Güray SOYSAL Doğrusunu isterseniz, Pazar günü yapılacak yerel seçimleri düşünmeden, bir hafta içinde mutluluğu yaşadım. Kolay değil... Artık sahipsizlik yüzünden ne olacağı belirlenemeyen Milli takımımız, Türk insanına mutluluğun ne olduğunu bir kez daha tattırdı. Gerçi oynadığımız takımlar öyle ahım-şahım takımlar değillerdi. Önce Arnavutluk’u deplasmanda, sonra Moldova’yı Eskişehir’de yenip, Avrupa Şampiyonasına da 2’de 2 yapıp, kalesini gole kapatan ve puanını 6 yapan bir Milli takıma sahibiz. 2 maçta da ahım-şahım bir futbol ortaya koymamıza karşın, gelecek için olumlu sinyal verdiğimiz gerçeğini gördük. Bir arada olup, hedefe nasıl gideceğimizi bizlere gösteren futbolcular ve teknik heyetin ilerlediği bu yol ümitlerimizin artmasına yol açtı. Sözün özü şu... Doğru yoldayız.. Şimdi... Önümüzde 2 önemli maç duruyor. Biri Fransa, diğeri İzlanda ile... Mevcut güzellikleri muhafaza edip üzerine koyup, önce Konya’da 8 Haziran’daki Fransa, arkasından ise 11 Haziran'da deplasmandaki İzlanda maçları bizleri bekliyor. Arnavutluk ve Moldova maçlarındaki pırıltıları, Haziran ayındaki önemli rakiplere karşı gösterirsek, özlemini duyduğumuz başarılarla Türkiye’nin adını herkese öğretebiliriz. Zaten hedefimiz de bu...