Orhan GÜRDİL Evet, şaşırdığınızı tahmin ediyorum insan sağlığına doğaya ve ülke ekonomisine büyük darbeler indiren sigaranın devlet bütçesine her yıl ortalama 25 milyar d...

Orhan GÜRDİL Evet, şaşırdığınızı tahmin ediyorum insan sağlığına doğaya ve ülke ekonomisine büyük darbeler indiren sigaranın devlet bütçesine her yıl ortalama 25 milyar dolar ağır darbe vurduğu bir gerçektir. Yıllardan beri sigara ile yapılan mücadeleler nispeten bu rakamı biraz aşağıya çekmişse de içici sayısı yine de azalacağı yerde artarak dehşetini sürdürmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre Türkiye sigarayla savaş konusunda tüm kriterleri sağlamayı başaran ilk ve tek ülke olarak tanıtırken bugün sigaraya başlama yaşı orta okul düzeyine inmiş durumdadır. Prof. Dr. Yadigar İzmirli sigaranın son molekülü ortadan kalkana kadar savaşa devam etmemiz gerekir derken Prof. Dr. Melahat Dönmez, “kadın doğum uzmanı olarak sigaranın etkilemediği organ görmedim. Bugün verilere bakılırsa 27 milyon sigara içicisi kendisine, çevresini ve doğayı zehirlemektedir.” demektedir. 19 Temmuz 2009’da yürürlüğe giren sigara yasakları diğer ülkelere örnek teşkil edecek bir karar olmuştur. Uzman doktor, "Sevgi ve Şefkat eksikliği gençliği sigaraya itmektedir. Kullanımının özünde sevgi ve şefkat eksikliği yaptığı için sigara, tiryaki de bir çeşit gizli duygusal partner görevi görmektedir. Bu nedenle sigara kullanan bir insana sert tutumlarla sigarayı bıraktırmanız mümkün değildir. Sigara, tat alma reseptörlerini baskıladığı için kullanıcı daha uç tatlara yönelmektedir. Bu da kilo kontrolünü bozmaktadır.” şeklinde bir açıklama da bulunmuştur. İngiltere’de sigarayla ilgili ilk sınırlama 1962’de getirilmiş, 2007 yılında tüm kapalı alanlarda, 2015’te de araç içinde çocuk olması halinde sigara kullanmak yasaklanmıştır. Yine İngiltere’de uygulanan ve getirilen cezalar ise son derece yüksek olup hatta o kadar ki sigara kullanan bir ailenin çocuğunu devlet gerekli gördüğü halde koruma altına alma hakkına bile sahiptir. Dünya genelinde 1.5 milyar sigara kullanıcısı olduğu bilinmektedir. Nüfusu 80’leri geçmiş olan ülkemizde bu oran yaklaşık yüzde 25 olarak belirlenmiştir. Bugün sigara ile mücadele de sigara ile savaş noktasına gelmemizde bir başarı olarak görülmektedir. Yine de ülke olarak gerekli tedbirleri almış olsa da özellikle uygulama noktasında sorunlar yaşanmaktadır. Türkiye sigaraya her yıl ortalama 93 milyar dolar harcamakta bunun 37 milyarı ise sigara kaynaklı hastalıklara harcanmaktadır. Bir zamanlar uçaklarda, yolcu otobüslerinde, hatta trenlerde sigara içimi serbest iken bugün bu tip araçlarda sigara içimi yasaklanmıştır. Kapalı alanlarda sigara içiminin yasaklanması ise içmeyenleri fazlası ile sevindirmiştir. Bugün yine pek çok kurum ve kuruluşlarda görev yapanların sigara içmeleri yasaklanmış. Sigara satışları 18 yaşın altında olanlara satılması da önlenmiştir. Ünlü isimlerin dizi ve film sahnelerinde sigara içerken görüntüleri de buzlanma sistem ile yasaklanmıştır. Sigara kadar tehlikeli bir içecekte nargiledir. Yaklaşık 45 dakika ile 1 saat arasında nargile içen bir kişi ortalama 0,15- 1 litre duman soluyarak çok sayıda toksit maddeye maruz kalmaktadır. Nargile dumanında yer alan nikotin, katran ve ağır metaller, arsmik krom, kurşun barınmaktadır. Nargile içenler genel olarak 45 dakika ile 1 saat süren bir içim evresi boyunca vücudu bu tehlikeli maddelere maruz kalmaktadır. Yapılan araştırmalara göre nargile içim süresi nedeniyle bir sigara içimine göre 100 kat daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır. Nargilenin insan sağlığını bozan diğer bir yönü ise nargile tütünü yakmak için kullanılan kömürün yüksek derece de karbon monoksit gazı yaymasıdır. Yine yapılan bir araştırmaya göre bir nargile oturumunda sigaraya oranla 3,9 kat daha fazla karbon monoksit ile 1,7 kat daha fazla nikotin öldürücü zehrine maruz kalmaktadır. Tek nargilenin ürettiği katran 20 adet sigaraya eş değerdedir. Kobalt, krom, kurşun gibi ağır metaller nargile dumanında sigara dumanına göre daha yüksek miktarda bulunmaktadır. Baş, burun ve triot Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hakan Korkmaz sigara kullananların baş, boyun kanseri gelişme riskinin 10 kat arttırdığını belirtirken nargile kullananların özellikle ağız içi kanserlerinin gelişme riskinin 4 kattan fazla arttığını açıklamıştır. Türkiye de nargile içen 15- 24 yaş grubu gençlerin yüzde 67’sinin nargileyi kafelerde içmektedir. Bu oran batılı ülkelere göre çok yüksek bir rakamdır. Diğer bir sorun ise pasif içicilik kaynaklı sağlık sorunlarıdır. Pasif olarak sigara ve nargile dumanına maruz kalmak bile kroner artar hastalığı riskini yüzde 20-50, kalp krizi riskini ise yüzde 30 arttırmaktadır. Ülkemizde her yıl 100 bin kişi sigaraya bağlı nedenlerle ölürken bunların 17 bini pasif içici olarak kayıtlara geçmiştir. Aile hekimleri dernekleri federasyonu yaptığı bir açıklama ile sigara ve tütün içeren maddeler de 4 bin 500 kimyasal bulunduğunu her yıl yaklaşık 59 bin hücreyi öldüren sigara yaşamımızdan 5 dakikayı çaldığını her 12 saniye de bir kişinin öldüğünü belirtmiştir.