum hakkına müdahale etme çabası olduğunu belirterek, kadınların kendi bedenleri üzerindeki haklarını savunmaya devam edeceklerini vurguladı. Bu bağlamda, yönetmeliğin derhal geri çekilmesi gerektiği ifade edildi.

Muhabir: Ahmet Çağatay Bayraktar