Yusuf Kanlı - Gökçen Çamlıyurt

Avrupa Gazeteciler Federasyonu’nun (EFJ) Budapeşte’de düzenlenen yıllık toplantısında, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması protestolarına ilişkin yayınları gerekçesiyle Sözcü TV’ye verdiği 10 günlük ekran karartma cezası gündeme geldi.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Gazeteciler Cemiyeti’nin sunduğu öneriyi kabul ederek konuyu değerlendiren EFJ Genel Kurulu, RTÜK kararına tepki gösterdi ve kararın iptalini beklediklerini bildirdi.

EFJ Genel Kurulu ayrıca Gazeteciler Cemiyeti’nin Medya Dayanışma Grubu ile düzenlediği Medya Konferansı bildirgesinde yer alan dijital tekellere karşı ulusal ve uluslararası işbirliği çağrısına da destek verdi.

“RTÜK, meslek örgütü temsilcilerini içermeli”

EFJ Genel Kurulu, tarafsız çalışması gereken RTÜK’ün giderek artan bir şekilde yetkilerini bağımsız medyayı cezalandırmak üzere kullandığı ifade edilerek, özetle şu değerlendirmeyi yaptı:

“Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın (TGS) 2024-2025 Basın Özgürlüğü Raporu'na göre, RTÜK geçtiğimiz yıl farklı medya kuruluşlarına toplam 87 milyon TL tutarında 59 idari para cezası uyguladı. En çok ceza kesilen kurum 14 idari para cezası ile SZC (Sözcü) TV oldu. 27 Mart'ta RTÜK, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından başlayan protestoları canlı yayınlamasını gerekçe göstererek kanala 10 gün yayın durdurma cezası verdi. Yargı sürecinde kararın yürütmesi durduruldu. Hukukun yerini bulmasını ve kararın iptal edilmesi bekliyoruz. Bunun da ötesinde atılması gereken adım basın ve ifade özgürlüğü için; RTÜK gibi kurumların meslek örgütlerini temsil eden üyeleri de içerecek şekilde yeniden yapılandırılmasıdır.

RTÜK üyelerinin Meclis tarafından seçilmesi ilke olarak “demokratik bir yöntem” gibi görünse de, üyelerin çoğunluğu iktidar partisi ve müttefiki kontenjanından seçilmekte ve bu partilere kararlar üzerinde belirleyici etki sağlamaktadır.

“Bağımsız medyanın, baskı altına alınması kabul edilemez"

Kuruldaki çoğunluğun iktidarın siyasi hassasiyetleri doğrultusunda hareket ettiğine dair çok sayıda eleştiri ve yorum örneği mevcuttur. Dolayısıyla, RTÜK'ün çalışmalarını “bağımsız” ve “tarafsız” bir anlayışla yürütmesi gerektiğini vurgulayan anayasal zorunluluk anlamını yitirmiştir. Bir kamu kurumunun siyasi iktidarın uzantısı olarak hareket etmesi, hem siyasi hem de hukuki açıdan ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Mevcut haliyle medya, iktidarın gücü ve otoritesi karşısında bağımsız, tarafsız ve sorumlu bir şekilde görevini yerine getirme konusunda ciddi bir engelle karşı karşıyadır. Bu noktada, Türkiye'de medya yayıncılığının tamamen RTÜK'ün kontrolü altında olduğu söylenebilir.

Bağımsız medyanın kamu kurumları tarafından baskı altına alınması demokratik ilkelerle bağdaşmaz ve kabul edilemez.”

ABD’den vize başvurularında yeni şart
ABD’den vize başvurularında yeni şart
İçeriği Görüntüle

Efj2

EFJ, Medya Konferansı'ndaki çağrıya destek verdi

Genel Kurulca kabul edilen kararda, dijital tekellerin algoritma keyfiliği ve Basın İlan Kurumu'nun Türkiye'de sağladığı desteğin zor koşullarına da değinilerek, bunun medya kuruluşları üzerinde zorlayıcı etkisi olduğu kaydedildi.

Gazeteciler Cemiyeti’nin, Medya Dayanışma Grubu ile birlikte bu konuda ulusal birlik ve dayanışmayı sağlamak ve TBMM gündemindeki Dijital Telif Hakları Yasası'na katkıda bulunmak amacıyla 15-16 Mayıs 2025 tarihlerinde bir çalıştay ve ulusal konferans düzenlediğine işaret edilen kararda, konferans bildirgesinde yer alan dijital tekellere karşı ulusal ve uluslararası işbirliği ve dayanışma çağrısına destek verildi. Kararda, “EFJ Genel Kurulu, Yönlendirme Komitesi'ne Türkiye'deki EFJ bağlı kuruluşları tarafından başlatılan bu çağrılara destek ve dayanışmasını vurgulaması talimatını vermektedir” ifadesi yer aldı.

Muhabir: Yusuf Kanlı - Gökçen Çamlıyurt