Artun TALAY Olimpiyat oyunlarına katılmış olan eski milli atletimiz olarak insanlar bilmiyorlar, onu daha çok T.E.D. Ankara Koleji'nin unutulmaz başarılı eğitimcisi olarak tanıyorlar. Bir bahçeye hırsız gibi girmek mi, yoksa ön kapıdan girmek mi? Ön kapıdan girip bahçeyi keşfedebilirsiniz. Çiçekleri, ağaçları, bahçeye has olan kuytulukları görürsünüz. Hayalimizde ki atletizm ve eğitim projesini tüm dünyaya ulaştırabilecek proje neyse onu yürekten istemek şarttır. Atletizm severlere ve eğitim aşıklarına çaresizlik ruh halini dayatmak, kafa karışıklığı oluşturuyor. Akıllı toplumlar için dünyada acı ve çaresizlik yoktur. Atletizmin ve eğitimin gerçeği başkalarının değil kendi gözüyle görmesi şarttır. Hepsinden de ötesi atletizmin ve eğitimin günden güne eriyen entelektüel sermayesidir. En bilgili, bilgi üreten insanlar atletizmin ve eğitimin dışında darma duman olmuş olabilirler. Çünkü onların kullandığı algı yöntemleri, vaatleri hiç olmadığı kadar kötü ve yalnızlığa mahkum olmuş durumdalar. Atletizmin ve eğitimin durumu çok farklı. Atletizmin tarihi derinliklere dayanması onun tarihini, şahsiyetini, tecrübesini, kültürünü, zenginliğini ve onun nihayet spor dalı olarak ayakta kalma kabiliyetini gösterir. Atletizm ve eğitim görünmesi gereken gizemleri yalnızca görebilenler için saklıyor. Tarihlerinde ki idrak açılımına destek olmanın yanı sıra sporda ve eğitimde kirlenme hastalığı sürecini yaşayan sporseverlerin ve insanların, zihinsel, duygusal, ruhsal olarak denge sağlamaları için güçlü bir kapı açılmasını hedefliyor. Seydi Dinçtürk atletizm ve eğitim için bizlere böyle bir felsefi paket sunarken çok önemli bir ihmalimize de dikkat çekiyor. Gelişmiş ülkelerde atletizmin ve eğitim başarısı için şu yapılanı biz yapmıyoruz. Gelişmiş ülkelerde atletizmi bırakan biri, belirli bir birikime ulaştıktan sonra,ilk atletizme başladığı atletizm sahası ve sonraki yıllarda kullandığı atletizm sahalarına katkıda ve bağışta bulunur. Bu bir kültürdür ve sürdürülür. Eğitimde de belirli bir birikime ulaşmış bir mezun, okuduğu ilkokula, ortaokula, liseye ve üniversiteye katkı ve bağışta bulunma kültürünü sürdürür. İşte bizde olmayan budur. Biz birkaç eğitim vakfına bağış yaparak, katkı ve desteğimizi yaptığımızı sanıyor, ve çok alt düzeyde tutuyoruz.