Yaşar ÖNEL Yıllardır, “Bir kulübün başarısı, teknik direktörünün çapı kadardır” görüşünü savunurum. Teknik direktörün çapı, kapasitesi, yeteneği vs. yeterli ise kulüp başa...

Yaşar ÖNEL Yıllardır, “Bir kulübün başarısı, teknik direktörünün çapı kadardır” görüşünü savunurum. Teknik direktörün çapı, kapasitesi, yeteneği vs. yeterli ise kulüp başarılı olur. Türk futbolunun en büyük sorunlarından birisi de, kendisini geliştirmeyen, çapsız hocalardır. Şanlı Ankaragücü Teknik Direktörü Sayın Mustafa Dalcı Hocam, ligin başlamasına sayılı günler kala, TSYD Ankara Şubesi maçındaki izlenimlerimi aktarmak isterim. İletişim eğitimi almış, yıllarca gazetecilik yapmış olarak, şu noktaların altını çizeyim: - Bizler eleştiririz. Sizler, bu eleştirilerden yararlanırsanız ne ala. Ancak hakaret etmeyiz. - Yönetim, bu kararı aldığına göre, bu takımın “teknik patronu” sizsiniz. Kimi oynatacağınıza, kimi oynatmayacağınıza sadece ve sadece siz karar verirsiniz. - Kulaklarınızı, eleştirilere açın, hakaretlere tıkayın. Sosyal medyayı hiç ama hiç takip etmeyin. İşinize sadece işinize odaklanın. - Bizim gibi gelişmek için debelenen, bütçesini har vurup harman savuran ülkelerde, imaj çok önemlidir. Millet, maalesef, kişinin işine değil, görüntüsüne önem verir. BUNLARI YAPMAYIN - Maçın büyük bölümünü, elleriniz cebinizde izlediniz ya, yapmayın. Elleriniz mutlaka cebinizin dışında olsun. - Maçın her durduğu anda, 25-30 metre uzaklıktaki Yusuf Abdioğlu, Abdullah Durak, Hasan Hüseyin Acar, Şahverdi Çetin ve Daniel Lukasik’i yanınıza çağırdınız ya, çağırmayın. Empati yapın. Kendinizi, futbolcuların yerine koyun. - Bu yaşa gelmiş, bunca tecrübe edinmiş futbolcuları sürekli yanınıza çağırdığınızda, oyun konsantrasyonları bozuluyor, bir… - İkincisi ve en önemlisi… Oyuncular, bir süre sonra, size bakmaz, sizi duymaz oluyorlar. Böylece, oyuncularla, gönül bağınız ve iletişim bağlantınız kopuyor. Nitekim, penaltılara geçildiği anda, orta saha yakınlarında kafalarına göre takılan futbolcuları yanınıza çağırdınız… Önce duymazlıktan geldiler sonra nazlana nazlana yürüdüler… Sonunda siz sahaya girmek zorunda kaldınız. BUNLARI YAPIN 90 dakika boyunca, sizi aşırı gergin gördüm. - Gerginlik, stres, motivasyon kaynağı olursa, bir işin başarılmasında iyidir. Ancak aşırı gerginlik, motivasyonu olumsuz etkiler, hedeften saptırır, yanlışa sürükler. Ankaragücü gibi zor bir kulüpte görev yapmanızın getirdiği gerginliğinizi anlıyorum ancak bir an önce bu durumdan kurtulmanız gerekiyor. - Vücut dili çok önemli. Alkışlarla, jest ve mimliklerle, ses tonlamanızla, vurgularınızla, hal ve hareketlerinizle, davranışlarınızla, söylemlerinizle, küçük temaslarınızla, futbolcularınızın yanında olduğunuzu hissettirin.