İstanbul Barosu, Soma’da 301 maden işçisinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili kamu görevlilerinin yargılanmasına yeni başlanmasına tepki gösterdi. Baro'nun açıklamasında, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın iş müfettişlerinin de aralarında bulunduğu 28 kamu görevlisinin yargılanmasına maden faciasının ancak 10’uncu yılında başlanabilmesi adil yargılanma ilkesinin bir kez daha ihlalidir. 10 yıl soruşturma izni için neden beklenmiştir” ifadeleri kullanıldı. 

Soma’da 13 Mayıs 2013’te meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden ocağı faciasıyla ilgili kamu görevlilerinin yargılandığı davanın ilk duruşması dün yapıldı.

İstanbul Barosu'ndan yapılan açıklamada, soruşturma için neden 10 yıl beklendiği sorusu gündeme getirildi. 10 yıl önce gerçekleşen faciada, kamu görevlilerinin ilk kez yargılandığı davanın dün görüldüğünün hatırlatıldığı açıklamada şu ifadeler yer aldı: 

Yüzyıllık domates tohumları toprakla buluştu Yüzyıllık domates tohumları toprakla buluştu

“Bilirkişi raporlarında ‘denetimde yetkili ve görevli kurumların mevzuat ve madencilik tekniklerine aykırı hususları görmezden gelerek göz yumduğu’ belirtilmiş olmasına rağmen bu kamu görevlileri hakkında her iki bakanlık da yıllarca soruşturma izni vermemiştir. İhmali ve kusurları bulunan kamu görevlilerinin yargılanabilmeleri için bu faciada yaşamını yitiren madencilerin yakınlarının son çare olarak AYM’ye yaptıkları bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi’nin 29 Ocak 2020 tarihinde verdiği ‘yaşam hakkının ihlal edildiği’ yönündeki kararı üzerine ancak kamu görevlilerinin yargılanmasının önü açılabilmiştir. Ülkemizin en büyük iş kazasında çeşitli sorumlulukları bulunduğu bilirkişi raporlarıyla da tespit edilmiş olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın iş müfettişlerinin de aralarında bulunduğu 28 kamu görevlisinin yargılanmasına maden faciasının ancak 10’uncu yılında başlanabilmesi adil yargılanma ilkesinin bir kez daha ihlalidir. 10 yıl soruşturma izni için neden beklenmiştir?"

Editör: Esin Özdemir