Birsen GÜRDİL Yıllarca Afrika’nın pek çok ülkesi özellikle Somali, Güney Sudan, Nijerya, Kenya, Doğu Uganda gibi ülkeleri işgal edip sömüren çıkarcı, duyarsız batılı ülkelerin gözleri önünde bugün milyonlarca insan ölümle, yaşam arasında kalmıştır. Son günlerde, sadece Doğu Afrika ülkesi Somali’de 110’un üzerinde insan açlık ve tedavi edilmediği için çeşitli hastalıklar yüzünden bu hayattan kopmuştur. Sömürgeci, uyanık geçinen batılı ülkelerin umursamadığı bu feci ölümlere ve ölümle yüz yüze gelen milyonlarca insanın ölümü ve varlığının hiçbir şey ifade etmediği, duyarsız Avrupalı ülkeler olayları görmezlikten gelirken Türkiye, bütün insani yardım kuruluşları ve Kızılay’ın insanüstü çabaları ile talihsiz ülkelerin insanlarına her türlü yardımı yapmaktadır. Bu arada ülkemiz, açlık ve hastalıklarla kıvranan insanlara SMS kanalı ile yardım bile yapmaktadır. Dünyanın sustuğu görmezlikten geldiği asrın bu feci felaketine Türkiye bütün gücü ile yardım elini uzatmakla yetinmemiştir. Yemen dâhil pek çok ülkeye her türlü insani yardım kuruluşlarımız maddi yardım yapmaktan da geri kalmamıştır. Bu güne kadar ne yazık ki batılı yardım kuruluşları maddi yardım yerine akıl vererek kenara çekilmişlerdir. Oysa Birleşmiş Milletler açlık tehlikesine acil yardım yapılmadığı takdirde seri ölümlerin peş peşe geleceği bir acı gerçektir. Acil 4,4 milyar dolara ihtiyaç varken toplanan 90 milyon doların kanayan yarayı durdurmaya çare olmayacağı da belirtilmektedir. Birleşmiş milletler insani işlemlerden sorumlu genel müdür sekreteri Stephen O’Brien, tüm dünyaya acil yardım çağrısında bulunarak, “ 1945 yılından bu yana görülen bu en büyük açlık felaketine hemen çare bulunmazsa, 20 milyon insan medeni geçinen dünyalının gözleri önünde öleceklerdir” diyerek acı gerçeği gözler önüne sermiştir. Türkiye insani yardım kampanyası kapsamında Yemen, Güney Sudan ve Doğu Afrika ülkelerine “Umut ol” seferberliği başlatmış ve Türk Kızılay’ın yardım araçları, uçak, gemilerle bu ülkelere 10 bin ton gıda yardımı yaparken, çocuk maması, ilaç ve çeşitli ihtiyaç malzemelerini göndermekte ve bu yardımların sonu gelmemektedir. Bu ülkelerde yıllarca süren iç savaşlar, insan kanı emmekten doymayan terör örgütlerinin katliamları, yönetim boşluğu, susuzluk, kurak geçen mevsimler çaresiz bu insanları ölümle burun buruna getirmektedir. Yine Birleşmiş Milletlerin verilerine bakacak olursak Sudan’da 2013 yılında başlayan iç savaş en az 8 bin insanın canına mal olmuştur. 302 bin 800 aile mülteci olarak canlarını koruyacak ülkelere kaçarken, 2016 yılında her üç kişiden biri gıdasızlık ve hastalık yüzünden ölmektedir. 12 milyon Güney Sudan’a acil gıda ve ilaç yardımı yapılmadığı takdirde en az 7,5 milyon Sudanlının hayatta kalması mümkün olmayacaktır. Doğu Uganda, Somali, Etyopya, Kenya gibi ülkelerin durumlar ise daha fecidir. Etopya’da 2,9 milyon, Uganda’da 1,6 milyon, Somali’de 2,9 milyon, Kenya’da 2,7 milyon insan yeterli beslenemedikleri için tedavisi güç hastalıkların pençesinde kıvranmaktadırlar. Şu an Yemen’de yaşayan insanlar için 18,8 milyon insani yardıma acil ihtiyaç olduğu, 7 milyon Yemenlinin gıda bulamadığı, 14,5 milyon kişinin temiz içme suyunun olmadığı ve 12 bin diyaliz hastasının da ölümle yüz yüze geldiği görülmektedir. Ayrıca Somalide Eş Şebab adında tehlikeli bir örgüt vardır. Güvenlik güçlerinin varlığına rağmen halk her an ölümü yanı başında hissederek yaşamaktadır. Nijerya ise Boko Haram denilen acımasız kanlı örgütün elinde tuttuğu bölgelerde yaşayan 14 milyon insan acil insani yardım beklemesine rağmen ne yazık ki gelen her türlü yardım Boko Haram’ın eline geçmektedir. Küçük çocukları ölüm makinesi, genç kızları milli tanrılarına peşkeş çeken, işlerine yaramayanları çeşitli işkenceler yaparak öldürenlerin yüzünden bu ülkeye ne yazık ki batılı ülkeler yardım ellerini uzatmamaktadır. Eğer en kısa zamanda bu ülkeye de yardımlar yapılmazsa, 14 milyon yetişkin ve 500 binden fazla çocuğa yardımlar yapılmazsa medeni dünyanın gözleri önünde ölmüş olacaklardır. Geçenlerde Sabri Ülker Vakfı’nın Almanya’da düzenlediği 3’ncü Uluslararası Gizli Açlık Kongresinde bir konuşma yapan Hohenheim Üniversitesi Biyolojik Kimya ve Beslenme Bölüm Başkanı Prof. DR. Hans Biesalski, beslenme konusunda dünya genelindeki görüşlerini dile getirerek, dünya çayında 1 milyar insan eksik besleniyor, bu demektir ki her yıl 5 yaşın altında yaklaşık 7 milyon çocuk demir ve çinko eksikliği çekmektedir. Yine pek çok insanda folik asit, A vitamini, çinko ve D vitamini eksikliğinin sebep olduğu hastalıklar yüzünden sağlıklı bireylerin yetişmesinin önündeki önemli sorun olduğunu ileri sürerek gizli açlık iddiasını dile getirmiştir. Biesalski, “Batılı ülkelerde olduğu gibi, açlık çeken ülkelerde de ölümlerin hemen hemen en belirli nedeni bireylerin insan sağlığı için gereken gıdaları alamamasıdır. Bu da ortaya çıkarıyor ki, ortalama dünyada 7 milyon çocuğun ölümünün eksik gıda almalarından dolayıdır” diyerek bu günkü çağda insanların pek çoğunun duygusuz, vurdumduymaz, egoist, hissi duygulardan uzak olduğunu ortaya koymaktadır.