Ayşe Selçuk Kağ - Türkiye tarafından da onaylanan Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’nin 27’nci maddesi engelli bireylerin çalışma hakkını düzenliyor. Taraf devletlerin engellilerin diğer bireylerle eşit koşullar altında çalışma hakkına sahip olduğunu kabul ettiği, bu hakkın engellilerin, açık, bütünleştirici ve erişilebilir bir iş piyasası ve çalışma ortamında serbestçe seçtikleri bir iş ile hayatlarını kazanmaları fırsatını da içerdiği belirtiliyor. Bu durumun Türkiye’de uygulamaya yansıdığını söylemek zor. En az istihdam edilen grupların başında da otizmli bireyler geliyor. Bircan Eknez de o isimlerden biri. Otizm yelpazesi içinde yer alan Asperger sendromu ve obsesif kompulsif bozukluğu olan Bircan, 7 yaşında ilkokula başladı. Bircan, ilkokuldayken yaşadığı zorluklarla birlikte bir yandan da lösemi hastalığıyla mücadele etti. 14 yaşında tanı konulan Bircan’a özel eğitim tavsiye edilmedi. Tüm zorluklara rağmen ortaokulu bitiren Bircan, lise eğitimini açık lisede tamamladı. Bircan Eknez, yaşadıklarını ve hayallerini 24 Saat’e anlattı. “Engellilere iş vermiyorlar” Uzun zamandır iş aradığını vurgulayan Bircan, “Açık lise mezunuyum. 6 yıldan beri iş arıyorum. Ama ‘engelliler çalışamaz, yüzdeliğiniz çok’ diyorlar. Ayrıca ‘zihinselsiniz’ diyor İŞKUR. Yani kısaca engellilere bu zamanda iş vermiyorlar” diyor. Bircan, bir iş görüşmesinde kendisine söylenenleri şöyle anlatıyor: “İş görüşmesi yaptım ama kabul etmediler. Buraya uygun değilsin dediler. Kıyafetimi bir de davranışımı beğenmemiş olabileceklerini düşündüm.” “Gitar çalıyorum, resim yapıyorum” Daha küçük yaşta kendisinin farklı olduğunu anladığını söyleyen Bircan Eknez, “Uzun zamandır farklı gelişimim olduğunu ailemin bakış açsından ve hareketlerimden davranışlarımdan, aldığım eğitim ve yeteneklerimden anladım. İyi, dürüst, farklı ve duygusal karakterim var. Gitar çalıyorum, resim yapıyorum” diyor. “Oyun yazmak istiyorum” İş konusunda yazılım alanında kendini geliştirmek ve oyun yazmak istediğini belirten Bircan, hayallerini şöyle paylaştı: “Oyun yazmak istiyorum. Bunun için bir kursa gittim ancak maliyeti yüksekti. Benim gibi farklı gelişimi olan çocuklara devlet özel yeteneklerine göre eğitim vermeli. Bize meslek edindirmesi ve bir yerde işe yerleştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben ailemden bağımsız hayat sürmek istiyorum. Daimi bir gelirim olsun istiyorum, düzenli gelirim olan bir iş bulma ihtimalim olmazsa da devletin beni ve benim gibi gençleri emekli etmesini istiyorum. Ailemizin de bu sayede geleceğimize dair endişeleri daha az olur. Ben onlardan harçlık almak istemiyorum. Kendi param olsun, işim olsun istiyorum.” “Oğlum bizden bağımsız hayat istiyor” Bircan’ın annesi Aysun Eknez, yaşadıkları sorunu paylaşırken karşılarına çıkan engellerden yakınıyor. Aysun Eknez, “Oğlumun bir işi, geliri olmasını arzu ediyoruz. Oğlumun tanısı geç konuldu. Bir farklılık olduğunu anlıyorduk, birçok doktora götürdük ama bilinmedi hastalığı. Oğlum 6,5 yaşında lösemiye yakalandı. Biz bilmeden hem otizmle hem lösemi ile mücadele ettik. Lösemi hastalığı nüksetti, 5 yıl sürdü tedavisi. Oğlum kendisi her işini kendisi görüyor. Bizden bağımsız bir hayat istiyor, kendine ait evi düzenli bir geliri olsun istiyor. Biz de bir işi olsun, geliri olsun istiyoruz. Nisan ayı otizm farkındalık ayıydı. Aynı zamanda, virüs tehlikesi geçtikten sonra farklı gelişim gösteren çocuklar içinde iş ve gelecek garantisi anlamında adımlar atılmasını bekliyoruz” dedi.