Son Dakika

7. ArtAnkara Fuarı’nda “Basılıdan Dijitale, Kitaptan Dergiye; Türkiye’de Sanat Yayıncılığı” konuşuldu

Abone Ol
ATO Congresium’un ev sahipliği yaptığı 7. ArtAnkara Sanat Fuarı kapsamında, “Basılıdan Dijitale, Kitaptan Dergiye; Türkiye’de Sanat Yayıncılığı” konulu panel gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Sanatım Dergisi Genel Sanat Yönetmeni Ümit Yaşar Gözüm’ün üstlendiği etkinlikte, ressam ve sanat yazarı Celal Binzet, YAYFED Başkanı, yayıncı ve yazar Münir Üstün ve TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Taner Beyoğlu konuşmacı oldular
SULTAN YAVUZ/ANKARA- 7. ArtAnkara Sanat Fuarı kapsamında, ATO Congresium’da düzenlenen “Basılıdan Dijitale, Kitaptan Dergiye; Türkiye’de Sanat Yayıncılığı” konulu panel, Sanatım Dergisi Genel Sanat Yönetmeni Ümit Yaşar Gözüm’ün moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Ressam ve sanat yazarı Celal Binzet, YAYFED Başkanı, yayıncı ve yazar Münir Üstün ve TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Taner Beyoğlu’nun konuşmacı olduğu etkinlikte, sanat yayını, Türk yayıncılığının yeniden yapılandırılması, sektörel değerlendirme ve dışa açılma gibi konular masaya yatırıldı. Panelin aynı zamanda açılış konuşmasını yapan Ümit Yaşar Gözüm, dijital yayıncılığın, günümüzde kolaylaştırıcılık işlevi sağladığını belirtti. Gözüm, 2010’lu yıllarda, dijital yayıncılığın artmasıyla, bu durumun yazılı basını bitireceğinin konuşulduğunu ancak gelinen noktada, bunun aksinin gerçekleştiğini ifade etti. Gözüm, “Türkiye’de sanat yazarlığı ve sanat yayıncılığının temel açmazları var. Sanat yazarlığı konusunda eleştirmen yetişmediğini söylemek mümkün. Eleştiri, bir alan için kişinin kendini feda etmesidir, yoğunlaşma, birikim ve emek ister. Böyle bir alan olduğunu baştan bilseydim yapar mıydım bilmiyorum ama ömrünüzü böylesine bir alana adamak zor zanaat, o yüzden gençleri de bu konuda anlıyorum” dedi. [caption id="attachment_208800" align="alignright" width="345"] Ressam ve sanat yazarı Celal Binzet[/caption] Binzet, “50 algı kapısı varsa, 51.’yi bize sanat sunar” Gözüm’ün ardından söz alan ressam ve sanat yazarı Celal Binzet, toplumsal olarak okuma ve yazma konusunda bir eksiğin bulunduğunu dile getirerek, şu eleştiride bulundu: “Günde beş saat televizyon izleyen birine, bir saat okuma yapmak baş ağrısı yapabilir. Yazı olduğu halde, bizim toplumumuz daha çok sözlü kültüre dayanıyor. Sanat gibi entelektüel bir alanda da düşünmek, yazmak bir farklılığa işaret ediyor. Toplumun genel yapılanması içinde sanatın nerede durduğunu biliyoruz, bu konuda yeterli olduğumuzu söyleyemeyiz. Bir resimi ya da heykeli anlamak için, o eserin karşısında belli bir süre geçirmeniz gerekir ki anlayabilmek, onunla bağ kurabilmek ve yorumlamak bu şekilde mümkün olur. Türkiye’de ise bir eserin karşısında vakit geçirme süresi az…” Sanat yazarlığı yapmanın öznel bir duygu olduğunu ve söz konusu yazarın, sanat yapıtlarını sergide, televizyonda, müzede özümseyip yoğurduktan sonra yazıya aktarabildiğine dikkat çeken Binzet, “Sanat çok derin bir olaydır. Sanatçının eseri yaratırken hangi çelişkilerle cebelleştiğini bilmek mümkün değil. Sanatın tümü, bireydeki algı kapılarını açıp zorlar. Sanat dogmatik değildir, 50 algı kapısı varsa, 51.’yi bize sanat sunar” dedi. Binzet, Türkiye’deki çağdaş sanatın geçmişinin de en fazla 100 yıl olduğunu vurgulayarak, “Yazılı toplum olma geleniğimiz de uzun bir maziye dayanmıyor. Çağdaş sanattan bahsediyorum. Bizde sözlü gelenek ağır basıyor ama yazılı gelenek, gelecek kuşaklara bu birikimi aktarmak için çok önemli. Bu açıdan sanat yazını gerçekten zor, bu türü icra ederek sanatı, sanata ulaşamayan insanlarla buluşturur. Sanat yapıtı ile toplum arasında köprü kuran sanat yazarlığı, o sanat eserinin ayak izini sürer” diye konuştu. [caption id="attachment_208801" align="alignright" width="383"] YAYFED Başkanı, yayıncı ve yazar Münir Üstün[/caption] Üstün, “Son 11 yılda inanılmaz bir üretim artışı var” YAYFED Başkanı Münir Üstün, Türkiye’de çok sayıda kitap çıktığını ve kitap okuma sayısının yüksek olduğunu belirtti. “Sadece okumuyoruz, üretiyoruz, dünyaya söyleyecek sözü olan pek çok yazarımız var” diyen Üstün, korsan yayıncılıkla da mücadele ettiklerini söyleyerek, korsancılığın “yok denecek kadar azaldığını” dile getirdi. Türkiye’de insanların cep telefonu ya da tabletten kitap okuma alışkanlıklarının yaygın olmadığını kaydeden Üstün, yıl sonu itibariyle 434 milyon kitap bandrolü sattıklarını ifade ederek, “YAYFED bandrolü satışımız her yıl artıyor. Son 11 yılda inanılmaz bir üretim artışı var ve buna paralel okuma oranı da… “ dedi. Sanat yayınclığının çok özel bir alan olduğunu ve bu nedenle baskı kalitesi, hazırlama süreci gibi faktörlerin hayli özen gerektirdiğini söyleyen Üstün, her yıl 1000 ila 2000 adet üretilen sanat yayınlarının 500 tanesinin sahaflar tarafından alındığını belirtti. Üstün, “O kitapları sandıktan çıkardıklarında 2000 dolara kadar değeri olur. Prestij kitaplarımıza önem veriyor ve üstünde iyi çalışılmayan kitapları basmayı reddediyoruz” diye konuştu. [caption id="attachment_208802" align="alignright" width="329"] TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Taner Beyoğlu[/caption] Beyoğlu, “Türkiye’de sanat yayıncılığı anlamında en çok mimari, sanat akımları, sinema, sanat tarihi ve tiyatro alanında kitap üretiliyor” TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Taner Beyoğlu, ISBN verileri açısından tüm zamanların rekorunun kırıldığını ve 77 bin 800 başlıkta eser yayınlandığını söyledi. Sene sonu itibariyle 434 milyon bandrol verildiğini ve MEB’in bastığı kitaplarla bu sayısının 580 milyon adete ulaştığını belirten Beyoğlu, “Türkiye dünyada dokuzuncu sırada, başlık açısından da altıncı” dedi. Kitap okuma açısından kıta Avrupa’sının üstüne çıkıldığını kaydeden Beyoğlu, dünyada internet arttıkça okuma oranı düşerken, Türkiye’de aynı hızla arttığını ifade etti. “Türkiye potansiyel bakımdan ilerlemeye müsait, gençlerden çok ümitliyim” diyen Beyoğlu şunları söyledi: “Sanat yayıncılığının durumu, son 10 yılda arttı. Türkiye’de sanat yayıncılığı anlamında en çok mimari, sanat akımları, sinema, sanat tarihi ve tiyatro çalışmaları alanında kitap üretiliyor. Bunun yanı sıra, 2005 ile 2021 arası Bakanlık tarafından basılan çalışmalar da Türkiye’de ilk defa ücretsiz olarak e kitap platformunda okuyucu ile buluşuyor. Ayrıca, TEDA 82 ülkede 60 farklı dilde maddi destek vererek, Türk eserlerinin yabancı dillere çevrilmesi konusunda çalışma yürütüyor. Bu vesileyle milyonlarca insana Türk eserleri ulaşıyor ve çevrilen sanat kitaplarına bakınca, bunların da daha çok hat, müzik ve mimari alanında olduğunu görüyoruz.”