Türkiye turizminin dünyada hak ettiği noktaya getirilmesi ve turizm alanlarının geliştirilmesi için önemli vizyon projelerini hayata geçiren Turizm Akademisyenleri Derneği’nin (TUADER), yeni dönemde eğitim, sağlık, kültür, sanat, gastronomi alanında planladığı yerel, ulusal ve uluslararası ölçekteki projeleri Dernek Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna’dan dinledik NAZ AKMAN- Turizm alanında akademik unvana sahip olan, bu alana önemli katkılar sağlayan ve bilimsel çalışmaları bulunan kişilerin 2015 yılında kurduğu Turizm Akademisyenleri Derneği (TUADER), doğrudan ve dolaylı 2 milyonun üzerinde kişinin istihdam edildiği, toplam istihdamda ise yüzde 10’a yakın rakamla önemli yere sahip olan Türkiye turizminin gelişimine önemli katkılar sunuyor. Dünya genelinde 300 milyonun üzerinde kişiye istihdam sağlayarak küresel iş gücünün yüzde 10’unu oluşturan turizm sektörü büyük bir pazarı elinde tutuyor. Sektörün gelişimi için önemli bir yol haritası sunacak olan akademik birim ise turizmin kalitesinin artmasına olanak tanıyor. TUADER, 81 vilayetteki il temsilcilikleriyle Türkiye turizminin dünyada hak ettiği yere gelmesi ve turizm kentlerinin gelişmesine, kalkınmasına stratejik katkılar, destekler veriyor. Dernek ayrıca çeşitli etkinlik ve organizasyonlarla projelerini ilgili paydaşlarla birlikte hazırlayarak uyguluyor. Turizm, eğitim, kültür, sanat, sağlık vb. alanlarda yerel, ulusal ve uluslararası ölçekte yeni vizyon projeleri üzerinde çalışan dernek Turizm Eğitimi Değerlendirme ve Akreditasyon Kurulu (TURAK), yükseköğretim turizm programlarının akreditasyonu konusunda da YÖK tarafından yetkilendirilen bir yapıya sahip. Dernek, turizm programlarının kalite belgelendirmesini yapıyor TUADER Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna derneğe ilişkin, “Derneğimiz turizm alanında çalışan akademisyenlerin üye olabildiği bir dernek. 300’ün üzerinde üyemiz var, bununla beraber ülke genelinde çok sayıda fahri üyelerimiz mevcut. Sektör kuruluşlarıyla beraber turizm programlarının kalite belgelendirmesini yapıyoruz. Bizler üniversitelerdeki bilimsel çalışmaları desteklemek, yükseköğretim sisteminde kalite güvencesi ve akreditasyona yönelik çalışmalar yaparak, üniversiteler bünyesinde yer alan turizm eğitim kurumlarında verilen eğitimin kalitesinin arttırılmasına katkı sağlamak, turizm sektörü çalışanlarının bilgi ve becerilerini artırmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz” bilgisini verdi. Sektörün beklentileri ile akademinin verdiği eğitim eşleştiriliyor Turizm eğitimi ve araştırmalarında niteliksel iyileşmeye katkıda bulunan derneğin sektörün beklentileri ile akademinin verdiği eğitimi eşleştirme görevi üstlendiğini ifade eden Tuna, “Turizm eğitim kalitesinin artırılabilmesi için Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun (YÖKAK) kurguladığı bir sistem var. Dernek olarak Türkiye’nin en önemli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte turizm eğitiminin sorunlarını çözmek amacıyla Turizm Eğitimi Değerlendirme ve Akreditasyon Kurulu’nu (TURAK) kurduk ve Yükseköğretim Kalite Kurulu’ndan turizmle ilgili tüm programların kalite değerlendirme yetkisini aldık. Söz konusu programların kalite değerlendirmesini akademisyenler, öğrenciler, sektör temsilcileri ve kalite uzmanlarıyla birlikte yapıyoruz. Söz konusu Kurul vasıtasıyla 2018 yılından bu yana aktif olarak akreditasyon faaliyeti yürütüyoruz. Turizm işletmeciliği, gastronomi, turizm rehberliği ve rekreasyon yönetimi programlarındaki öğrencilerimize de ileri düzey eğitim verilmesine ve bu yolla mezunların sektörün beklentilerine uygun yetişmesini katkı sağlıyoruz” dedi. TURAK, dünya turizm eğitim kalitesinin artmasını sağlayan bir kuruluş haline gelecek Turizm eğitimine yönelik kriterlerin YÖKAK tarafından onaylı kriterler olduğunu ifade eden Tuna, “Kriterler uluslararası standartların üzerinde. Nitekim, Europea Agency for Higher Education and Accreditation (EAHEA) ve International Centre of Excellence in Tourism and Hospitality Education (THE-ICE) ile karşılıklı birbirimizi değerlendirmeye yönelik anlaşmalar yaptık. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de yetkilendirildik, orada da kalite değerlemesi yapmaya başlayacağız. TURAK’ı yakın gelecekte dünyanın farklı bölgelerinde turizm eğitim kalitesinin artmasını sağlayan bir kuruluş olarak konumlandıracağız. Başta Türkiye olmak üzere turizm sektöründe istihdam edilen insan kaynağının niteliği ve niceliği büyük bir sorun haline gelecek. İşte biz şimdiden bu konulara eğilerek sorunun çözülmesine yönelik öngörülü çalışmalar yürütüyoruz” bilgisini verdi. Dünyanın ilk çevrim içi (online) akademik kongresi 2018 yılının en önemli olayları arasında sayılan, Ankara’daki Gastronomi Zirvesi’nde “tek tepside 513 kg, 55 kat, 11.800 dilim”lik dünyanın en büyük baklavasını yaparak Türk baklavasının Guinness Rekorlar Kitabı’na girmesini sağlayan projenin yöneticiliğini üstlenen Tuna, “Türkiye turizmi ve turizm kentlerimizin tanıtımı ve gelişmesine büyük katkılar verecek, ülkemizin farklı şehirlerinde turizm projelerimizi ve Guinness rekoru kırmak üzere dernek olarak her türlü katkıyı sunmaya hazırız. Pandemide yine turizmde dünyanın ilk çevrim içi akademik kongresini yaptık, 9 bin hesaptan kongreye katılım sağlandı. Bu yıl da İstanbul’da 54 ülkeden 600 katılımla Kıtalararası Turizm Yönetimi kongremizin dördüncüsünü gerçekleştirdik. Bu organizasyonu dünyanın bir numaralı akademik kongresi yapacağız ve Dünya turizm akademisinin buluşma noktası haline getireceğiz. Geçen sene ilk kez inanç turizmi kongresi ve çalıştayı yaptık, inanç turizminin gelişmesine yönelik 90 civarında bildiri sunuldu. İki yılda bir bu kongremizi gerçekleştireceğiz, bu turizm türü tüm dinler için önemli bir alan, potansiyeli büyük, bu anlamda önemli eserler de var” diye konuştu. Hatay’da turizm ormanı Hatay’da 30 bin ağaçlık turizm ormanını hayata geçiren derneğin aynı zamanda sürdürülebilir turizm için plastik kullanımının azaltılması için de önemli çalışmaların yürütüldüğünü belirten Tuna, “Türkiye son yıllarda sürdürülebilirlik konusunda önemli programları hayata geçiriyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, seyahat ve turizmde küresel sürdürülebilirlik standartları olan Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin (GSTC), Türk uygulamasını başlattı. Bu bir sertifikasyon, zorunlu hale getirilecek. Bizler de mutfakta plastik kullanımını azaltmak için önemli bir proje üzerinde çalışıyoruz” dedi. Turizm sözlüğü çalışması Tuna öte yandan turizm alanında Türkçe kelimelerin kullanılması için Turizm Sözlüğü projesini hayata geçirdiklerini de ekleyerek, Türkçede karşılığı olmayan kelimelerin tespit edilerek, karşılığının belirlendiğini ifade etti. Turizm Özel İhtisas Komisyonu Raportörlüğünü de üstlenen Tuna, son olarak turizmin farklı bölgelere yayılması gerektiğine işaret ederek, geçtiğimiz ay Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından açıklanan 2023 yılının ilk beş aylık turist sayısına yönelik ise “2018-2023 dönemi için bakanlığın yaptığı gelen turist sayısı tahmini 75 milyon. Ancak biz bu hedefin biraz altında 2023 yılını 60 milyon turistle kapatabileceğimizi ön görüyoruz. Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye 51,5 milyon ziyaretçi gelmişti. 2028 yılı için Bakanlığımızın 100 milyon turist hedefi var. Sektörün önündeki temel sorunlar aşıldığı taktirde bu hedefi yakalamak mümkün. Türkiye’de turizm hâlihazırda kitle turizmi anlayışıyla yürütülüyor. Turizmin ülkenin tüm kesimlerine yayılması ve kitle turizmine ilave olarak turizmi çeşitlendirerek bireysel tatilcilere kişiye özel tatil fırsatları sunacak anlayış içine girmemiz gerekiyor. Yeni destinasyonlarla ziyaretçi sayımızı artırabiliriz” katkısını sundu.