Profesyonel futbol liglerinde; Süper Lig dışında konuşulan olmadığı gibi kelamı bile yasak sanki… Varsa yoksa; Süper Lig, hatta onun da ötesinde Galatasaray ve Fenerbahçe…

Bu sezon özellikle ülkede futbol; şampiyonluk yarışı veren bu iki kulübün mücadelesine odaklandı… Sesi çıkanın, bağıranın çağıranın haklı olduğu gerçeği ile ortalık çığırtkanlık yapan yöneticilerle doldu taştı…

Bu iki takımın dışında geri kalan 17 takımın yanısıra, üst sıralardan uzaklaştığı için Beşiktaş ve Trabzonspor’un esamesi bile okunmuyor. Süper Lig’de varsa yoksa “Yabancı Var” olmadı şu günlerde iyice dillendirilen “ Yabancı” hakem…

Özellikle yaklaşan ve iki hafta sonra oynanacak olan Galatasaray – Fenerbahçe maçı için daha önce uygulamaya alınan var ile birlikte şimdi de yabancı hakem gündemde… Ülke futbolunda giderek ciddiyet ve önem ortadan kalkmaya yüz tutmuşken, değeri de yerlerde sürünmekte…

Avrupa maçlarında mücadele eden kulüpler aldıkları sonuçları başarılı gibi gösterip, gerçekleri kamufle etme adına astronomik transferlerle göz boyamakta şu anda… Amaç; sadece kendileri çalıp kendileri oynadıkları ve başkalarına hiçe saydıkları ligde at oynatmak.

Tek sığındıkları, camiaları ve onların her ne olursa olsun gönül verdikleri takımlarına olan tutkuları… 

Her maç sonrası her telden çalıp anlaşılmaz ve başkalarını suçlayıcı ifadeler kakofoni haline aldı… Konuşan konuşana susturabilene aşk olsun, ne cezası var, nede yaptırımları… Kısa gün karı misali önce “Yabancı Var” ardından da şimdi “Yabancı Hakem”… Yarın bir başarısızlık söz konusu olduğunda, amaç zaten gerçekleşmeyen isteklerinin üzerinde tepinebildikleri kadar tepinme fırsatı yakalamak…

Bütün bu kargaşa ve kaosun içinde doğruyu söylemek yerine, sonuç ne olursa olsun, haklılıklarını savunarak camiaları karşısında günah çıkarmak… Mehter Marşı misali çözüm önerisi olarak dillendirdikleri yabancı hakem uygulamasından istedikleri sonucu alamadıklarında, İzmir Marş’ı misali vazgeçtiklerinde hiç kimse şaşırmamalı…