Şırnak’ın en önemli geçim kaynaklarından biri olan kömür madeni işletmeciliği, yıllardır bu şehirde yaşayan çoğu aileye istihdam sağlıyor. Şırnaklıların “kara ekmeği” kömür, şirket politikaları ve giderek azalan önemi nedeniyle tartışılsa da halen yöre insanının hayatının önemli bir parçası

Şirin Bayık Şırnak’ın en önemli olan geçim kaynaklarından biri olan kömür madeni işletmeciliği, yıllardır bu şehirde yaşayan çoğu aileye istihdam sağlıyor. Şırnaklıların “kara ekmeği” kömür, şirket politikaları ve giderek azalan önemi nedeniyle tartışılsa da halen yöre insanının hayatının önemli bir parçası.Önce kuyu sistemi kullanılarak birkaç kişinin ortak girişimiyle çıkarılan kömür çoğu insanın evine ekmek götürmesine yardım ederken, göçük gibi iş kazaları sonucu bazı işçilerin de hayatına mal oldu. Daha sonra, kuyu sisteminin ortadan kaldırılmasıyla şirketlerin eline geçen maden işletmeciliği tartışmalı da olsa hala aktif olarak bölgenin en önemli istihdam kaynağı olmayı sürdürüyor. Şırnak kömür işletmeciliği, üç ayrı açıdan bölge insanının hayatına etki ediyor. Bunlar kuyu sisteminin kapatılmasıyla işsiz kalan vatandaşlar, Şırnak kömürünün değersizleştiğini iddia eden şirket çalışanları ve sigortasız çalışan çöp kömür toplayıcılarının çalışma koşulları. Kuyu sistemi, bölge halkının kendi isteği doğrultusunda bir araya gelen birkaç kişinin kömür aramaları sonucunda açtıkları kuyudan kömür çıkarıp ticaretini yaptıkları madenler olarak biliniyor. İş güvenliği ve sigortanın olmadığı bu sistem tehlikeli olmakla beraber çoğu insanın geçim kaynağı olarak öne çıkıyordu.2015 itibariyle kapatıldılar. “BENİM GİBİ ÇOK SAYIDA İŞSİZ VAR” Kuyuların yasaklanması ile yerini şirketlere ait işletmeler aldı. Kuyu sisteminin kapatılması beraberinde işsizliği de getirdi. Dört yıldır işsiz olan eski maden işçisi Yusuf Kabul(45),“Ben çocukluğumdan beri kuyularda kömür çıkarttım ve bu iş ile evimi geçindirdim. Şu an bu kuyuların kapatılmasıyla işsiz kaldım. Şirketle beraber çalışma fırsatım olmadı. Gündelik işlerde çalışıyorum ama genel anlamda dört yıldır işsizim. Benim gibi çok sayıda işsiz var. Yasaklanan ve kapatılan bu kuyular bizim tek bildiğimiz işti. Çoğu insan işsiz ve aileleriyle beraber mağdur durumda” dedi. ÇOCUK YAŞTA ÇÖP KÖMÜR TOPLAYICILARI Kömür madenciliğinin sigortasız çalışan çöp kömür toplayıcıları da bu sektörün diğer bir gerçeği. Hayatlarını şirketlere ait maden işletmelerinin, kömür ocaklarında damar açarken hafriyata karışan kömürü ayıklayarak kazanan işçilerin sayısı giderek artıyor.15 yıldan fazla çalışan ve hayatlarını kömürle kazanan yetişkinlerle beraber yaşı 12 olan çocuk işçiler de var. Yaklaşık olarak günde 20- 150 kişinin çalıştığı çöp kömür toplayıcılardan biri olan İdris Üstün (44) yaşadıklarını şöyle anlattı: “Bu memlekette kömür işi olduğundan beri bu işte çalışıyoruz. Ben 15 yaşından beri bu işte çalışıyorum. Bazılarımız on yıldır bazılarımız daha fazladır bu işten ekmeğimizi çıkarıyor. Bizim çalışma sistemimiz şöyle, kömür çıkarmak için açılan damarlardan esas kömür ve hafriyat birbirine karışıyor, bunlar şirket için çöp kömür sayılıyor. Madenlerden gelen kamyonlar bulunduğumuz alana bu hafriyatlarını dolgu niyetine döküyorlar. Aşağı doğru dökülen çöp kömür ve hafriyatı ayıklıyoruz. Hafriyatın yarısından fazlası kömür ise kendi işçileri ayıklıyor. Çok az kömür bulunan kamyonları sadece bizim olduğumuz bölgeye bırakıyorlar. Bunu ayıklayabiliyoruz. Bazen yükümüzü eşeklerle taşıyoruz bazen traktörlerle.” MADEN KAZASINDA YARALANDI Çöp kömür toplayıcısı Halil Oral da madende geçirdiği kaza sonucu engelli hale gelmiş bir başka emekçi. Oral, “Ben 15 yıldır bu işteyim. Eskiden kuyularda çalışıyordum. Şimdi de buradayım. 2015’ten beri kuyuları kapatmaya başladılar. Ben de kuyuda çalışırken üzerime duvar yıkıldı. Şu an engelliyim.Ben buradan başka yerde çalışamam . Sigortasız çalışıyoruz burada. Bazı günler yevmiyemiz çıkıyor bazen de çıkmıyor. Genelde 1000 ile 3000 tl arasında aylık yevmiye biriktirebiliyoruz.”dedi. “BİZİM KADERİMİZ KÖMÜR” Dünyanın en zor işini yaptığını söyleyen işçiler sadece işsiz kalmamak için bütün risklere rağmen çalışmak zorunda olduklarını anlatıyor. Şırnak’taki istihdam sıkıntısına değinen İdris Üstün, “Bu durum yıllardır böyle, Şırnakta zaten kömürden başka bir şey yok her tarafta kömür çıkartılıyor. Bir fabrika bile yok çalışalım. Bizim kaderimiz kömür. Bizden önce çalışanlar da vardı bizden sonra da çocuklarımız çalışır. Ama burada genelde çok kaza olmuyor ama bazen dikkatsizlikten başımıza gelebiliyor tabii ki. Bazen kamyon hafriyatı dökerken herkes atlayabiliyor bulduğu kömür parçasına bunlarda kaza sebebi olabiliyor” diyor. KÖMÜR MADENCİLİĞİ GİDEREK ETKİSİNİ YİTİRİYOR Şırnak kömür maden işletmecileri de giderek etkisini yitiren bir sektör olmaktan kaynaklı sorunlar yaşıyor. Kömüre talebin azalması, sektörün giderek işlevini yitirmesi Şırnak’ta bugüne kadar en büyük istihdam kaynaklarından biri olması nedeniyle bölge halkını tedirgin ediyor Avgamasiya kömür ocağına bağlı olan bir alan şefi, 24 saate konuştu ve mağduriyet yaşadıklarını ifade etti. İsmini vermek istemeyen alan şefi, şu bilgileri paylaştı: “Şırnak madenciliği iki yıldır ölmüş. İki sene önce çıkarttığımız kömürün şu an iki katını çıkarıyoruz ve üçte biri para etmiyor. İki sene önce kömürün tonunu 600 tl’ye verirken şimdi 280 TL’ye veriyoruz. Masraflarımız beş katına çıkmış. Kömürün değeri de beş kat indi. Bu kömürü biz termik santrallere ve fabrikalara veriyoruz ve rekabet fazlalaştı. Rekabetin kuralları da taraflar arasında kararlaştırılıyor ve bazen çok zararlı çıkanlar oluyor. Burada çok fazla kömür madeni var sadece bize ait 8 tane işletme var. Yaklaşık 250’yi geçen işçimiz var. Şirkete bağlı bütün çalışanlarımız sigortalı asgari ücret ve üzeri alan işçilerimiz de var.” İthal kömürün de sorun yarattığını aktaran alan şefi, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ithal kömür yüzünden bizim çıkardığımız kömüre yasaklar getirdi. Son 15 yıldır sıkıntı yaşıyoruz. Kömürümüz gayet güzel ama yabancı kömür zehirliyor. Bu ithal kömür piyasası bizi de mağdur ediyor. Biz zaten kömürün neredeyse tümünü termik santrallere satıyoruz. Şırnak kömür piyasası zor bir süreçte. Rekabet halinde olduğumuz holdinglerle yarışamıyoruz” diyor.