Mehmet KISMET Türk sporu pandemiden tam yakasını kurtarmışken, felaketler ard arda geldi… Özellikle Kahramanmaraş ve çevresinin yanı sıra yaklaşık 11 ili içine alan deprem...

Mehmet KISMET Türk sporu pandemiden tam yakasını kurtarmışken, felaketler ard arda geldi… Özellikle Kahramanmaraş ve çevresinin yanı sıra yaklaşık 11 ili içine alan deprem felaketi çok sayıda can kayıplarına neden oldu… Biraz soluklanmanın ardından sportif faaliyetler yarım yamalak şekilde yeniden başladı… Futbol müsabakaları başta olmak üzere bir çok branşta ve ferdi sporlarda kayıplar yaşandı… Bölgesel tahribat nedeniyle kendi liglerinden çekilen kulüplerin sayısı azımsanmayacak kadar fazla… Bütün bunların yanında tartışmalar ve fikir ayrılıkları da beraberinde geldi… Futbolun zirvesi olarak kabul edilen Spor Toto Süper Lig’den tutunda, en alt liglere hatta amatörlere kadar… Şampiyonlukların belirlenmesi için play-off sistemi önerenlerin yanı sıra, pandemi döneminde olduğu gibi küme düşmenin kaldırılmasını isteyenlere kadar… Tabi ki; yine bu belirsizliği ve fikir ayrılıklarına çözüm getirecek olan oyun kurucu konumundaki TFF… Hakikaten kolay iş değil, futbol açısından zor bir dönem… Milyonlarca insanın olumsuz etkilenmesinin ötesinde depremde yaşanan can kayıplarına mı üzülürsün, yoksa yaraların sarılma aşamasında insan üzerinde soysa psikolojik tahribata mı ? İşte bu açıdan spor kulüpleri sıkıntıda… Sadece futbol değil takım sporları alanında çeşitli branşlarda yarışmacı kulüpler özellikle yabancı oyuncuları elinde tutma konusunda hayli zorlanmakta… Hatta bu nedenle ülkeyi terk edenler bile var… Yani yarışma şartları her ne olursa olsun eşit ve adil değil şuan… Tamam geçmişteki kazanımlar bugün için avantaj gibi görünebilir ama kayıplarında dezavantaj olduğunu göz ardı etmemek lazım… Adil bir yarış ortamında mücadelelerin sürdürülebilirliğini sağlamak önemli olan… Gücü ve parası olanın düdüğü çaldığı dönem değil… Şimdi asıl olan vicdanı ile hareket edip eşit ve adil bir oyun düzeni sağlamanın zamanı…