Hükümetin 1,5 yıl önce hayata geçirdiği Alevi ve Cemevi Başkanlığı, kurulduğu günden bu yana gözlerin üzerine çevrildiği bir kurum. Başkanın görevden alınıp yeni başkanın getirilmesinin ardından bu tartışmalar daha da arttı.
Kıvanç El
Başkanlığı ilk günden reddeden Alevi örgütleri olduğu kadar, daha ılımlı yaklaşan ve uygulamaları görmek isteyen bazı örgütler de vardı. Ancak son dönemde tüm tepkileri göğüsleyerek Başkanlık ile iyi ilişkiler kuran birçok Alevi örgütü de artık ses yükseltmeye bazı adımlara itiraz etmeye başladı.
Son tartışma ise mevcut Başkan Ali Rıza Özdemir’in görüştüğü bazı Alevi-Bektaşi örgütlerinin yöneticilerine ve Cemevi başkanlarına yaptığı öneriyle ilgili. Özdemir, Alevi örgütleri temsilcileri ile görüşmelerinde Cemevlerinde “mescit” için yer ayrılmasını talep ediyor. Aslında bu önerisini 2022 yılında kaleme aldığı bir köşe yazısında aslında dillendirmişti. Veryansın TV adlı internet sitesindeki köşesinde Özdemir, “Cem evlerinde en azından küçük bir bölümün mescit olarak ihdas edilmesi, Aleviliğin kuramsal yapısına ve son elli senedir kesintiye uğramasına rağmen geleneğine uygundur. Ahmet Yesevi’den, Babailerden ve Hacı Bektaş Veli’den itibaren Alevi ariflerinin mirası da bunu gerektirmektedir. Öte yandan bu uygulama Sünni toplumdaki bazı kesimlerin endişelerini de giderecektir” ifadelerine yer veriyor.
Alevi toplumunun Sünni kesimin endişeleri varsa neden gidermesi gerek bu da ayrı bir soru…
Gelelim "mescit" önerisine
Cem Vakfı kurucusu Ercan Güvenç, öneriye dair ilk yorumu, “kardeşimiz Ali Rıza Özdemir kendini fazla yormadan işgüzarlıktan bir an önce vazgeçmeli” diyor.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği genel sekreteri İsmail Ateş ise basit iki soru yöneltiyor: Hacı Bektaş dergahının yanına cami diktiler kim gidiyor?
Camilerde de cem için bölüm ayrılacak mı?
Bu konu Aleviler arasında bir süredir devam eden, tartışılan gündemlerden birisi. Bu tartışma neden yaşanıyor, neden açıldı bunu anlamak zor. İsteyen istediği yerde ibadetini yapma imkanı varken “bir yere birini de dahil edelim” demek neyi çözecek anlamak zor.
Yeni Başkanlığın bir çalışması da “Alevilik” ve “Cemevi” kavramlarını tanımlamak üzerine. Neden böyle bir tanımlama ihtiyacı var, bunu da anlamak ve anlamlandırmak zor. Sanki birileri “Aleviler daha fazla bize tepki göstersin” diye özel çaba harcıyor...
Türkiye tarihinin en önemli kurumlarından biri olmaya aday bir Başkanlık kuruldu. Ancak uygulamalar nedeniyle bu tarihi fırsat kaçırılmak üzere. Alevi toplumunun talepleri çok açık. Bu talepleri hayata geçirmek için enerji harcamak gerekirken, daha da tepki çekecek talepleri dillendirmenin kime ne faydası var, zaman gösterecek…
