Ekonomi

TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Spekülatörlere fırsat verilmemeli

Abone Ol
Üretici fiyatlarındaki değişim Ocak ayında üreticide maydanoz, yeşil soğan, elma, kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru incir ve fındık fiyatında bir değişim meydana gelmezken, fiyatı en fazla düşen ürünün yüzde 36,25 azalmayla lahana olduğunu belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi: “Lahanadaki fiyat düşüşünü yüzde 25 ile kuru soğan, yüzde 16,67 ile patates, yüzde 16,16 ile karnabahar, yüzde 13,33 ile ıspanak, yüzde 9,09 ile yumurta, yüzde 8,44 ile domates, yüzde 8 ile kuru üzüm, yüzde 4,98 ile limon, yüzde 2,97 ile pırasa izlemiştir. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 52,35 ile salatalıkta görüldü. Salatalıktaki fiyat artışını yüzde 35,33 ile kabak, yüzde 26,54 ile sivri biber, yüzde 26,20 ile patlıcan, yüzde 24,66 ile süt, yüzde 14,67 ile portakal, yüzde 9,18 ile havuç, yüzde 7,17 ile marul, yüzde 6,90 ile zeytinyağı, yüzde 4,33 ile kuzu eti, yüzde 2,66 ile dana eti, yüzde 1,90 ile mandalina, yüzde 0,67 ile Antep fıstığı takip etti.” Fiyat değişimlerinin nedenleri, sorunlar ve çözüm yolları Üretici fiyatlarından en fazla fiyat artışının görüldüğü salatalık, kabak, sivri biber ve patlıcanda arz örtü altı üretimden sağlanmakta olup, düşük hava sıcaklıklarına bağlı olarak hasat edilen ürün miktarındaki azalma fiyatlara yansımaktadır. Süt fiyatındaki artış ise Ulusal Süt Konseyi tarafından 2 lira 80 kuruş olarak açıklanan 4 aylık tavsiye fiyatından kaynaklanmaktadır. Portakal ve zeytinyağındaki artışta rekoltedeki düşüş etkili olmuştur. Havuçta düşük seyreden fiyatların havaların soğuması ile normal seyrine dönmesi fiyata yansırken, marulda düşük hava sıcaklıkları ile hasat edilen ürün miktarındaki azalma fiyata yansımıştır. Mandalinada hasat yoğunluğunun azalması fiyat artışında etkili olmuştur. Fiyatı düşen ürünlere baktığımızda fiyatı en fazla düşen ürün lahana olmuştur. Lahana, karnabahar, ıspanak ve pırasada hasat dönemi olmasına bağlı olarak arzda yaşanan artış fiyatlara yansımıştır. Karnabaharda rekoltenin yüksek olması ve pandemiden dolayı talep daralmasının meydana gelmesi fiyat düşüşünde etkili olmuş, üretici zarar etmiştir. Karnabahar üreticisinin ürününü pazarlayacak yeni pazarlar bulunmalıdır. Kuru soğan, patateste pandemi nedeniyle talepte yaşanan daralmanın pazarlama sorunlarına yol açması fiyatlarda düşüşe yol açmıştır. İhracat da dâhil, bu ürünlere yeni pazarlar bulunmalıdır. Limonda pandemi nedeniyle talepteki daralma ve dalında bekletilen ürünün pazar değerini kaybetmeye başlaması ile fiyatlar gerilemiştir. Üretici limonunu maliyetine satmak zorunda kalmaktadır. Limon üreticisinin beklentisi ihracatın teşvik edilmesi, yeni dış pazarlar bulunmalıdır. Kuru üzümde, TMO’nun alımları sona erdirmesi etkili olurken, domateste Rusya’nın uygulamış olduğu kota nedeniyle ihracatta yaşanan sıkıntı fiyatlarda düşüşe yol açmıştır. Domateste yakında kotanın açılmasıyla üretici fiyatlarının yükselmesi beklenmektedir. “Bütün kesimler sorumlu davranmalıdır” Üreticilerin bin bir emekle ürettikleri üründen yeterli gelir elde etmelerini ve tüketicilerin de bu ürünleri makul fiyatlarla tüketebilmelerini temenni ettiklerini belirten Bayraktar, şunları söyledi: “Pandemi ile mücadele ettiğimiz bu dönemde halkımızın makul fiyatlardan ürün tüketebilmesi için en azından bu dönemde çok tüketilen ürünlerdeki üretici market fiyatlarına dikkat edilmesi, bunun yakından takibinin yapılması gerekiyor. Beklentimiz bütün kesimler sorumlu davranmalı, spekülasyonlara fırsat verilmemeli, tedbirler zamanında alınmalıdır. Tüketicilerimizin yeterli ve güvenilir gıdaya uygun fiyatla erişebilmesinin sağlanmasını istiyoruz.” Bu süreçte gıda güvenliğinin aksamaması ve üreticilerin tarlada kalmaya devam etmesi için üretimin desteklenmesi gerektiğine vurgu yapan Bayraktar, üreticilerin sorunlarının çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi. Bayraktar şöyle devam etti; “Çiftçimizin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine ödeyemediği için takibe düşen borçları ile yüksek faizle yapılandırdığı borçları faizsiz olarak uzun vadeye yayılmalı ve üreticilerimiz rahatlatılmalıdır. Girdi fiyatları makul düzeylerde tutularak, üretimin devamı sağlanmalı ve tüketiciler de makul fiyatlarla gıdaya ulaşmalıdır”