Haber: Ahmet Çağatay Bayraktar
Geçtiğimiz günlerde hizmete giren İstanbul Finans Merkezi’nin temelleri Türkiye’nin ekonomisinin kalbi olması düşüncesiyle 15 Nisan 2016’da atıldı. Yerleşkede 1,3 milyon metrekare ofis alanı, 100 bin metrekarelik alışveriş merkezi, 2 bin 100 kişilik kongre merkezi ve 405 odalı 5 yıldızlı bir otel de bulunuyor. New York ve Dubai’deki finans merkezlerine rakip olması düşüncesiyle inşa edilen merkezin; Vakıfbank, Ziraat Bankası ve Halkbank gibi kamu bankalarının bulunduğu bankalar birimi hizmete açıldı. Ankara’da bulunan Merkez Bankası İdare Merkezinin de finans merkezine taşınması öngörülüyor.
Merkezin geçmişi 2008’e dayanıyor
Ocak 2008’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin kabul ettiği plana göre Ataşehir bölgesinde ve Anadolu Otoyolu’nun kuzeyinde yer alan 2 milyon 766 bin metrekarelik alanın finans merkezine ayrılması ile başlayan süreç 14 Mart 2009’da bölgenin finans merkezi olmasına ilişkin karar çıkarılmasıyla resmileşti. 2 Ekim 2009 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planı’na ilk itiraz Mayıs 2010’da Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi’nden gelmiş, şubenin açtığı davadan çıkan yürütmeyi durdurma kararının ardından TOKİ yeni bir plan oluşturulacağını açıklamıştı. 26 Ağustos 2016’da kurulan Türkiye Varlık Fonu’nun hakim ortak olduğu yeni projenin diğer ortaklarını ise Emlak Konut ve İller Bankası oluşturdu.
Tüm Anadolu Yakası’nı olumsuz etkileyecek
TMMOB İstanbul Mimarlar Odası’ndan 24 Saat‘e yapılan açıklamada iş alanlarının bulunduğu çevreyi değiştirip etkileyebileceği vurgulandı. Ataşehir ve Ümraniye’nin ortasında, TEM ve E-5’e bağlantısı bulunan İstanbul Finans Merkezi’nin sadece bulunduğu ilçeleri değil tüm Anadolu Yakası’nı etkileyebileceği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kentlerin merkezi iş alanları kentin yaya ve araç trafiğinin, hizmet sektörünün, çalışma ve alışveriş alanlarının gün içinde en yoğunlaştığı bölgeler arasında. Bu alanlar aynı zamanda yapılaşma yoğunluğunun da en yüksek olduğu alanlar. Bu nitelikleriyle, söz konusu İstanbul Finans Merkezi hem tüm Anadolu Yakası’nın dengesini alt üst edecek, hem de Ataşehir ve civarında, bugün var olan trafik kaosunu daha da içinden çıkılmaz hale getirecek.”
Nüfusu artırabilir
Merkezin trafik yoğunluğunun yanında kentin dokusunda da olumsuz anlamda değişime yol açacağı belirtilen açıklamada, “İstanbul Finans Merkezi, inşa edilen bölge itibarıyla zaten gelişmiş bir bölgede yer alıyor. Bu da kentte hem nüfus açısından hem de ekonomik açıdan dengeli bir gelişimi engelliyor. Bu proje İstanbul’un mevcut nüfusunun daha da artmasına neden olacak” diye belirtildi.
