Mehmet Necati GÜNGÖR Demokrat Parti Hükümeti’nin ya da bu hükümetin yetkililerinin yanlışları yok muydu? Elbette vardı. Ama, ölümü hak edecek neler yapmışlardı ki? Cevaplanması gereken omurga soru budur ve hiç cevaplanmadı. Yassıada davalarının hakimi Salim Başol açıkça dememiş miydi? “Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor” diye. İşte, adalete o gün idam gömleğini giydirdiler ve üç devlet büyüğünü böyle bir vicdansızlıkla idama gönderdiler. O davanın hakimi emekli olduktan sonra Esat Pazarı’na gitti. Bir portakal satıcısına iki kilo portakal tattırdı. Tam parasını verecekken, portakal satıcısı bir baktı, karşısındaki yabancı biri değil. Sordu: “Salim Başol sen misin?” Salim bey, tanınmış olmanın verdiği mutlulukla “Evet” dedi. Portakalcı, poşete koyduğu portakalları döktü ve karşısındaki adama “Sana satacak portakalım yok!” dedi. Başka bir olay, Çankaya semtinde oturan, o davanın savcısı Altay Ömer Egesel’in başına geldi. Birileri, park halindeki arabasının dört tekerleğini bıçaklayarak indirmişti. Semt sakinleri bu olayı gülücüklerle kutlamışlardı. Hiç aklımdan çıkmaz. Hakim, doğru karar vermezse başına gelecek olan budur. Savcı, savcı gibi hareket etmezse, onun da başına benzer olaylar gelebilecektir. Halk, yapılan zulümleri de, mazlumları da unutmaz. Her Cuma namazlarının sonunda imamlar, Allah’ın “Adaletle hükmediniz” emrini tekrarlar. Adalet, dinin de, mülkün de temelidir. Adalet dağıtıcıları, tuttukları terazilerin hakkını Hakkıyla vermelidirler. Devirler, dönemler gelir geçer ama, halkın tarihin hafızasında kayıtlar silinmez. Pazardan iki kilo portakalı bile paranızla alamayacak duruma düşersiniz. Sahi, o meşhur itirafçı kadınının adını şimdilerde bilen varmı? Telefoncu Ayten’di galiba. Önüne gelen devlet yöneticisine iftiralar atan kadın. Bir de rahmetli Menderes’in boynuna ilmiği geçiren cellat. Rivayet öyle ki; Menderes uçak kazasından kurtulup yurda geldiğinde, karşılayanlar arasında oğlunu kurban etmek isteyen adamdı bu cellat. Aynı adam, uğruna oğlunu kurban etmek istediği Başvekilin boynuna ilmiği geçiriyordu. Dramlar üstü bir dram da, Menderes’in vefatından sonra gerçekleşti. Yıllar sonra aileye bir tebligat. İdamda kullanılan ipin parasını istiyorlardı eşinden ve çocuklarından. Çilekeş kadın Berrin Menderes’in ve rahmete kavuşmuş olan çocuklarının ruhlarına saygı ile…