DİCLE KAVAK EKMEKCİ - Avrupa’nın ilk ülkemizin en donanımlı LÖSEV SAĞLIK KENTİ’ni yapmak için 70 milyon gönüllüye “Bir tuğla da sen koyar mısın” kampanyasıyla seslenen LÖSEV, 10 TL bağış ile halkın koyduğu tuğlalarla kurdukları tam teşekküllü hastaneye tam ruhsat bekliyor. Milletin Tuğlaları, Milli Servet LÖSEV yönetimi, yaptıkları açıklamada, “Hesapladık ki; lösemi ve kanser hastalarından hiçbir ek ücret almayalım. Bunun için diğer branşların gelirleri ile gönüllülerimizden gelecek olan bağışlarla onları mükemmel tedavi koşullarında %100 tedavi başarısı ile iyileştirelim. Ama tam kapasite açamadık. Tam ruhsat alamadık. Hastanenin kalan % 80’i de tam donanımlı olmasına rağmen boş bekliyor. Hasta yatıramıyoruz. Yüreğimiz yanıyor. Bir yandan hastane ve milli servet çürüyor diğer yandan lösemili çocuklar ve bütün hastalar şifa bekliyorlar” diye konuşuyorlar. Kanser Araştırma Merkezi Çalışamıyor LÖSEV gönüllüleri tarafından kurulan 1000 m2’lik Kanser Araştırma Merkezi, moleküler kanser genetiği ile ilgili bütün cihazlara sahip olmasına rağmen, genetik uzman doktor çalıştıramadıkları için işlevsiz kalıyor. Doktor çalıştırma kadrosu alamayan LÖSEV, yeni kanser ilaçlarını veya kanserin aşısını biz bulalım diye kurdukları hayalleri gerçekleştiremiyor. LÖSEV Yönetim Kurulu Sağlık Bakanlığı’na seslenerek, “Verin genetik uzmanı doktorlarımızı, kanseri önleyecek aşıları ve tedavi edecek antikorları bulalım. Kanser belasını yok edelim” diyorlar. Daha fazla çocuğu ve hastayı kanserden kaybetmek istemeyen LÖSEV, Sağlık Bakanlığı’nın LÖSEV’e yazdığı 07.02.2019 tarihli yazısında “Kamu hastanesi gibi hiçbir ilave ücret almaksızın hizmet sunmayı taahhüt ettiğiniz takdirde, talepleriniz tekrar değerlendirilecektir” açıklamasını hatırlatarak bu teklifi kabul ettikleri halde ruhsatlarının hala teslim edilmediğini belirtiyorlar. Ezer: “Bir doktor olarak hastalarımız ve Lösemi ve Kanser hastalıkları ile uğraşacağımıza, engelleri konuşuyor olmak tıp ve insanlık adına utanç verici” LÖSEV Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Üstün Ezer yaptığı açıklamada, “Biz lösemi ve kanser gibi çok zor hastalıklarla uğraşıyoruz. Hekimliğin dışına çıkmadan daha fazla çocuğun, insanın hayatını kurtarmak için çabalıyoruz. Ama kucağımızda ölen yavrumuz ya da kızını kaybeden bir babanın, annenin göz yaşları yüreğimizi dağlıyor” dedi.
Editör: TE Bilisim