Utku ŞENSOY Korona Virüs dünya genelinde 200 milyon insana bulaşıp 4 milyon fazla kişinin yaşamına mal olurken, yeni varyantlar korku saçıyor. Fransa’dan Almanya’ya, Yunan...

Utku ŞENSOY Korona Virüs dünya genelinde 200 milyon insana bulaşıp 4 milyon fazla kişinin yaşamına mal olurken, yeni varyantlar korku saçıyor. Fransa’dan Almanya’ya, Yunanistan’a kadar tüm ülkelerde 4’ncü dalgadan söz ediliyor. Bu dalganın Delta varyantı olması uzmanları kara kara düşündürüyor. Beş binin altına düşmeyi hedeflerken, 15 bin vaka sayısına ulaştık. Aşılama rehavetiyle ne maske kaldı ne de mesafe. Kısıtlamasız ilk bayram tatili vaka sayılarında büyük bir artışa neden olurken, bulaşın tüm yurda yayılma korkusu sardı. Bir buçuk yıllık kapanmanın ardından gelen 9 günlük bayram tatiliyle birlikte deyim yerindeyse zincirden boşanırcasına sahil beldelerimize giden insanımız iç turizmde büyük bir göç yaşanmasına neden oldu. Muğla özelinde bir milyonluk il nüfusu bir anda 10 milyonlara ulaşınca vaka sayılarında patlama yaşanarak, yüzde yüzlük bir artış yaşandı. Bu kez avantajımız, hastane ve yoğun bakımlara geçen yıl olduğu gibi olağan üstü bir yük getirmemiş olmamız. Ancak yine de Muğla’nın sahil beldelerinde canları pahasına yoğun çalışma temposundan bunalan sağlık çalışanlarımızdan yaşı ve hizmeti tutanlar emekli olmaya, bazıları da istifa etmeye başladı. Onlara özlük hakları, teşvik vb. her türlü kolaylığı sağlayıp özellikle Ağustos sonuna kadar Muğla, Antalya gibi sahil beldelerimizdeki devlet hastanelerine sağlık personeli desteği yapılması gerekir. Keza benzer tablo Antalya ilimizde de görülüyor. Oradaki sorun ise yerli turistten ziyade günlük 50’şer bin seviyesinde gelen Rus turistlerden kaynaklanıyor. Rusya yüzde onlardaki aşılanma oranıyla virüse en açık ülkelerden. Moskova Belediye başkanının kentteki Korona vakalarının yüzde 90’ının Delta varyantı olduğu açıklarken, bu ülkeden gelen konuklarımızı, “nasal sürüntü testleriyle” ülkemize alıyoruz. Ancak uzmanlar, bu virüsün doğrudan akciğerlere yayıldığı için, test sonuçlarının yanlış negatif sonuç çıktığını belirtiyor. 2020 yılı Haziran ayında yaşadığımız kısıtlamaların kaldırılması sonrası rahatlama sonuçlarını nasıl ki günlük 400’lere varan vefat sayılarıyla yaşadık, bu kez de benzer biçimde vaka sayılarında 14-15 binleri zorluyoruz. Maske, mesafeye dikkat, aşıyla yüzde 75’in üzerinde toplumsal bağışıklık seviyesine ulaşıncaya kadar aşılanmaya devam! Aksi takdirde yeniden tam kapanma kaçınılmaz biçimde gündeme gelebilir. EYLÜL AYINA DİKKAT! Büyük bir rehavet yaşandı bunun sonuçları, bir bedeli olacaktır, umarız Eylül başında yüz yüze eğitimin de başlamasıyla daha vahim artışlar yaşamayız. Fransa, Eylül ayında okullar açılırken 12-17 yaş aralığındaki tüm bireylerin aşılanmasını hedefliyor. Bizim de okullarda yaşanacak olası yeni salgın dalgalarının evlere de yansımasını önlemek için, gençlerimizi de hızla aşılamalıyız. *** LOZAN Kurtuluş Savaşı'nda kazanılan zaferin ardından, bundan tam 98 yıl önce 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'de Lozan’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika ve Yugoslavya temsilcileri tarafından Lozan Antlaşması imzalandı. Bu antlaşmayla, Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve Misak-ı Milli, İtilaf devletleri tarafından resmen tanınarak kabul edildi. Osmanlı’nın Sevr anlaşmasında kaybettiği Anadolu toprakları yeniden kazanıldı, kapitülasyonlar kaldırıldı, Türkiye Cumhuriyeti ekonomik özgürlük kazandı. Rum ve Ermeni iddialarına darbe vuruldu, Kürdistan kurulması engellendi, dış politikaların esasları belirlendi. 12 ADALAR MESELESİ Doğu Ege Adaları ve On iki adalar, Lozan'a giderken zaten bizim değildi. Buna rağmen, Türk Delegasyonu Lozan Konferansı sırasında, Yunan işgalindeki Doğu Ege Adalarını istemiş, özellikle Gökçeada ve Bozcaada ile birlikte Limni ve Semadirek adalarının egemenliğinin Türkiye’ye verilmesi konusunda ısrar etti. Yunanistan ve O’nu destekleyen müttefikleri karşı çıkarak, Balkan Savaşları sonunda imzalanan Londra Antlaşması ile bu adaların Yunanistan’a bırakıldığını, ileri sürüp, büyük bir direnç gösterdiler. Lozan Antlaşması’nda sadece Gökçeada, Bozcaada ve Tavşan adaları Türkiye’ye bırakılırken, antlaşmanın 15. maddesi ile Trablusgarp Savaşı’ndan beri İtalyan işgali altında bulunan Rodos ve 12 Ada İtalya’ya devredildi. II. Dünya Savaşı’ndan sonra da bu adalar Yunanistan’a bırakıldı. Dolayısıyla; "adaları Lozan'da verdik" iddiası gerçek dışıdır. Tarihimizi iyi bilmeli, kulaktan dolma bilgilerle değil, doğru kaynaklardan bilgilenmeliyiz. Ancak bu şekilde yaşananları, yapılanları, olup biteni, gerçekleri tüm çıplaklığıyla öğrenebiliriz. *** SIĞINMACI FURYASI Iraklı, Suriyeli, Afrikalı, Orta Asyalı Müslüman soydaşlarımız derken bu kez Afgan sığınmacıların (belki de aralarına karışan Taliban militanlarının da) göçüyle karşı karşıyayız. İpini koparanın sığınmacıyım diye elini kolunu sallayarak girdiği bir ülke konumunda olmanın sosyolojik, kültürel ve toplum sağlığı açısından ciddi sonuçları olacaktır. Öncelikle sığınmacı olarak ülkemize girmenin belirli şartlara bağlanması gerekir. Demokrasi ve insan hakları konusunda mangalda kül bırakmayan elin Avrupalısı nasıl ki karpuz seçer gibi işine, yaşına, dişine bakarak sığınmacı seleksiyonu yapıyor geri kalanı insafsızca denize döküyorsa, bizim de o kadar insafsızca olmasa da kriterler dahilinde, kontrollü sığınmacı kabul etmemiz gerekir. Suriye sınırımızın büyük bir kısmını kapadık sırada İran sınırımız var. Zor coğrafi koşullara rağmen Türkiye bunu başarabilecek güçtedir başarıyor da. Aksi takdirde yıllar içinde farkına varmadan demografik değişim o kadar hızlı olur ki kendi ülkemizde azınlık durumuna düşeriz. *** TOKYO 2020 Türkiye’nin 108 sporcuyla temsil edileceği 2020 Tokyo Olimpiyatları başladı. 206 ülkeden 11 bin sporcunun mücadele edeceği Olimpiyat Oyunları tarihte ilk kez seyircisiz yapılıyor. 1992 İspanya-Barselona, 1993 Fransa-Cape d’Agde Akdeniz Oyunları ve 1994 Norveç-Lillehammer Kış Olimpiyatları’nı TRT muhabiri olarak bu ülkelerde takip etmiş bir spor gönüllüsü olarak, seyircisiz ilk ve son müsabakalar olmasını temenni ediyor, sporcularımıza başarılar diliyorum.