Mehmet Necati GÜNGÖR Çok acil olarak bir kardeşlik projesini yürürlüğe koymamız gerekiyor. Başta devleti yönetenler olmak üzere, tüm siyasetçilerimizin ve vatandaşlarımızın, içinde bulunduğumuz ağır şartları düşünerek, ortak bir çıkış yolu bulmamız gerekiyor. Bu yol, kardeşlik yoludur. Esasen, ciddi bir devletin yapması gereken budur. Devlet, hiçbir ayırım yapmadan, bütün vatandaşlarını kucaklamakla yükümlüdür. Türk, Kürt, Alevi, Sünni… Bütün unsurları bir arada kardeşçe yaşatacak olan tek yapıştırıcı devletin şefkat elidir. Ülkemiz, içten ve dıştan birçok tehlike ile karşı karşıya bulunuyor. Bu tehlikelere milletçe göğüs germemiz gerekiyor. Tek şart; birlik ve beraberliktedir. Tek şart; bu ülkede yaşayan her ferdin birbirini kardeşçe kucaklamasıdır. Kürt kardeşimizin sorunu hepimizin sorunudur. Alevi kardeşimizin sorunu da öyle… Birimiz, hepimiz için… İktidarlar, vatandaşlarımızın seçimle beş yıllığına görevlendirdiği siyasi kuruluşlardır. Her birinin kalıcılığı, vatandaşa yansız hareket etmek, adil ve eşit davranışla, kucaklamalarıyla doğru orantılıdır. Hiçbir iktidar, kendini bu yaklaşımlardan azade kılarak kalıcı olamaz. Kalıcı olan tek varlık, milletimizdir. Parti kapatmaya da bu yönden bakılması gerekir. Her partinin binlerce, yüzbinlerce, hatta milyonlarca taraftarı vardır. Bu sayıları yok sayarak demokrasiyi kuramayız. Bir milletin var oluşu, ancak hukuk demokrasi kuralları içinde sağlanabilir. Bunlar yoksa sağlıklı bir gelecek de yoktur. Bu idrake varmadan devleti yönetmek mümkün değildir. Devlete sadakat, düzgün bir vatandaş olmakla mümkündü Düzgün yönetimler, düzgün vatandaşların oylarıyla gelirler. Siyasi partiler, Anayasa ve kanunlarımızda ön görülen ilkeler doğrultusunda siyaset yapmalıdırlar. Etnik ayırımcılık gözeterek, terör örgütüne yandaşlık yaparak politika üretenler, ancak kendilerini dinamitlerler. Siyasi partiler, seçimle gelip seçimle gitmelidirler. Onları kapatarak, mensuplarını hapishanelere tıkarak yok etmek mümkün değildir. Yok edilmeye çalışılan partiler, budandıkça güç kazanırlar. Yakın tarihimizde yaşadığımız bu örnekler unutulmamalıdır. Kanun ve nizam, sadece devleti yönetenler için değil, o ülkenin vatandaşları için de uyulması gereken kriterlerdir. Bu kriterlerin dışına çıkarak, onları yok sayarak içinde bulunduğumuz sorunlardan kurtulamayız.