Mehmet Necati GÜNGÖR  Önce şu 94’ten söz edelim. Binali beyin hiç haz etmediği bir rakamdır bu. Anayasa’nın Meclis Başkanına siyasi faaliyetlere katılmasını yasaklayan madde. Buna rağmen istifa etmiyor, direniyor. Üstüne üstlük bir de şu cevher: “Seçim siyasi faaliyet değildir.” Bunu Meclis’te gazetecilerle yaptığı kahvaltılı toplantıda söyledi. Bu toplantıya ben de 24 Saat Gazetesi adına çağrılmıştım ama Ankara dışında olmam nedeniyle katılamadım. Çok şey kaçırdığımın farkındayım. Hayatıma ilk defa kuş sütünü tatmış olacaktım, bundan mahrum kaldım. Binali bey o lafı ederken gazeteciler ağızlarıyla gülmemişler, ayıp olur diye. Artık nasıl güldülerse... Seçim siyasi faaliyet olmadığına göre İstanbul adayı kürsüye çıktığında şu tekerlemeyi yapar: “O mo kara do, sine sine sine do, lapatstike lapatike bir mando, bir mando....” Buna karşılık Ankara adayından şöyle bir karşılık gelir: “İnne minne ucu dinne, fırfır atar, sinek satar.” Muhalefetin Ankara adayı da şöyle,bir maniyle katılır Ostim’den: “Motor geliyor motor, motorun bacası yok, kalkmış bana laf atar, pantalonun paçası yok.” Böylece bir seçim faaliyetini daha geride bırakmış oluruz. Anamuhalefet lideri Binali beyin 94 beyanını ciddiye almadan yollarına devam edeceklerini söylemiş. Aralarında Özgür bey ile  bir işbölümü olmasın?. “Sen karpuzu dilimle, depesine ben bindireyim.” Bu karpuz dilimleme işi, Demokrat Parti’nin efsane Milli Eğitim Bakanı Prof. Rıfkı Salim Burçak’a ait Rahmetli babamdan dinlemiştim; Partililerin Erzurumla ilgili talepleri üzerine şöyle dermiş: Karpuzu siz dilimleyin, tepesine vurmayı bana bırakın. Tercümesi: Şartları siz oluşturun, hallini bana bırakın demek. Kılıçdarolu, grup başkanvekiline “vuruşları sen yap, tepelerine binmeyi bana bırak.” demiş olmalı. Hep ekonomi konuştuğuna göre, öteki vuruşları Özgür beye bırakmış sanki. Binali bey fantezileri hepimizi güldüren cinsten. Seçim siyasi faaliyet değilse, mani yarıştırmak mı?