Yaşar ÖNEL Şanlı Ankaragücü’nün, geçen sezon ve bu sezon uyguladığı, “ara transferin son gününde çok sayıda futbolcu transferine bağlı başarı” formülünü, nasıl değerlendirmeliyiz? Ligte kalmak ile sonuçlanan sürecin nedeni ara transfer başarısı mı? Bence değil. Şöyle bir örnek vereyim: Yeni bir iş teklifi aldınız. Patron, “İş, 2.5 ay sonra başlayacak. Şu peşinatı al, 30 gün sonra gel, hazırlıkları yapacağız” dedi. Parayı aldınız, tatile çıktınız. 1 ay sonra geldiniz, yeni işiniz için hazırlıklara başladınız. Temponuz nasıl olur? “Daha 1.5 ay var” düşüncesiyle, düşük tempoda hazırlanırsınız. İş günü yaklaştıkça tempo artar, hazırlıklar hızlanır ancak uzun süreli birliktelik nedeniyle ilişkiler laçkalaşmıştır, heyecan azalmıştır. Örneğimizi futbola uygularsak, futbol sezonu bitiş tarihi 31 Mayıs. Diyelim mi, transfer oldunuz. 5 Haziran’da imzayı attınız, milyon liralık peşinatı aldınız ve tatile çıktınız. Parayı nasıl değerlendireceğinizi düşündünüz, yatırım yaptınız ya da yediniz, bitirdiniz. Heyecanla yeni kulübünüzde oynayacağınız maçları beklemeye başladınız. Aradan 25 gün geçti ve 1 Temmuz’da sezon açıldı, antrenmanlar başladı. Önce yurt içi kampına gittiniz, sonra yurt dışı kampı yaptınız. Birkaç tane de hazırlık maçı oynadınız. Sadece ve sadece antrenmanla, çoğunluğu otel odalarında geçen 1.5 ay geçirdiniz. Yeni yüzler, yeni antrenman programı, sinir, stres derken ligteki ilk maça 17-18 Haziran’da çıktınız. Bu arada, transferler devam etti, takıma katılanlar, ayrılanlar oldu. Zihniniz hep bu işlerle meşgul. Maçlar oynanmaya başladı. Kazandığınız da oldu, kaybettiğiniz de. Derken Ocak ayına gelindi. 17 maçın sonunda devre arası dönemi başladı. Kısa süreli tatile çıktınız. Ancak bu dönem aynı zamanda 2. transfer dönemi. Medyada yalan-yanlış, “O geliyor, bu gidiyor” şeklindeki transfer haberleri, yine zihninizi meşgul etti. 2. transfer dönemi de bitti ve yeniden maç süreci start aldı. “HEMEN BAŞLAYACAK İŞ” Başka bir örnek verelim; hemen, 2 gün sonra başlayacak bir iş teklif aldınız. Üstelik şehir değiştirmeniz de gerekecek. Ulaşım ve konaklama hizmetleri yeni işveren tarafından karşılanacak. Ne yaparsınız? Hele bir peşinatı alalım, tatil yapalım, yatırımı gerçekleştirelim vb. diyecek zamanınız yok. Teklif aklınıza yatarsa, hemen bir bavul hazırlar, çok gerekli eşyalarınızı doldurur ve yola çıkarsınız. Yeni iş alanına ulaşır ulaşmaz da, heyecanla, şevkle işe koyulursunuz. İşle ilgili elinizden geleni yaparsınız. Şansınız da varsa işler rast gider. Eksikler zaman içinde tamamlanır ve daha iyi olması sağlanır. SİSTEM YENİLENİNCE Ankaragücü’nün durumu da budur. Yeni futbolcular, Ankara’ya geldikten sonra, çok kısa süreli hazırlık döneminden sonra işe başlamıştır. Çok sayıda futbolcu transfer edilmiş, sistem nerede ise tamamen yenilendiği için hiçbir dirençle karşılaşılmamış, üstelik çok büyük kredi ile işe başlanmıştır. Herkes elinden geleni de yapınca, ortaya başarı çıkmıştır. Ara transfer başarısı değil, işin hazır olmasıdır. Görece zayıf takımlarla karşılaşınca, yani şans da yaver gidince, puanlar kazanılmıştır. 2 sezondur yaşanan başarının altında yatan gerçek budur. Aksine, devre arasında takıma katılan futbolcuların, yarım sezon sonra yaşadıkları form düşüklüğünün de nedeni budur. Başka bir açıklaması yoktur.