Artun TALAY Doğaldır ki antikaya meraklı olan birisinin ilgisini çekmek için yapılacak konuşma antika eşyalar üzerine olursa, o kişiye çabuk ulaşılır. “Size nasıl imrendiğimi, sizi ne kadar takdir ettiğimi inanın tahmin edemezsiniz” şeklindeki bir cümle, en şüpheci insanı bile etkilemekte başarılı olur. İnanın en katı ve sert olanlar bile övgü ve beğenilme duygusu karşısında “Yelkenleri suya indirirler.” Profesyonel futbol bu yöntemi çok iyi bilir ve uygular. Etkilemek istediği kişiyle önce o ilgilenir. Onu güzel sözlerle över ve önemli biri olduğunu hissettirir. Ona olan hayranlığını dile getirir. Bu kişiler zamanla profesyonel futbolu dinlemekle, hoşlarına gidecek duygulara kapılacaklarını ümit etmeye başlarlar. Ayrıca kendi çıkarları açısından yalan söylemekten de çekinmezler. “Bu transferleri şampiyon olmak için yaptık” derler, ama olamayınca da “Gelecek yıl oluruz” derler. Burada tehlikeli bir yola saparlar. Çünkü profesyonel futbola göre hiçbir zaman yalan söylememek, her ne pahasına olursa olsun, gerçeklere sadık kalmak, hayatı boyunca “doğru ve dürüst” olanların dışındaki her şeye kapılarını kapatmak demektir. Bunu asla tercih etmez. Madem dünya çürümüş ve bozulmuşsa oyunu kurallarına göre oynamak gerekir derler. Atletizm ise bu arada ne yapacağını bilemediğinden bocalar durur. Dikkatini kendi üzerine çekmek istediğinde, hedeflediği kişiye gider ve ona “bana şunu ver, benim yanımda ol ve beni destekle” der. Bu etik de olsa bir davranış bozukluğudur. Yardım istenen kişi bozukluğudur. Yardım istenen kişi önce kendisinin bir şey yapmaya mecbur bırakılması karşısında rahatsızlık duyar. Sonra içinde bir şüphe uyanır. “Acaba bu iş için beni niye seçti, gerçekte benden başka bir şey daha mı isteyecek, onun bu arzusunu yerine getirmek toplamda bana neye mal olur?” şeklinde düşüncelere kapılır. Bu da gösteriyor ki, Atletizm kendi gereksinimlerini gidermek için devreye soktuğu yöntemlerle, başka insanlarla olan ilişkilerinde kullanması gereken teknik ve taktik arasında bir ayrım yapmayı bilmemektedir. Uygun tekniği kullanmadığı için reddedilme durumlarıyla karşılaşınca da bu durum ona ağır gelmektedir.