Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş’e yönelik 2023 yılında işlenen cinayete dair soruşturma devam ederken, cinayetin ardından olaya karışanların gizlenmesine yardımcı olmakla suçlanan 8 kişi hakkında açılan dava, yarın Ankara’da görülecek. Duruşma, saat 09.15’te Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayacak.
Cinayetle ilişkili olduğu iddia edilen sanıklar arasında Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Burak Kılıç, Ülkü Ocakları Ankara İl Başkanı Yardımcısı Suat Yılmazzobu, eski Çubuk Ülkü Ocakları Başkanı Gürsel Horat ve bir polis memuru da bulunuyor. Sanıklar, Sinan Ateş’in öldürülmeden önceki bazı bilgilerini temin etmek, cinayet sonrası olaya karışan kişilerin gizlenmesine yardımcı olmak ve kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmekle suçlanıyor.
İddianameye Göre Sanıklara Hapis İstemi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Burak Kılıç, Suat Yılmazzobu ve Gürsel Horat’ın, Sinan Ateş’in kişisel verilerini hukuka aykırı olarak ele geçirme veya yayma suçundan 2 yıl ile 4 yıl arasında hapis cezası talep ediliyor. Trafik Şube'de görevli komiser Talha Atalay için ise, aynı suçun kamu görevlisi olarak işlenmesi nedeniyle 3 yıl ile 6 yıl arasında hapis cezası isteniyor. Cinayetin ardından "suçluyu kayırma" suçuyla suçlanan Fatih Küçükertutan, Gökhan Türkmen, Recep Küçükerturan ve Yunus Hasar için ise 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Sanıkların İfadeleri
Cinayetle ilişkilendirilen sanıklar, ifadelerinde farklı savunmalar yaptı. Burak Kılıç, 19 Ekim 2023 tarihinde aldığı savcılık ifadesinde, Sinan Ateş’in yaşadığı siteye ait fotoğrafları Tolgahan Demirbaş’a göndermiş olabileceğini söyledi. Kılıç, bu fotoğrafları, Ateş’in camia içindeki bazı faaliyetlerine karşı protesto amaçlı asılacak bir pankart için göndermiş olabileceğini belirtti. Ancak Kılıç, cinayetle herhangi bir ilgisi olduğunu reddetti.
Suat Yılmazzobu ise, Tolgahan Demirbaş’a Sinan Ateş’in eşine ait bilgileri gönderdiğini hatırlamadığını öne sürdü. Ayrıca, “Ekibi kurduk, kafasına sıkacaklar” mesajında bahsedilen kişinin kesinlikle Sinan Ateş olmadığını iddia etti. Yılmazzobu, söz konusu mesajın kızgınlıkla yazıldığını ve muhatap kişinin aralarında husumet bulunan bir şahıs olduğunu öne sürdü.
Gürsel Horat, Esenboğa Havalimanı’nda çalıştığı dönemde Tolgahan Demirbaş’ın Sinan Ateş’in yurt dışına çıkıp çıkmadığını öğrenmek için kendisini aradığını belirtti. Horat, ateşin uçuş bilgilerini sorgulayarak, ekran görüntüsünü Demirbaş’a göndermiş olabileceğini kabul etti.
Komiserin İfadesi: "Soruşturmanın Gizliliğini İhlal Etmedim"
Sanık polis memuru Talha Atalay ise, olayla ilgisi olmadığını belirterek, cinayet şüphelisi olduğunu bilmediği Tolgahan Demirbaş ile bir gün sonra park cezaları hakkında görüştüklerini ifade etti. Atalay, soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiğini düşünmeden, bir arkadaşından aldığı bilgi notunu Demirbaş’a gönderdiğini söyledi.
Cinayet ve Sonrasındaki Süreç
Sinan Ateş, 2023 yılı başında Ankara’da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Cinayet, Ülkü Ocakları ve ülkücü camia içindeki bazı gruplar arasında çıkan anlaşmazlıkların ve gizli çekişmelerin etkisiyle gündeme gelmişti. Cinayetin ardından yapılan soruşturmada, Ateş’in öldürülmesinin ardından bu cinayete karışanların gizlenmesine yardımcı olmak amacıyla bazı kişilerin yasal olmayan yollarla kişisel bilgileri temin ettiği ve bu bilgileri paylaştığı ortaya çıkmıştı.