Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetiminin, Türkiye'de seçimlerin yeni yapılmasına rağmen "durduk yerde bir seçim ve cumhurbaşkanı adaylığı meselesi" çıkardığını ve bunun parti içindeki "dalgalanmaları körüklediğini" ileri sürdü.
CHP’yi yaman bir demokrasi ve hukuk imtihanı beklediğini belirten Yalçın, "Milletimizin huzuru bilerek kaçırılmış, barış iklimi bilinçli olarak baltalanmıştır" dedi.
Bununla birlikte, Yalçın, CHP'nin üzerine "vesayet gölgesi", belediyeler dâhil, bütün örgütlerine de "şaibe ateşi" düştüğünü iddia etti.
MHP'li Yalçın, İmamoğlu'nun gözaltına alınıp tutuklanmasıyla başlayan sürece ilişkin şunları kaydetti:
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, CHP’nin en büyük metropolümüzdeki belediyelerinde ayyuka çıkan hukuksuzluk ve yolsuzlukların araştırılması için bağımsız yargı erkinin devreye girmesi sonrasında, CHP yönetiminin sahneye koyduğu antidemokratik tiyatroyu millet olarak büyük bir ibret ve hayretle seyretmekteyiz."
"Sağduyu ve soğukkanlılık yerine, CHP’yi bir telaş ve vehim dalgası kaplamıştır"
"CHP, usulet ve suhuletin hâkim olduğu bir politika ile karşılık vermek yerine, huşunet ve şiddeti tercih etmiştir" diyen Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sağduyu ve soğukkanlılık yerine, CHP’yi bir telaş ve vehim dalgası kaplamıştır. CHP yönetimi; partiye dönük suçlama ve iddiaların varabileceği yeri hesaplamadan, peşinen şiddetli bir tepkisellik sergilemiştir. Partiyi bu derin açmaza, suçlamaların ve şaibelerin odağındaki CHP’li belediyeler tarafından atılan devasa yanlış adımlar sürüklemiştir."
"CHP, kendi iç kavgalarının ceremesini çekmektedir"
Öte yandan, CHP sözcülerinin "belediyelerinde yaşananlar karşısında çözümü sokakta, şiddet eyleminde aradığını" ileri süren Yalçın, açıklamasına şu sözlerle devam etti:
"CHP sözcüleri; parti büyük ve çetrefil sorunların anaforuna yuvarlanınca, sözün hüküm ve değerini bitirmiş, çözüm yollarını daha başından tüketmiştir.
CHP’nin geleneksel politika anlayışı öteden beri böyle değil midir?
CHP sözcülerinin İstanbul’daki belediyelerle ilgili yargının hukuki tasarrufları dolayısıyla iktidarı suçlaması da boşunadır.
Aslında CHP, kendi iç kavgalarının ceremesini çekmektedir.
CHP’li belediyelerdeki yolsuzlukların araştırılmasını isteyenler, CHP’den şikâyetçi olanlar, aynı camianın mensuplarıdır.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bu acı gerçeği hasıraltı etmek istercesine topu taca atmakta, konuyla hiç ilgisi olmayanları iftira ve itham bombardımanına tutmaktadır.
Özel; hukuk önünde hesap vermeyi değil, çatışarak kazanç sağlamayı tercih etmektedir.
CHP’yi acemice, beceriksizce yöneten Özgür Özel; partiye darbe yapıldığı bahanesiyle toplumsal barışa, halkın huzuruna darbe vurmaktadır."