Ulusal bağımsızlık zaferinden sonra, Mustafa Kemal Paşa’nın aklında gelecek, gençler ve sürdürülebilirlik politikaları vardı. Bu nedenle her icraatının arkasında bir teori vardı.

Geleceğin sağlıklı, akıllı genç nesille inşa edilebileceğini düşünen Mustafa Kemal Paşa, daha ulusal bağımsızlık mücadelesi devam ederken sağlık bakanlığını kurmuştur. Mustafa Kemal Paşa’nın 01 Mart 1922’de, “Efendiler! Milletimizin sıhhatine itina etmek vazifemizdir.” Sözleri ve 1930 yılında çıkarılan “Umumi Hıfzısıhha Kanunu” ile “halkçılık” ve “devletçilik” ilkelerine uygun adımlar atmıştır. Cumhuriyet Döneminde, çocuk sağlığı, bebek, çocuk ölümlerinin ve hastalıklarının önüne geçmek, sağlıklı bir nesil yetişmek sağlık politikasının temel prensibiydi. Bu amaca hizmet için uygulamaya sokulan projelerden biri ise Trakya’daki “Azat-tatil Obaları”ydı. Azat Obaları, okulların tatil döneminde, açık, temiz havalı yerlerde açılan, sağlık kamplarıydı.

Resim 2025 04 17 133456535

Trakya’da Azat Obaları uygulamasının fikir babası ve uygulayıcısı Kazım Dirik Paşa, İzmir Valisi iken, Avrupa ülkelerinde gördüğü uygulamanın ilk denemesini 1935 yılında,  “Çocuk Yurtları” adıyla başlatmıştır.  Trakya Umumi Müfettişliği’ne atandığında, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün   “Sağlam Kafa, sağlam vücutta bulunur” prensibi kapsamında hazırladığı “Azat Obaları” projesini, Trakya’nın yaylalarında, toplam 20 Azat Obası (Edirne’de Karaağaç; Çanakkale’de Merkez, Gelibolu, Biga, Lapseki ve Bayramiç ilçeleri; Kırklareli’nde Demirköy, Sergen, Hediye, Elmacık ve Hohça köyleri; Tekirdağ’da Sütlüce ve Velimeşe köyleri ile Malkara, Şarköy, Hayrabolu ilçeleri) ile başlatmış ve bu kapsamda “Trakya’nın 5 Yıllık Köy Kalkınma Programını” yürürlüğe sokmuştur.

Projenin ana prensipleri şunlardır: Obalara yalnızca, faydalanması en uygun görülen, hastalıklar sonucu cılız kalmış köy çocukları kabul edilecek ve iki aylık bir program yapılacak; - Cumhuriyet rejiminin köye ve köylüye yönelik bir aydınlanma hizmeti olacak; Obalardaki çocuklara devamlı sağlık kontrolü sağlanacaktır.

Bu kapsamda vilayet bütçesine 500’er lira ödenek konulmasını ayrıca köy bütçelerinde de Azat Obaları için gider kalemi ayrılmasını sağladı. Böylece obalardaki muhtaç çocukların yeme içme, giyim gibi çeşitli gereksinimleri karşılanabilecekti.

Çocuk sayısı 30’a kadar olan obalarda bir, 30’dan fazla olanlarda iki öğretmen görevlendirilecekti. Görevlendirilecek öğretmenlerin seçiminde de zayıf ve yorgun olanlar tercih edilecekti. Böylece obalar, hem öğrenciler hem öğretmenler için yararlı olacaktı.

Obaların idaresi; hükûmet veya belediye doktoru, Millî Eğitim Müdürlüğünden, Belediyeden ve Halk Partisinden seçilmiş birer temsilci ve kampın kurulduğu köyün muhtarından oluşacak, başkanlığını vilayet merkezlerinde sağlık müdürleri, ilçelerde ise kaymakamların yapacağı bir komisyon tarafından yürütülecekti. 

Azat Obalarında uygulanacak olan program; yalnızca çocuklara temiz hava ve bol gıda sağlayarak onları daha gürbüz hâle getirmeyi değil, aynı zamanda bu çocukların müzik, doğa,  nebat, çiçek ve haşare koleksiyonları ve koordineli çalışmayı geliştirilmesine yönelik oyunlarla gelecekte başarılı bireyler olmasının yolunu açacak programlara önem verilmekteydi. Bu kamplarda öğrencilere, kendi işlerini kendileri görmek,  sözde, harekette, işte; neş’e ve serbestlik, temizlik ve düzen, çatal-bıçak kullanmak, karyolada yatmak, yatak düzeltmek, elbise giymek, elbiselerini çıkarıp asmak, çamaşır derlemek, yırtık sökük dikmek, elbirliği ile iş yapmak, yardımlaşma alışkanlığı, arkadaşlık sevgisi, toplu yaşama, toplu eğlence gibi davranış ve alışkanlıkları kazandırılmıştır.

1936 yılının Haziran ayında Trakya’nın dört vilayetinde toplam 16 Azat Obası açıldı. Buralara 500’den fazla, hasta ve bakımsız köy çocuğu alındı. 1937 yılında benzer bira rakama ulaşılmasının ardından, 1938’de alınan çocuk sayısı 700’leri bulmuştur. Ancak, yaklaşan Dünya Savaşının gerektirdiği bütçelerin kısıtlanması vb nedenlerle 1938 yılı, Azat Obalarının son yılı olmuştur.

Bu uygulama, ileride yürürlüğe girecek Köy Enstitülerinin bir ön provası olarak tarihimizde yer almış ve 1700’e yakın hayatları boyunca deniz kenarında ya da bir yaylada kamp yapma şansını yakalayamayan yoksul köy çocuklarını bu olanağa kavuşturmuş onlarının ufkunu açmıştır.

Azat Obalarını takiben, gençleri sağlıklı ve güçlü bireyler olarak, yurt savunmasına hazırlama amacıyla, çıkartılan Sivil Savunma Mükellefiyeti kanunuyla kamu ve özel sektörde 500 kişiden fazla eleman çalıştıran kuruluşların spor kulübü kurmaları mecbur edilmiştir. Bu kapsamda 1940 yılında kurulan  Demirspor Kulüpleri, Sümer Spor, Toprak Spor, Petrol Spor, DSİ Spor, Yol Spor vb kulüplerin yanısıra İtfaiye, İETT, Gaz Spor vb kamu ve özel kurumlar spora yatırım yapmışlardır.

Geçtiğimiz yıl, Banaz Belediyesinin katkılarıyla, Atatürk’ün kurduğu Azat Obalarının yıldönümünü benzer bir faaliyetle kutlayan Uşak Kadın Araştırmaları Derneği Başkanı Doç. Dr. Ayşe Özdemir’e teşekkürlerimi sunuyorum.

Kaynakça:

Murat Burgaç, Azat Obaları, Atatürk Ansiklopedisi, https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/azat-obalari/?pdf=3766; Cumhuriyet Döneminde Trakya’da Örnek bir sağlık Kampı uygulaması, Azat Obaları, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi; https://atamdergi.gov.tr/tam-metin/89/tur