KEJE GÜLER / VAN Van’da 23 Ekim 2011 günü meydana gelen Van-Erciş merkezli deprem ve 9 Kasım 2011 günü yaşanan Van-Edremit merkezli depremlerde toplam 644 yurttaş yaşamını yitirirken, bin 966 yurttaş yaralandı. Deprem sonrası kentte kurulan konteynır kentetlerdeki yurttaşlar TOKİ konutların yapılmasından sonra yeni evlerine yerleştiler. Ancak Anadolu Konteynır Kenti’nde kalan ve kiracı oldukları için herhangi bir hak sahibi olamayan 11 aile ise 10 yıldır yaşam mücadelesi veriyor. Son olarak VEDAŞ’ın elektrikleri kesmesinden sonra depremzedeler tamamen ortada kaldı. Bir iş insanın geçici olarak şantiyesinden elektrik verdiği depremzedeler iş insanları ve yetkililerden yardım bekliyor. Her ailenin bir trajedisinin olduğu konteynır kentlerde, ölüm ve hastalık ise kol geziyor. Torunu ile birlikte 10 yıldır yarısı yıkılan bir konteynırda yaşadığını belirten Sevgül Kıpçak’ın eşi de soğuktan dolayı zatürre hastalığına yakalanarak yaşamını yitirmiş. Ellerini havaya kaldırarak, “Allah rızası için birileri bize yardım etsin” diyerek haykırıyor. Kıpçak, “Biz depremden sonra buraya yerleştik. Eskiden kiracı olduğumuz için bir hak elde edemedik. Defalarca yetkililerle görüştük. Ancak bugüne kadar kimse sesimizi duymadı. Son olarak elektriğimizi de kestiler. Şimdi Zahir Kandaşoğlu şantiyesinden geçici olarak bize elektrik veriyor. Ama yarın şantiye kapanırsa biz bu kışın ortasında ne yapacağımızı bilmiyoruz. Burada yaşamak gerçekten çok zor. Artık birileri sesimizi duysun. Tek isteğimiz başımızı sokacağımız bir yerin olmasıdır” diyor. “Hastalar ilaçlarını bile alamıyor” Deprem sonrası eşinin kendisini terk etmesinden sonra tek başına kaldığını söyleyen Abdülkerim Elmas ise, gözyaşları içinde yaşadığı sefaleti anlatıyor. Hayvanların bile kalamayacağı bir ortamda yaşam mücadelesi verdiklerini de dile getiren Elmas, “Depremden sonra ailem dağıldı. Ben tek başına kaldım. Burada 10 yıldır konteynırlarda yaşıyoruz. Düşün sadece bir yatak ve eski bir radyonun dışında hiçbir şeyim yoktur. Bazen günlerce yiyecek ekmek bile bulamıyoruz. Allah rızası için birileri artık bize sahip çıksın. Bu çaresizliğimizi herkes görüyor” diye yakınıyor.