Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen M4D Projesi kapsamında düzenlenen “RTÜK’ün Hedefinde İnternet Ortamında Habercilik mi Var?” başlıklı söyleşi, Basın Evi’nde düzenlendi.
Söyleşide, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) dijital mecralardaki bağımsız video yayınlarını denetleme çabaları ve bu çabaların hukuki dayanağı tartışmaya açıldı. CHP kontenjanından RTÜK üyeliğine seçilen gazeteci Tuncay Keser ile FluTV’nin ortağı Mustafa Seven konuşmacı olarak katıldığı söyleşinin moderatörlüğünü gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu üstlendi.
Tuncay Keser, özellikle YouTube platformu aracılığıyla haber içerikli veya bilgilendirme amaçlı görüntülü yayınlara yönelik RTÜK aracılığıyla yürütülen engelleme ve kontrol etme süreci hakkında değerlendirmede bulundu.
YouTube yayıncılığıyla ilgili yaklaşık 1 ay süren tutukluluğun ardından geçtiğimiz günlerde serbest bırakılan İlker Canikligil’in kurucusu olduğu FluTV örneği ise ortağı Mustafa Seven’in İstanbul’dan online katılımıyla konuşuldu. Seven, FluTV ile RTÜK arasındaki devam eden hukuki sürece ilişkin bilgi verdi.
Gazeteciler Cemiyeti Basın Evi’nde fizikî ve Zoom uygulaması üzerinden çevrim içi olarak izlenen söyleşide, son haftalarda RTÜK’ün gazeteciler tarafından haber paylaşımı ve yorumlaması yapılan YouTube kanallarını hedef alan uygulamaları konuşuldu.
Katılımcılar, RTÜK’ün YouTube gibi dijital platformlardaki yayıncılık faaliyetlerine yönelik lisans talebiyle getirdiği sınırlamaları ve bu adımların basın özgürlüğü üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Keser: Basın özgür olmazsa, toplum da özgür olamaz
RTÜK üyesi gazeteci Tuncay Keser, RTÜK’ün özellikle son dönemde taraflı kararlar verdiği yönünde kamuoyunda bir algı oluştuğuna dikkat çekti: “RTÜK karar verici bir kurum olarak adalet konusunda hassas davranmadığında, cezalandırmalarda taraflı davrandığına dair bir algı oluşuyor. İfade ve basın özgürlüğü, temel insan haklarıdır ve çok özenle korunması gerekir. Basın özgür olmazsa toplum da özgür olamaz.”
RTÜK’te karar alma mekanizmasının iktidar çoğunluğuna dayandığını belirten Keser, kurul içindeki yapıyı şu sözlerle anlattı:
“Mecliste çoğunluğu elinde bulunduran parti, RTÜK’te de çoğunluğu oluşturuyor. Gündemi belirleme yetkisi başkanın ve çoğunluğun elinde. Biz azınlık üyeler olarak kamuoyu oluşturmak dışında pek etkin değiliz.”
“RTÜK YouTube’a karışarak yetkisini aşıyor”
RTÜK’ün yasal sınırlarını aşarak YouTube gibi platformlara müdahale ettiğini vurgulayan Keser, uygulamanın hukuki zeminden uzak olduğunu ifade etti:
“RTÜK, 2018 yılında çıkan yasa ile internet üzerinde söz sahibi oldu ama yasaya göre YouTube, Instagram gibi sosyal medya mecraları kapsam dışı bırakılmıştı. Ancak bugün, YouTube’da yayın yapanlar ‘kaçak yayıncı’ konumuna düşürülüyor ve RTÜK lisansı almaya zorlanıyor. Bu, RTÜK’ün yetkisini aştığını gösteriyor.”
Keser, RTÜK’ün tepkisel bir yaklaşımla muhalif kanalları hedef aldığını ve karar süreçlerinde hukuki tutarlılığın olmadığını da sözlerine ekledi:
“Muhalif kanallara lisans aldırılmaya çalışılıyor. RTÜK, deneme-yanılma yöntemiyle ilerliyor. Yargı bir engel çıkarmadığı sürece, bu tutum devam edecek.”
Seven: Gerçeğin değil, algının hüküm sürdüğü bir dönemdeyiz
Söyleşiye çevrim içi bağlanan FluTV ortağı Mustafa Seven, RTÜK ile aralarında süren lisans krizine ve kanalın kurucusu İlker Canikligil’in tutuklanma sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Seven, “İlker’in yaptığı bir sosyal medya paylaşımı, nefret söylemi sayıldı. Oysa kişisel bir yanıt ve fikir beyanıydı. Şu anda artık gerçeğin değil, algının belirleyici olduğu bir dönemdeyiz” dedi.
Seven, FluTV'nin yapısı itibarıyla bir haber kanalı olmadığını belirterek, RTÜK’ün bu platforma yönelik lisans talebini eleştirdi:
“Biz bir haber kanalı değiliz. Kanalımızda 20’ye yakın farklı içerik serisi var. YouTube, temelde bireysel veya ekip halinde yayın yapabileceğiniz bir paylaşım platformu. Buna rağmen RTÜK, yalnızca bize lisans verdiğini duyurdu. Bu oldukça komik bir durum.”
“Sokak röportajlarının yasaklanma nedeni, gerçeklerin görünür olması”
Ana akım medyada halkın görüşlerinin yeterince yer bulmaması nedeniyle sokak röportajlarının daha özgür bir alan sunduğunu vurgulayan Seven, bu yayınların hedef alınmasının nedeninin de bu olduğunu söyledi:
“Gerçek halk görüşlerinin ifade edildiği tek yer neredeyse sokak röportajları oldu. Bu nedenle, yasaklanmaya çalışılıyorlar.”
“RTÜK'ün bireysel yayınlar üzerinde yetkisi yok”
Söyleşide yeniden söz alan Keser, RTÜK’ün bireysel yayıncılık üzerinde hukuki bir yetkisi bulunmadığını, buna rağmen müdahalede bulunduğunu ifade etti:
“Normalde bu alanın sorumlusu BTK’dır. RTÜK, bireysel yayınlara müdahale edemez. FluTV gibi platformlar radyo veya televizyon yayını yapmıyor. RTÜK’ün bu alanda söz hakkı yok. Bu tamamen hukuk dışı, tepkisel bir tutum.”
Keser, RTÜK’ün internet yayınlarına ilişkin lisans sürecini başlattığını, ancak bu sürecin ifade özgürlüğünü daha da kısıtlayacak şekilde ilerlediğini söyledi:
“RTÜK’ün internet mecralarında olan söz hakkında büyük bir hukuki boşluk var. Bunu doldurmak için çeşitli düzenlemeler getirecekler ve bu boşluğu doldururken, özgürlük alanını zapturapt altına alacaklar. Bu bir genişleme değil, tam tersine daralma süreci olacak. Bugün muhalif gazeteciler adliye koridorlarında mesai harcıyor.”
Tuncay Keser kimdir?
Sinop’ta doğdu, ilk ve ortaöğretimini Sinop’ta tamamladı. Gazi Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu Radyo ve Televizyon Bölümü’nden 1992 yılında mezun oldu. Gazeteciliğe aynı yıl Anka Ajansı’nda başladı. 2002 yılına kadar eğitim, başbakanlık, TBMM, Cumhurbaşkanlığı muhabirliği yaptı.
Bu dönemde Türkiye Gazeteciler Sendikası’na (TGS) üye oldu, TGS işyeri temsilcisi, genel kurul delegesi ve Ankara Şube Yönetim Kurulu üyesi olarak sorumluluk üstlendi.
Millî Eğitim Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği, TBMM’de danışmanlık ve TBMM CHP Grup Basın Danışmanlığı görevlerinde bulundu.
Parlamento hukuku, siyasal iletişim, medya, eğitim ve halkla ilişkiler konularında çeşitli kurs ve seminerlere katıldı, çalışmalar yaptı.
Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Gazeteciler Cemiyeti üyesi olan Keser, CHP kontenjanından 06.04.2023 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda yapılan seçim sonucunda Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Üyeliğine seçildi.
Mustafa Seven kimdir?
Türk aydınlatma tasarımcısı ve içerik üreticisi, Seven Lights Mimarlık Aydınlatma Tasarım ve Danışmanlık Ofisi kurucusu ve FluTV YouTube kanalının ortağı olan Seven, 1973 yılında İstanbul'da doğdu. 1991 yılında Kabataş Lisesi'nden ve 1996 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldu.
Üniversite yıllarında aydınlatmaya erken yaşta ilgi duymaya başladı ve bu da onu sektörde erken çalışmaya yöneltti ve sektörün önde gelen aydınlatma şirketlerinde üretim, ithalat/ihracat ve tasarım konusunda kapsamlı deneyim kazandı.
2006 yılında, mimari aydınlatmada aydınlatma tasarımı, proje geliştirme ve danışmanlık hizmetleri sunmak için "Seven Lights"ı kurdu ve hem yurtiçi hem de uluslararası alanda çeşitli projeler için uygulama, lojistik, teknik özellikler, bütçeleme, enerji verimliliği analizleri ve fizibilite raporları ile ilgilendi.
2019'dan beri film, bilim, felsefe, eğitim ve politika gibi çeşitli konuları ele alan bir YouTube kanalı olan FluTV'de yönetici ortak, yapımcı ve içerik üreticisi olarak çalışıyor. Pazartesi Show, Olmaz Öyle Saçma Ekonomi, Olmaz Öyle Saçma Gastronomi, Cinseller, Zamazingo, Türkiye 100 Kişi Olsaydı ve The Prodüktörs gibi video serilerine katkıda bulunuyor.