“Olmuş ile ölmüşe çare yok” derler. Başkent’in köklü çınarı Ankaragücü’nün durumu da ümitsiz vaka. Yönetim zaafı, sezon başından itibaren yapılan transfer hataları, kulübü yaz boz tahtasına çeviren hoca değişiklikleriyle kulüp bir kez daha 2. Lig’e düşmek üzere.
Sezonun tamamlanmasına üç hafta kaldı. Manisa FK deplasmanı sezonun en kritik maçıydı. En kritik maçıydı ama takımın haftalardır oynayacak dermanı kalmamıştı. Enerjisi bitmiş, gücü tükenmiş, kulüp sahipsiz ve başsız kalınca idmanı kaytarıp göbek bağlayan futbolculardan bu maçta galibiyet beklemek zaten baştan hayaldi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş destek için Manisa’ya gitmişti. Maç öncesinde soyunma odasına girdi, oyunculara seslendi ama nafile. Daha maçın ilk dakikalarından itibaren 90 dakikanın sonu aslında belli gibiydi. Manisa FK’nın iptal edilen golü bile Ankaragücü oyuncularını uyandırmadı, hırslandırmadı.
İlk 45 dakikanın sonunda soyunma odasına 2-0 mağlup giren takım, ikinci yarının başında saman alevi gibi bir ara parlayıp bir gol buldu ama bu kadar formsuz bir takımın devamını getirmesi de imkansız gibiydi.
Haftaya düşme hakkını ilgilendiren kritik maç Şanlıurfa ile Manisa FK arasında. Ankaragücü’nün maç kazanacak hali olsa, o maçın sonucu değer taşır ama bu saatten sonra önemli olan sarı-lacivertlilerin mucizeye imza atması ve kalp masajı sonrası hayata dönmüşçesine çıkıp oynaması. Kalan maçlar Çorum FK, Keçörengücü ve Amed SF. Bana sorarsanız, bu takım bu üç maçın birini bile kazanamaz. Onun için diyorum ki, cümleten geçmiş olsun!