Küçük esnafın sorunlarına çare bulmak amacıyla kurulan Nazilli Esnafları Güç Birliği Derneği, Ahilik kültürünü yeniden canlandırmaya çalışıyor. Yerel yönetimle dirsek teması içinde olduklarını belirten Dernek Başkanı Tuğra, Nazilli esnafı olarak birlikte hareket edebilmeyi, birbirine güvenebilmeyi öğrendiklerini vurguladı

Filiz Özdemir - Zincir marketler ve internet satışlarının yaygınlaşması karşısında zor duruma düşüne küçük esnafın sorunlarına çare bulmak amacıyla kurulan Nazilli Esnafları Güç Birliği Derneği Anadolu topraklarında yüzyıllar öncesinden gelen ancak değişen koşullarla birlikte önemini yitiren Ahilik kültürünü yeniden canlandırmak için çalışmalar yapıyor. Derneğin Başkanı Meltem Tuğral, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Selçuklu Devleti döneminde başlayan Ahilik sisteminin günümüze uyarlanmış biçimini hayata geçirmek için planlı bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Başkan Tuğral ile derneğin kuruluş süreci, devam eden çalışmaları ve gelecek vizyonu üzerine keyifli bir söyleşi yaptık. -Nazilli’de Ahilik kültürünü yeniden canlandırma fikri nasıl oluştu? -Turistik bir ziyaret için gittiğim Güneydoğu illerinde gördüğüm bir durum dikkatimi çekti. Dükkânlar, daracık sokaklarda karşı karşıya duruyorlar. Bir ürün alacağımız zaman dükkân sahibi kendisinden bir miktar alışveriş yapıldıktan sonra müşteriyi komşusu olan başka bir esnafa yönlendirdi. Bu durum beni hem şaşırttı hem de hayranlık uyandırdı. Bizim buralarda ise maalesef esnaf bırakın başka bir dükkâna müşteri göndermeyi rekabet kültürü nedeniyle rakiplerine çamur atmaya kadar işi götürdüklerini görüyoruz. Ben bu durumun değişmesini istedim ve böyle bir oluşum meydan getirmeye karar verdim. -Ahilik sistemi yüzyıllar öncesinde kaldı. Günümüzün koşullarında bu sistemi yeniden uygulayabileceğinize inanıyor musunuz? -Ahilik sistemi, çok sert kuralları olan bir sistem. Biz bu sistemi olduğu gibi uygulamayı amaçlamıyoruz. Asıl hedefimiz, Ahilik kültürünün özünü oluşturan dürüstlük, güleryüz, yardımlaşma ve sattığınız ürünün arkasında durabilmek gibi özellikleri öne çıkarmak istiyoruz. -Derneğinizin kuruluş aşamasını anlatır mısınız? -Biz yaklaşık iki yıl önce facebook grubu olarak işe başladık. Esnafımıza ziyaretler gerçekleştirerek amaçlarımızı anlattık ve günden güne büyüdük. Facebook grubumuzda esnaflarımızın tanıtım ve reklamlarını yaptık. Ziyaretlerimizi sırasında esnafın pek çok sorunu olduğunu gördük ve bu sorunları resmi bir çatı altına daha sağlıklı biçimde çözebileceğimize inanarak dernekleşme kararı aldık. Şu an 7 kişilik yönetim kurulumuz ve 55 üyemizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. -Bürokrasi ve yerel yönetimin derneğinize yaklaşımı nasıl oldu? -Dernekleşme aşamasında gerek Nazilli Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy gerekse Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan’la görüşmelerimiz oldu. Derneğimizin amacını ve hedeflerini anlattığımızda bize destek verdiklerini gördük. Esnafımızın sorunlarına çözüm üretme noktasında yerel yönetimlerimizle dirsek teması içindeyiz. -Amaçlarınız doğrultusunda bugüne kadar ne gibi çalışmalar yaptınız? -İlk olarak Ahilik sisteminin çıkış yeri olan Kırşehir’e, İl Ticaret Müdürlüğü’nün davetlisi olarak Ahilik Haftası etkinliklerine katıldık. Ayrıca Babadağ Belediyesi tarafından düzenlenen Babafest’e katıldık. Kırşehir ve Babadağ’da açtığımız stantlarda yöresel ürünlerimizi tanıttık. İncir kremi, zeytinyağı kolonyası gibi orijinal yöresel ürünlerimizin tanıtımını yaptık ve esnafımız için iş bağlantıları kurduk. En çok ilgi gören etkinliğimiz ise siftah parası dağıtmak oldu. Nazilli’de faaliyet gösteren 400 esnafın dükkânına henüz açılmadan kapılarının altıdan sembolik olarak 1 liralık siftah parası dağıttık. Dükkânını açtığında zarfın içinde siftah parasıyla karşılaşan esnafımız gerçekten çok duygulandı ve güzel geri dönüşler aldık. -Üyelik koşullarınız neler? İsteyen her esnaf derneğinize üye olabiliyor mu? -Derneğimize üye olmak isteyen esnafın, mutlaka resmi kayıtlı olarak çalışması gerek. Vergi levhası ve oda kaydı olmazsa olmaz koşulumuz. Ancak bunlar tek başına yeterli değil. Derneğimizin düsturlarına da uyum sağlaması gerekiyor. Yani dürüstlük ve yardımlaşmaya açık olmak gibi koşullarımız da var. -Facebook grubu olarak başlayıp dernek haline geldiğiniz bugüne kadar çalışmalarınızdan ne gibi kazanımlar elde ettiniz? -En başta Nazilli esnafları olarak birlikte hareket edebilmeyi, birbirimize güvenebilmeyi öğrendik. Ziyaretlerimiz sırasında bu oluşuma şüpheyle yaklaşanlar oluyordu şimdi ise üyelik taleplerine yetişemiyoruz diyebilirim. Önemli noktalarda biri de şu: Her esnaf aynı zamanda başka bir esnafın müşterisi. Kendi içimizde yardımlaşma kültürünü oluşturmaya başladık. Gittiğimiz festivaller ve etkinliklerde kurduğumuz iş bağlantıları da esnafımıza katkı sağladı. -Bundan sonraki süreçte ne gibi çalışmalar yapmayı planlıyorsunuz? -Esnafımızın en büyük sıkıntısı tanıtım ve reklam. Kuracağımız web sitesinde üyelerimizin reklamlarını en iyi şekilde yapmayı amaçlıyoruz. Nazilli’de küçük esnaf zincir marketlerden ve internet satışlarından da olumsuz etkileniyor. Bunun için en çok ihtiyaç duyulan ürünlerin toplu ve daha uygun fiyatlarda alımını yapıp esnafımızın kar oranını artırmak gibi bir projemiz de var. Ayrıca üyelerimizin kendilerini geliştirmelerini sağlayacak öfke kontrolü, pazarlama gibi konularda eğitimler düzenleyeceğiz. İleriki süreçte yalnızca ilçemizde değil “psikolojik Nazilli” olarak tabir edilen Buharkent, Karacasu, Sultanhisar, Kuyucak ve Bozdoğan ilçelerini de içine alan bölgede yayılmak istiyoruz.