Mehmet Necati GÜNGÖR Gençliğimizde zihnimize Maocu, Çinci bir Komünist olarak kazındığı için kendisini pek sevmemiştik. Hep mesafeli durduk. Halen de öyleyiz ya. O’nun Ergenekon hakimleri önündeki dik duruşunu ve destansı savunmasını taktirle izlemiş ve kendisiyle ilgili önyargılarımı biraz olsun kırmıştık ki. Yine özüne dönüp bizi şaşırttığını görüyoruz. Silivri duvarlarını O’nun gençliği yıktı. O dönemde en iyi mücadeleyi O’nun yayın organları verdi. Etrafına, daha doğru partisine iyi yetişmiş insanları, taktik ve stratejist generalleri topladı. Partisindeki insan unsuru, siyasi çözümlemeleri kendi çizgisinde olmayanlarca da taktir gördü. Bunlar tamam. Ne var ki Doğu Perinçek’in son zamanlardaki AKP seviciliğine pek anlam veremiyoruz. Adalet, son 50 yılın en önemli çağını yaşıyormuş Türkiye’de Bunları Silivri cezaevinde 7 yıl yatan Perinçek söylüyor. Anlaşılan, cezaevi onu iyi terbiye etmiş. O’na muhalefeti bile unutturmuş. Fetö’ye karşı duruşu elbette taktire şayan. Ama CHP karşısındaki tutumunu, CHP’li olmayan vatandaşlar da kabul etmiyor. Bir muhalefet partisinin başka bir muhalefet partisine muhalefet etmesini anlamlı bulamıyoruz. Hatta yadırgıyoruz. Meselâ Silivri’de kendi ifadesiyle suçsuz bir şekilde aylarca yatmış bir insanın, bir siyasi kişiliğin Kılıçdaroğlu’nun başlattığı adalet yürüyüşüne katılmayışını anlayamıyoruz. Halkı sevmek, halkın hukukunu korumak böyle mi olur? Bu konuda başkalarını da eleştiriyoruz elbet. Adalet için bir adım da siz atsanız ne olur? Perinçek’in batı dünyasına karşı tavrını da yadırgıyoruz. Türkiye batıdan kopamaz. Türkiye Rusya’nın, Çin’in himayesine giremez. Esasen Amerika’nın da, Avrupa’nın da himayesine giremez. Türkiye, büyük Atatürk’ün izinde “yurtta sulh, cihanda sulh” prensibiyle yürüyerek hem bağımsızlığını korur, hem huzurunu. Türkiye bu güne kadar hep dik durdu. Dik duruşlarından hiç bir şey kaybetmedi. Gün geldi Amerika’ya kafa tuttu, gün geldi Rusya’ya. Ama hep kendi çıkarlarını ön planda tutan bir ülke oldu. Hiç bir ülkenin, hiç bir akımın maşası olmadı. Olmayacak da...