ABD Başkanı Donald Trump, 2020 seçimlerini kaybettikten sonra Biden yönetiminin hedefi olmuştu. 2024 seçimlerini kazanıp tekrar koltuğa oturuncaya kadar geçen 4 senede başına gelmeyen kalmamıştı. Biden yönetimi hukuksuz biçimde Trump’la ve ekibiyle uğraşmıştı. Seçim kampanyası sırasında da suikaste uğramıştı Trump.
İşte bu Trump Cumartesi günü başına gelenleri unutmadığını, hesap soracağını açıkladı. Joe Biden tarafından atanan ‘tüm radikal solcu suç yanlısı ABD savcılarını kovduğunu’ açıkladı. Trump, “Amerikan hükümetinin saflarındaki yozlaşmış bir grup hain ve radikal, nesiller boyunca inşa edilen güveni ve iyi niyeti son yıllarda yok etti. İstihbarat ve kolluk kuvvetlerinin muazzam gücünü Amerikan halkının iradesini engellemek için kullandılar” dedi.
Trump çarpıcı sözlerine, “Hukukun bittiği yerde tiranlık başlar. Hukuku siyasi rakipleri alt etmek için kullanamazsınız. Siyasi rakibinizin peşine düşemezsiniz” ifadelerini de ekledi.
Sizi bilmem ama Trump’un açıklamalarının, benzer süreçten geçen Türkiye için de uyarıcı olduğu, ders alınması gerektiği kanaatindeyim. İktidarın hukuku zorlayarak muhalefeti sindirme, parçalama alışkanlığına son vermesi gerektiğini vurgulamak istiyorum. Yargının, istihbaratın, kolluk kuvvetlerinin muazzam gücünü kullanarak siyasi rakipleri alaşağı etmeye çalışmak demokrasilerde olacak iş değildir. Ve bunu yapanlar eninde sonunda duvara çarpacaklarını bilmeliler. Zira Türk halkının iradesini sonsuza kadar engelleyemeyecekleri kesin.
Gül ve Babacan istemiş, Kılıçdaroğlu atatmış
İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar Ziraat Bankası Genel Müdürü’ydü. Bankadan ayrıldıktan sonra İBB’ye Genel Sekreter olarak atandı. Eski bir CHP Milletvekili ile Meclis’te sohbet ederken bu atamanın detaylarını dinledim.
O Vekil’in aktardığına göre, Abdullah Gül ve Ali Babacan, Can Akın Çağlar’ın İBB’ye Genel Sekreter olarak atanması için Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ricacı olmuş. Kılıçdaroğlu’da bu ikiliyi kırmayarak Ekrem İmamoğlu’nu aramış. Çağlar’ı, Genel Sekreter yapmasını istemiş. İmamoğlu’da Genel Başkan Kılıçdaroğlu isteyince talebi yerine getirmiş. Çağlar’ın bankadayken Başak Sigorta’yı bedelinden çok ucuza Fransızlara sattığı iddiası halen konuşuluyor.
İmamoğlu şimdi ise Çağlar’ı görevden almak istemesine rağmen bunda muvaffak olamıyormuş. İktidar buna engel oluyormuş.
Kılıçdaroğlu’nun bu davranışı dahi ne kadar sorunlu bir bakış açısına sahip olduğunun göstergesi. Sanki partisine oy verenler Abdullah Gül’ü, Ali Babacan’ı çok seviyormuş gibi bu iki ismin isteklerini yerine getirmesi skandaldır. Makbul görülmeyen iki AKP eskisinin CHP’de üst düzey atama yaptırabilmesi, CHP’ye oy veren seçmene hakarettir kanımca.
İmamoğlu’da bu atamadan ders çıkarmalıdır. Genel Başkan istedi diye yanlış isimleri göreve getirmek zaaftır, kusurdur…
Mourinho çuvalladı
Fenerbahçe Avrupa’ya veda etti. Rangers maçında yanlış zamanda, yanlış futbolcuları değiştiren Mourinho fahiş hata yaptı. Penaltıcıları isabetli seçmemesi de ayrı bir kusurdu. Geldiği günden beri Tadiç’e hiç güvenemedim. Kritik maçlarda kaçırdığı penaltılarda art niyet olduğu düşüncesindeyim. Takımlarımıza böyle Sırp futbolcuları transfer etmemelerini tavsiye ediyorum.
Ligde Samsunspor ile berabere kalan Fenerbahçe, Avrupa’dan sonra lige de havlu attı diyebiliriz. Yani bu sene de şampiyonluk hayal oldu.
Mourinho’nun transfer edileceğini duyunca Ali Koç’a yakın bir arkadaşıma mesaj atmıştım. Bunun yanlış karar olacağını söylemiştim. Zaman beni haklı çıkarttı.
İsmail Kartal olsa şimdi linç edilmişti…