Önce 2021 Tokyo’ya değinmek istiyorum. Japonlar dünya genelinde pandemi devam etse bile oyunları düzenleme kararlılığı içindeler. Cimnastik’te bunun provasını yaptılar. Havaalanı, otel ve yarışma salonu aynı çizgi üzerinde planlanmış. Hava alanından sonra kafileler önce otele götürülüp, covid testinden geçirildiler. Her kafile ayrı salonda teste girerken, sporcular da örnek burundan alınırken antrenör ve yöneticilerde ise yeni geliştirilen yöntemle ağızdan test örneği alınmakta. Dünya’nın Cimnastikte en güçlü 4 ülkesi kadın ve erkek takımlarıyla yarışmalara katıldılar. Bütün takımlar en güçlü kadrolarıyla geldiklerinden, Japon seyirciler bilet alabilmek için konulan tüm kurallara uydular. Yani Japonlar pandemi devam etse bile biz zaten zengin ve uygar ülkeyiz, kendi seyircimizle bile organizasyonu rahatlıkla yaparız havasındalar. Seyircilerin bilet alabilmeleri için konulan şartlar, seyircilere nasıl oturduklarına, salonun detaylı ve sürekli hijyene tabii tutulduğuna izleyebilirsiniz. Ayrıca IOC Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleri de unutulmamış ve davet edilmişler. Ayrıca 34 yaşında ki bir kadın mühendisin mahallesindeki cimnastik salonuna giderek 1 gün içinde parande ve salto atar hale gelmesi çok ilginç. Doğru bilgi, kaliteli antrenör ve basamaklama yöntemiyle içinde jimnastik sevgisi buluna herkese çocuk veya büyük 1 gün de bu eğitimi verebiliyorlar. Japon NHK televizyonu web sitesinde tümünü izleyebilirsiniz. Japonlar diğer spor dallarında da benzer prova yaparken farklı tarihlerde sürdürüyorlar. Dr. Tolga Şinoforoğlu’nun kitabına gelirsek, klasik çağdan itibaren Olimpiyat Oyunlarının giderek artan saygınlığı ve şampiyonların şöhreti, şehir devletlerinin başarılı sporcuları propaganda amacı olarak kullanmalarına neden oldu. Politik amaçlar doğrultusun da şampiyonların kendi şehirlerinden çıkmasını isteyen idareciler yüksek meblağlar karşılığında sporcu transfer etmeye başladılar. Tabi bu durum sporcuların memleketlerinde pek hoş karşılanmıyordu. Krotonlu Astyler ilk olimpiyat şampiyonluğunun ardından bir sonra ki oyunlarda Syracuse adına yarışınca şehirden kovularak evi hapishaneye çevrildi. Dr. Tolga Şinoforoğlu’nun kitabı 43 konu başlığı ve 75 resimle Spor Yayınevi ve Kitabevi kalitesinde ilginize sunuluyor.